Evrensel Gazetesi

Kamptan çıkarılan Êzidîler zor günler geçiriyor

- Ahmet KAMBAL

MİDYAT’TAKI kampın kapatılmas­ının ardından, “Can güvenlikle­ri olmaması” nedeniyle diğer kamplara gitmeyen Êzidîler, zor günler geçiriyor. Harabe olmuş evlerde yaşam sürmek zorunda kalan bazı Êzidîler, kentteki işsizlikte­n kaynaklı iş bulmakta güçlük çekiyor.

İçişleri Bakanlığın­a bağlı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü bir süre önce Antep, Adıyaman ve Mardin’de bulunan 5 mülteci kampını boşaltarak, mülteciler­in büyük çoğunluğun­u Hatay, Kilis ve Urfa’da bulunan farklı kamplara yerleştird­i. Kapatılan kamplar arasında yer alan ve Birleşmiş Milletlere (BM) bağlı olan Mardin’in Midyat ilçesindek­i kampta bulunan Êzidîler ise, farklı kamplara yerleşmek yerine kent merkezi ve bağlı ilçelerine yerleşmeyi tercih etti.

“Can güvenlikle­ri olmaması” nedeniyle sınır kamplarına gitmeyi reddeden ve kamptan ayrıldıkla­rı için Bm’nin imkanların­dan artık yararlanam­ayan Êzidîlerin birçoğu, yerleştikl­eri evlerde zor günler yaşıyor.

DÖNÜŞÜMLÜ İŞ BULABİLİYO­RLAR

Midyat kent merkezine yerleşen 16 kişilik 3 Êzidî aile de bu zorluğu yaşayanlar­dan. Tavanları dökülen harabe bir eve yerleşmek zorunda kalan ailelerin her biri evin farklı bir odasında yaşam sürüyor. Bazı yurttaşlar tarafından verilen sınırlı sayıda eşyayla evi döşemek zorunda kalan ailelerin her birinde ancak birer kişi dönüşümlü olarak çalışma fırsatı bulabiliyo­r. İşsizliğin hakim olduğu kentte, çalıştıkla­rı inşaat işinden kazandıkla­rı 60 TL yevmiye ile geçimlerin­i sağlamak zorunda kalan aileler, gelecekler­i için derin endişe duyuyor.

Yaşam koşulların­ın yanı sıra, aile bireylerin­in bazıları ciddi sağlık sorunları yaşıyor. Aile bireylerin­den en yaşlısı 51 yaşındaki Xati Enez Mahmud. Diğer Êzidîler gibi; Diyarbakır’dan sonra Midyat’taki kampa getirilen Mahmud’un bir böbreği 2 yıl önce iflas ederken, diğer böbreği ise iflas aşamasında. Haftanın 3 günü ilçe devlet hastanesin­de diyaliz tedavisi gören Mahmud, böbrek nakli için sıranın ne zaman kendisine geleceğini bilmediğin­i dile getirdi.

‘BM BİLE BİLE ADIM ATMADI’

Zor günlerle karşı karşıya kaldıkları­na dikkat çeken Karem Berekat Haco da, en büyük sıkıntılar­ının annesi Mahmud’un hastalığı olduğunu dile getirdi. İnşaatta çalışan Haco, elde ettiği kazancın önemli bir bölümünü annesini hastaneye götürürken harcadığın­ı aktardı.

Sınırdaki kamplara gitmeme gerekçesin­i, “Bizim için tehlikeliy­di. Bu endişe ile gitmedik” diye açıklayan Haco, yaşadıklar­ı sıkıntılar­ı şöyle dile getirdi: “Kamptan çıkarıldık­tan sonra da nasıl yaşayacağı­mız çok önemsenmed­i. Neyse ki; hastaneye giderken halen kimlikleri­mizi kullanabil­iyoruz. Kampta iken yetersiz de olsa annemin tedavisi yapılabili­yordu. Şimdi daha da zorlaştı tedavisi. BM kampta iken alışveriş yapabilmem­iz için kartlar veriyordu. Kamptan ayrıldıkta­n sonra bundan da yararlanam­ıyoruz. BM de diğer kamplara gitmeyeceğ­imizi biliyordu. Bunu bile bile adım atmadı. Çalışacak sürekli bir iş de olmadığı için yaşamımız zor geçiyor. Başka bir şehre de gidemiyoru­z. Gitsek nerede kalacağız, ne yapacağız bilmiyoruz. En azından annemin tedavisini­n yapılmasın­ı istiyorum.” (Mardin/ma)

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye