ÖĞRENCİLER DANSLA TANIŞMALARINI ANLATTI
YEŞİM Coşkun’un dans atölyesine katılanlar dansa ve atölye dair görüşlerini ifade ettiler. Arkadaşının daha önce dans etmeyenlerin de gidebileceği bir dans atölyesinin olduğunu söylemesinin ardından kendisini Yeşim Coşkun’nun dersinde bulduğunu anlatan Heves Hacıoğlu, “Sonra 1.5 yıl boyunca her derse koşarak ve hep aynı heyecanla giderken buldum kendimi. Günlük hayatın tüm sorunlarını 1-2 saat boyunca hiç düşünmeden, sadece kendim için ayırdığım en güzel saatlerden oldu.” diyor.
Dans eğitmeni Yeşim Coşkun’la ilk gününü anlatan Hande Cedimoğlu “Karşımda tutkunu olduğu şeyi paylaşmaya hazır gözleri parlayan mağrur biri vardı. Onun kadar ciddiye almadığımızda bize tuhaf tuhaf bakan, zevk aldığımızda bizden fazla haz duyan bu kadınla 1,5 senedir dans ediyor olmaktan çok mutluyum.” ifadelerini kullanıyor.
Dans etmenin kendisini iyileştirdiğini belirten Yaprak Yılmaz “Her derste sadece fiziksel olarak vücudumu keşfetmiyorum, duygusal olarak düşünsel olarak da keşif halindeyim, kendi önyargılarımı her seferinde çarptığım, morarttığım yerlerde görüyorum. Dansla iyileşiyorum. Sonuç olarak bu atölye benim için düşmeye doyamadığım dipsiz kuyu.” şeklinde konuşuyor.
Dans etmeyi hep istediğini fakat çekindiğini dile getiren Sera Armağan ise “Atölyenin içimdeki kıvılcımı yangınlara dönüştürmesi benim için çok şaşırtıcı ve çok kıymetli oldu. Dans hayatımda yer açtığım bir şeyken, tüm hayatımı dansa açmamı sağlayan bu atölye bu yolculuğun başlangıcı olarak benim için en değerli yerde kalacak. Çekindiğim bir dersten, bugün Mimar Sinan Üniversitesi Çağdaş Dans Bölümünü kazanmamı sağlayan ve devamında kim bilir nerelere götürecek bir yolculuk olarak beni iyileştiren, dönüştürenler arasında en değerli yerde” diyerek atölyenin ve dansın kendisinde bıraktığı izleri aktarıyor.