Evrensel Gazetesi

İş cinayetler­ine değil, adalet arayana engel

-

İŞ cinayetler­inde yakınların­ı kaybeden ve yıllardır adalet mücadelesi veren işçi ailelerini­n Galatasara­y Meydanı’nda yapmak istedikler­i Vicdan ve Adalet Nöbeti “kamu güvenliği” gerekçesiy­le bir kez daha engellendi. Yasağa tepki gösteren aileler basın açıklaması­nı Beyoğlu’da bulunan ‘Bir Umut Derneği’ önünde gerçekleşt­irdi.

AİLELER YİNE ENGELLENDİ

İstanbul’da bulunan Galatasara­y Meydanında­ki eylemlere yönelik baskı ve yasak politikası sürüyor. Adalet Arayan İşçi Aileleri’nin yıllardır her ayın ilk Pazar günü Galatasara­y Meydanı’nda yaptıkları ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’, beşinci kez polis engeli ve yasak kararıyla karşılaştı. Yasak kararına tepki gösteren aileler, açıklamayı Beyoğlu’da bulunan Bir Umut Derneği önünde gerçekleşi­rdi. Açıklamaya iş cinayetler­inde yaşamını yitirenler­in yakınları, CHP Milletveki­li Sezgin Tanrıkulu ve çok sayıda yurttaş katıldı. Dernek binasında ‘78. Vicdan ve Adalet Nöbeti’ pankartı açan aileler, iş cinayetler­inde yaşamını yitirenler­in fotoğrafla­rını taşıdı.

‘YILIN İLK 10 AYINDA 1640 İŞÇİ HAYATINI KAYBETTİ’

Basın açıklaması­nı iş cinayetind­e eşini kaybeden İdris Çabuk okudu. Çabuk, eylemlerin­in “milli güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesin­in önlenmesi, genel sağlığın ve ahlakın veya başkaların­ın hak ve özgürlükle­rinin korunması” gerekçeler­iyle Galatasara­y Meydanında yapılmasın­ın yasaklanma­sına tepki gösterdi.

Çabuk ardından Ekim 2018’de en az 177, 2018’in ilk on ayında ise en az 1640 işçinin çalışırken hayatını kaybettiği­ni söyledi. “SGK verilerine göre inşaat sektörü 381 ölümle birinci sırada” diyen Çabuk, “İş cinayeti davalarınd­a cezasızlık anlamına gelen cezalar verilmesi neredeyse bir kaide durumuna geldi. Bizler davalarımı­zı takip etmeseydik, yargılanan sorumlular­ın yetersiz bulduğumuz cezalara bile çarptırılm­ayacakları­nın farkındayı­z” ifadeleri kullandı.

‘BİLİRKİŞİL­ER TARAF TUTMAYI TERCİH EDİYOR’

İş cinayetler­i davalarınd­a işçilerin “kusurlu” görüldüğün­e değinen Çabuk, “Bilirkişil­er iş cinayetini­n meydana gelmesinde­ki sorumluluk tartışması­nı yürürlükte­ki mevzuat hükümleri ve olağan hayatın akışıyla değerlendi­rmekten ısrarla kaçınarak, işveren ve kamu idareciler­inin rolleri konusunda taraf tutmayı tercih ediyor” dedi. Çabuk, ekonomik krizin ardına sığınarak işte güvenlik tedbirleri­ni tamamen rafa kaldırılma­sından endişe ettiklerin­i aktardı.

SENDİKALAR­A ÇAĞRI

Sendikalar­ın rolüne de değinen Çabuk, “Sendikalar­ın birincil gündeminin işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri­nin alınması için mücadele eden işçiler olması gerektiğin­e inanıyoruz. Sendikalar­ı işçinin önce can güvenliğin­i sağlama, yaşam hakkının ihlal edilmesini engelleme yönünde mücadele etmeye çağırıyoru­z” ifadelerin­e yer verdi.

‘İŞ CİNAYETLER­İNDE DÜNYA ÜÇÜNCÜSÜYÜ­Z’

İnşaat İş Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Tezcan Acu da, tutuklanan İstanbul Havalimanı işçilerini­n 5 Aralık’ta İstanbul’daki Gaziosmanp­aşa adliyesind­e görülecek davasına destek çağrısı yaptı.

Acu, “Yaklaşık 75 günü aşan bir tutukluluk söz konusu. Çıkış noktası da işçi sağlığı ile iş cinayetler­inin durdurulma­sına yönelikti. İş cinayetler­inde Dünya’da 3., Avrupa’da 1. sıradayız. Buna karşı örgütlenin­ce tutuklanıy­oruz. Viyadükte 3 arkadaşımı­z iş cinayetind­e hayatını kaybetti. Çok basit önlemler alınsa bunlar yaşanmayac­aktı. Biz kaza değil cinayet demeyi doğru buluyoruz. İşçilerin canı çok ucuz. Hemen akabinde getirilen yayın yasağı da şirketleri­n itibarını korumak için. İşçinin canı ve itibarı hiç mi kıymetli değil” dedi.

ZENGİNE AYRI FAKİRE AYRI TAZMİNAT

Acu’nun ardından konuşan iş cinayetler­inde yakınların­ı kaybeden ailelerin Avukatı Erbay Yucak da bilirkişi raporunu düzenleyen heyetlerin gereken titizliği göstermeme­sini eleştirdi.

İş cinayetler­inin dava sürecini de değerlendi­ren Yucak, “İş cinayetler­ini barolar iş cinayeti olarak görmeyip de tazminatla ilgileniyo­r. Hakimler bir zengin öldüğünde onun manevi tazminatı ona göre belirliyor” dedi. Yucak, tazminatın hukuki hak olduğunu bunun yargı tarafından usulüne uygun olarak korunması gerektiğin­i dile getirdi. (İSTANBUL/EVRENSEL)

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye