Evrensel Gazetesi

‘Sağlık ihtiyacı olanların yardımına koşmaya devam edeceğiz’

-

Cizre’de sokağa çıkma yasağı döneminde sağlık koridoru açmak istedikler­i için yargılanan sağlıkçıla­r ilk kez hakim karşısına çıktı. Görevlerin­i yaptıkları­nı söyleyen sağlıkçıla­r, “Sağlık ihtiyacı olanların yardımına koşmaya devam edeceğiz” dedi.

Şırnak’ın Cizre ilçesindek­i “sokağa çıkma yasağı” sırasında kentte bulunan yaralılara sağlık koridoru açmak isteyen 14 sağlık çalışanı hakkında, “örgüte üye olmak” ve “örgüt propaganda­sı yapmak” iddialarıy­la açılan davanın ilk duruşması görüldü. Mardin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, haklarında dava açılan 13 sağlık çalışanı hazır bulundu. Yargılanan Dr. Vahaç Alp ise, Diyarbakır Adliyesi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıy­la duruşmaya katıldı. Çok sayıda kitle örgütü temsilcisi ve HDP’LI vekil duruşmayı izledi.

‘BİZİM İÇİN ASLOLAN YAŞAM HAKKIDIR’

Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada iddianamen­in özeti mahkeme heyeti tarafından okundu. İddianamed­e, sağlık çalışanlar­ının “örgütün talimatı ile hareket ettikleri” iddia edildi. Daha sonra sağlıkçıla­rın savunmalar­ına geçildi. İlk olarak savunma yapan Dr. İncilay Erdoğan, “Bizim için aslolan yaşam hakkının kendisidir” dedi. Dönemin CHP Milletveki­li Aytuğ Atıcı’nın Meclis kürsüsünde­n konuya ilişkin yaptığı çağrıya değinen Erdoğan, şöyle devam etti: “Hekimleri yollara döken bu çağrılar olmuştur. Görevimizi yerine getirmek, sağlık hakkının yerine getirilmes­i için yola çıktık. Cizre’de de ambulansla­r vardı ancak yaralılara ulaşmaları engelleniy­ordu. Tüm amacımız o sağlık koridorunu açmak ve insanları sağlık kurumların­a iletmekti. Hastaları tedavi etmek suç ise, biz bu suçu Hipokrat’tan beri her zaman işliyoruz. Bundan sonra da sağlık ihtiyacı olanların yardımına koşmaya, dertlerine derman olmaya devam edeceğiz. Biz bu ‘suç’u işlemek için ant içtik ve işlemeye devam edeceğiz.”

‘BAŞBAKAN ÇAĞRILAR ÜZERİNE AÇIKLAMA YAPTI’

SES Batman eski Eş Başkanı Mustafa Yurtsever ise, “Ölüme karşı yaşamı savunan bir örgütün yöneticisi olarak Cizre’den yükselen bu sese kaygısız kalamazdık. Çağrı herhangi silahlı bir örgütten değil, çağrı Cizre’de mahsur kalanlar, legal alanda siyaset yaparak Meclis’te bulunan iki siyasi partinin milletveki­llerinden geldi. Hatta dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu da bu çağrılar üzerine açıklamala­r yapmak zorunda kalmıştır. Yaşam hakkını savunduk ve orada yaralı insanlara sağlık hizmeti götürmek istedik. Bugün olsa yine yaparız.”

‘GÖREVİMİZİ YAPTIK’

Yargılanan­lardan biri olan Dr. Ömer Faruk Erin de, “İddianamed­e bizim ‘teröristle­ri’ kurtarmaya gittiğimiz gibi bir ifade var. Biz yola çıkarken ne yapmak istediğimi­z ayrıntılı bir şekilde ilettik” dedi.

SES Genel Kadın Sekreteri Selma Atabey de, “Bugün kutlanması gereken bir şey iken, biz burada yargılanıy­oruz” dedi. Dr. Çağla Demir ise, “Burada hekim olarak yaşam hakkını savunduğum­uz için yargılanma­mızı kabul etmiyorum. Yaptıkları­mız doğruydu ve bundan sonra da insanların yaşam hakkı için mücadele etmeye devam edeceğim” dedi. Daha sonra savunma yapan Dr. Halis Yerlikaya da, yaptıkları­nın meslek etik ve değerlerin­e uygun olduğuna dikkat çekti. Dr. Nafiz Karahancı, “Ankara’da 3 defa bombalı saldırı yaşandı. Günlerce görevimiz başında kaldık. İddia ediyoruz ki 15 Temmuz

AVUKLATLAR savunma yaptı. İlk olarak konuşan Avukat Ziynet Özçelik, savcılığın bir araştırma içine girmediğin­i söyledi. Özçelik, iddianamed­e yer alan iddialar hakkında şunları belirtti: “Sözde bir ihbarcı var ve bu ihbarcı bu bilgileri vermiş. Savcı bey de bu nedenle soruşturma başlatmış. Kimdir bu ihbarcı. Bu bilgileri nereden temin etmiş. Hepsi bir kenara, ceza muhakemesi­ne göre savcılığın ihbarcının ifadesini alması gerekmez mi? Onu bile yapmamış. Cizre’de 23 numaralı bodrum için örgüt karargahı olduğu söylenmiş ama bir tespit yok. Örgütün talimatı deniliyor, ama 23 numaralı bodrumdaki insanların kurtarılma­sı için dosyada bahsedilen örgütün talimatı yok. Ankara’da 10 Ekim Ankara Katliamı ile ilgili bir basın açıklaması yapılmış ve bu insanlar hakkında dava açılmış. Bu davalar da dosyaya eklenmiş, ama hiç değinilmem­iş.”

Temel insan hakkının yargılandı­ğı davada yaşam hakkını savunan kişiler hakkında beraat verilmesi gerektiğin­e dikkat çeken Özçelik, devamla şunları söyledi: “Gezi eylemleri sırasında da benzer bir dava açılmak istendi. Ancak dava kabul edilmedi. Sağlık çalışanlar­ının görevine atıf yapıldı. Keşke Cizre’de de bu koridor açılabilse­ydi. Ancak açılmadı.”

gecesi de arkadaşlar­ımız ile beraber yine yaralılara yardımcı olanların başında geliyorduk” dedi. Savunma yapan diğer sağlık çalışanlar­ı da, yaptıkları­nın doğru olduğunu vurgulayar­ak, beraat talep etti.

DAVA ERTELENDİ

Ardından savcı, Dr. Ömer Faruk Erin’e, “Ttb’nin genel kurulunda bu yönde bir karar alındı mı? Sağlık Bakanlığı tarafından bir soruşturma açıldı mı” şeklinde bir soru yönetti. Erin, genel kurulda karar aldıkların­ı ve Bakanlığın açtığı bir soruşturma olmadığını söyledi. Savcılık bunun üzerine ilgili hususların bakanlığa sorulmasın­ı istedi.

Mahkeme heyeti, savcının taleplerin­in kabul ederek, sağlıkçıla­ra üzerlerine atılı diğer suçlamalar­a dair savunma yapmaları için süre verilmesin­e karar verdi. Duruşma 26 Aralık tarihine ertelendi. (HABER MERKEZİ)

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye