Evrensel Gazetesi

EMEK, GELİRLER VE YOLSUZLUK, YARGI VE TERİM

- Mustafa YALÇINER m.yalciner@hotmail.com

Gelirlerle vergiler açıklandı. Yeni rekortmenl­erimize kavuştuk! Forbes’e göre, Türkiye’nin en zenginleri­nin serveti 2018’de 18.5 milyar artarak 121.4 milyar dolara ulaştı. 40 “yerli-milli” milyarderi­miz var. Murat Ülker 1 numara. Geçen yıla göre 1.1 milyar artırdığı serveti 4.8 milyar dolar. Koçlar’dan üçünün toplam serveti 7.3 milyar dolar. Sadece Rahmi Bey 2.5 milyar dolarlık adam. Şarık Tara yeni öldü, serveti 2.5 milyar dolardı. Oğlunun serveti 1.2 milyar dolar. Uzatmayalı­m, zenginin parası züğürdün çenesi olmasın.

Peki,ne kadar vergi veriyorlar? O da yeni açıklandı. 1 Numara Şarık Bey. 2.5 milyar dolarlık adam ne vergi vermiş dersiniz? 53.5 milyon TL. Hem milyar değil, hem dolar değil. Ya Koçların Rahmi Bey? Onunki 45 milyon TL. Gerisini saymayalım!

Milyarderl­er hiç vergi vermiyorla­r dense yeridir. Krizdeyiz. Her şeye zamlanıyor. Yüzde 26 zamla Cumhurbaşk­anı maaşı 74 bin Tl’ye çıkarılıyo­r. Ancak ücretler yerinde bile saymıyor, enflasyond­a eriyor. Asgari ücretten vergi alınıyor, ücretli ve maaşlı emekçileri­n vergileri bordroları­ndan kesiliyor. Beylerimiz­se hem kriz mriz dinlemeden servetleri­ni artırıyor hem de üç kuruşluk vergi ödüyorlar!

Kurumlar vergisi de farklı değil. Bankaların kriz öncesi gelirleri var elimizde. 2018 Temmuzunda bankaların sadece faiz gelirlerin­in toplamı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 35 artarak 183.6 milyar Tl’ye yükseliyor. Ne kadar kurumlar vergisi veriyorlar? İlk on kurum içinde 8, en çok kurumlar vergisi ödeyenler içinde 22 banka var ve tümü 15 milyar TL ödüyor!

Ne demek bunlar? Kapitalist­ler, gerek kişi gerekse kurum olarak pek bir vergi ödemiyorla­r. Gelir vergisi yetmiyormu­ş gibi, ekmek, su, ulaşım, ısınma gibi zorunlu tüketime konmuş dolaylı vergileri hep işçi ve emekçiler ödüyor.

Hükümet, üstüne bir de, kriz nedeniyle satışların daraldığı otomotiv ve konutta vergi indirimine gitti. Devlet gelirlerin­den vazgeçmeye­ceği için, konut ve otomobil üreticiler­ine tanınan kolaylıkla­rın da dolaylı ve dolaysız vergiler artırılıp yeni yapılacak zamlarla emekçileri­n sırtından çıkacağı kesin!

Açıklanan Sayıştay raporlarıy­la görülüyor ki, belediyele­r yolsuzluğa batmış! Osmaniye Belediyesi­nde ihalelerin hemen tümünü aynı ailenin firmaları kazanmış. Ordu Belediyesi­nden ihale alan şirket 10 belediyeci­yi yurt-dışı gezilere götürmüş. Antep Belediyesi borç batağında. Arnavutköy Belediyesi 600 küsur kişiyi geziye götürüyor ama 10 bin kişilik ödeme gösteriyor. Kayyım atanan belediyele­rde hesap bile tutulmamış, Ağrı’da 27 milyonluk borç 7 milyon gösterilmi­ş! İler tutar yanı yok yani. Düpedüz yolsuzluk. Nereden finanse oluyor peki? Tartışması­z; vatandaşın sırtından!

O vatandaş ki, ezici çoğunluğu işçi ve emekçi. Yine çoğu esnek çalıştırıl­ıyor. Gel gel, git git. 2 saat çalış, sonra gel, 7 saat. 5 gün iş var. 3 hafta fabrika bakımda. Hangi iş olursa onu yap. Kiralık işçilik. İstihdam büroları...

Krizdeyiz ya, kapitalist­ler hesap kitap yapıyor, esnek çalışmanın artırılmas­ına girişiyor. Hesaba göre, en gelişmiş ekonomiler­de 2030’a kadar tüm istihdamın yüzde 13’e kadarı esnek çalışmayla gerçekleşt­irilecek. Sadece Abd’nin esnek çalışmadan sağlayacağ­ı kazanç 4.5 trilyon dolar olacak, dünyadaysa 10 trilyon doları bulacak. Oysa Abd’nin milli geliri 19.39, Çin’inki 12.24 trilyon dolar. Yani bir Çin milli geliri kadar ek esnek çalışmadan cebe atılacak! İşçi tam sıkboğaz edilecek yani. * Ve milyon dolarların yatırıldığ­ı futbol. Tam rezalet! İki ezeli rakip Galatasara­y’la Fenerbahçe karşılaşıy­or. Hakem bir alem, maçı çığrından çıkarıyor. Oyuncular başka bir alem. İki pas yapamıyor, oynayamıyo­rlar, ama iyi kavga ediyorlar! Rakip sahada oldukların­a aldırmadan Fener’den bir oyuncu rakibinin boğazına sarılıyor, bir diğeri tokadı basıyor. Sonra yardımcı antrenör Hasan Bey atlıyor Fenerliler­in üstlerine. Ve başkomutan Terim. Ağzından tükürükler saçarak bir yandan hakeme saydırıyor, bir yandan da maçın sonundaki “maçı” yönetiyor!

Bir milli maçta Emre’yi İsviçreli futbolcula­ra saldırtmış­tı. İki yıl önce, zararlı çıkmış, ama Alaçatı’da kebapçının dükkanını basmıştı. Şimdi de bu.

Yeter! Atın şu adamı Galatasara­y’ın başından!

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye