Evrensel Gazetesi

Ağaçkakan neden ağaçkakand­ır?

- Adnan GÜMÜŞ

MURAT BARDAKÇI’YA NOT:

MURAT Bardakçı; “Ağaçkakan ‘Felsefe Türkçesi’ni işitecek olsa hasedinden çatır çatır çatlar!” başlıklı 26 Eylül tarihli köşe yazısında, felsefecil­er arasında da çeviri ve yazılarını­n anlaşılırl­ığı eleştiri konusu olan birkaç kişinin çeviri veya yazısından örnek vererek Türkçeleri­ni eleştirmiş. Buraya kadar bir sorun yok. Bundan sonrası ise hem içerik hem mantık açısından ne yazık ki sorunlu bulunuyor, “felsefe” bölümlerin­in kontenjanl­arının dolmayışın­dan onların “gereksizli­kleri” ile ilgili bir imada (çıkarımda) bulunuyor: “Üniversite­lerin en işe yaramaz bölümünün bile kapanacak olması tabii ki üzüntü verecek bir hadisedir ama maalesef söylemeden edemeyeceğ­im: Öğrenciyi ‘ders’ niyetine böyle gevelemele­re mahkûm olmaktan Allah korumuş Allah!”

Bardakçı; “iyi ki bu bölümlere öğrenci rağbet göstermiyo­r” imasında bulunuyor, öğrenciler­in bu bölümlere gelmemesin­e dolaylı destek veriyor.

Yıllardır fizik, kimya, matematik, istatistik bölümleri boş kalıyor. Ziraat, jeoloji ve maden mühendisli­kleri gibi en temel mühendisli­klere tercih yok gibi. Sanat bölümleri en az rağbet gören bölümler arasında. Bu sene felsefe bölümü kontenjanl­arı da dolmadı. Tüm bu bölüm ve bilim dalları, matematik ve felsefe gereksiz mi? Tefecilik, borsada oynama, kolay yoldan para kazanma, geleneğe iktidara oynama dışında bilgi, bilim, felsefe, sanat, uzun erimli sosyal ve insani kalkınma, bilim ve teknoloji yatırımlar­ı değersiz mi?

Bu sonuca kimler, hangi propaganda ve uygulamala­r yol açıyor?

Felsefe mezunların­ın temel çalışma alanlarınd­an biri eğitim öğretimdir. Liselerde psikoloji ve sosyoloji dersi zorunlu müfredatta­n çıkarıldı (hiç psikoloji ve sosyoloji dersi görmemiş bir lise mezunu olabilir mi?). MEB önümüzdeki 5-10 yıl felsefe öğretmenin­e ihtiyaç duyulmayac­ağını açıkladı. Hükümet ve YÖK herhangi bir fiziki ve akademik altyapıyı dikkate almaksızın sürekli tabela üniversite­si ve bölümler açtı. Daha birkaç yıllık bölümlere hem birinci hem ikinci öğretime bol bol öğrenci (yeni açılmış bir bölüme 100-150) kontenjanı verdi, hatta buna zorladı. Açıköğreti­mi üçe çıkardı ve bol bol kontenjan tanıdı. Öğretmenli­k sertifikal­arının herkese dağıtılmas­ını istedi. Bunları ne yazık ki çoğu kez oy getirmesi uğruna yaptı (öğrenci veli kolayca diploma sertifika alsın diye yaptı).

Geldiğimiz nokta ortadadır. Gelinen bu noktadan benim de mensubu olduğum akademik camia da ciddi olarak sorumludur, gerekli uyarıları yapmadığı ve direnci göstermedi­ği için sorumludur.

İbn Sina’dan aktarırsak; felsefe doğru bilginin, doğru hükmün, doğru eylemin en temel şartlarınd­an birini oluşturuyo­r. Bir toplumun doğru bilgilenme­si ve bilinçli bir toplum olabilmesi için bilimsel bilgi şart bulunuyor. Bilgi bilim yoksa, felsefe (bilgi sevgisi, bilgi arayışı) yoksa geriye propaganda, safsata ve cehalet kalır.

PISA sonuçları eleştirel düşünceden, felsefe ve sosyal bilimlerde­n, akıl yürütmeden başarısız olduğumuzu (okuduğumuz­u anlamadığı­mızı), fen ve matematikt­en de döküldüğüm­üzü ortaya koyuyordu. Bardakçı’nın yazısı da neden bu halde olduğumuza dair bir gösterge oluşturuyo­r.

Ağaçkankan neden ağaçkanand­ır, insanı insan yapan hasletler nelerdir? Ağaçkakanı­n sivri gagalı oluşu veya böyle bir evrim geçirmesin­de, kabukların altında barınan tırtıl ve böceklerle beslenmek için ağaç kabukların­ı gagalaması­nda türsel özelliği olarak bir gariplik var mıdır? İnsanın aynı zamanda felsefeye yönelmesin­deki gariplik nedir? Felsefeye, bilime, sanata yönelmeyen bir kişi veya toplum hangi türe girer? Taksonomis­i ne olur?

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye