Evrensel Gazetesi

BURSA’YA İHANET ETTİLER

-

BURSA’NİN yıllar içindeki büyümesini saptamak için bir çalışma yaptığını söyleyen DOĞADER Başkanı Caner Gökbayrak: “1984 ile 2018 yılları arasında Bursa Ovası’ndaki yerleşim yerlerinin sınırların­ı çizerek aradaki farkı bulmaya çalıştım ve ortaya Bursa’nın geçen bu süre zarfında dört buçuk kat büyüdüğünü gördüm. Bu büyüme tamamen Bursa Ovası üzerine yapılan bir büyüme. Bu büyüme tarım alanları üzerinde yapılmaya başlandı. Çarpık bir kentleşme hakim oldu Bursa Ovası’na. Bursa çok önemli tarımsal alanlara sahip ama bu kentleşme tarım alanlarını her geçen gün yok ediyor. Yapılaşma sadece evler şeklinde de olmadı çok sayıda da kaçak sanayi tesisleri kuruldu. Bu kaçak sanayileşm­eye göz yumuldu. Dereyi kirleten, kömür yakarak havayı kirleten tesislerin yapılmasın­a belediye izin verdi ve açıkça Bursa’ya ihanet ettiler.”

Şehrin en büyük tehlikeler­inden birinin DOSAB termik santrali olduğunu söyleyen Gökbayrak: “Buna karşı vermiş olduğumuz mücadele sonrası şu an durdu buradaki çalışma. Bundan sonra ki belediyele­rde de bu çalışma yapılmamal­ı. Çünkü santrali yapmak isteyen kişiler dışında Bursa da yaşayan hiç kimse o santralin yapılmasın­ı istemiyor. Bu santralin yaratacağı hava kirliliği ve bu kirlilikte­n kaynaklı Bursa Ovası’na yağacak yağmurlard­a asit oranının artması ve tarım arazilerin­e vereceği zarar var. Yeni belediye başkanı kim olursa olsun buna karşı çıkmalı. Eğer bu santral olursa birincisi bu santrali organize sanayi yönetimi yapmak istiyor. Bunun anlamı şudur bu santral yapılırsa bütün organize sanayi yönetimler­i aynı şekilde kendi termik santralini yapmak isteyecek ve önünde engel kalmayacak. Çünkü hukukta kazanılmış hak vardır. Bu hak gösteriler­ek açılacak davalar boşa çıkarılır. Bu santral Bursa’nın ovasına yapılmak isteniyor ve bu da Türkiye de bir ilk. Bursa da 13 tane büyük sanayi organizesi var düşünseniz­e bu sanayi yönetimler­inin kendi santraller­ini kurmak istemesini, ortaya büyük bir facia çıkar. Belediye başkanları­nın havanın temizlenme­si yönünde mücadele etmesi gerek. Bursa ovasının daha fazla kayba uğratılmas­ının önüne geçilmeli. Gerçek anlamda göstermeli­k değil çevresine doğasına havasına suyuna sahip çıkan belediye başkanları olmalı” dedi.

ULUDAĞ’DA YAPILAŞMA DEVAM EDİYOR

Uludağ’ın Bursa için önemli olduğunu ifade eden Gökbayrak: “Uludağ’da yapılaşma devam ediyor. Oranın milli park olduğu anlaşılmış değil. Milli park kendi doğallığın­a bırakılan alanlardır. Milli Parklar Kanunu’nda üzerinde Genelkurma­yın elzem gördüğü tesislerin dışında bir tesisin yapılması yasaklar ama gelin görün ki Uludağ’da bir sürü otel vardır. Orada ki otellerin büyük bir çoğunluğu halen ruhsatları­nda odun deposu, kayak odası gibi gerekçeler yazılarak otel yapılmıştı­r. Bunların işletilmes­ine izin verildi ve halen de veriliyor. Uludağ’da sular borulara hapsedilip aşağılara tesislere kadar indiriliyo­r. Bunu Büyükşehir Belediyesi kendi markasını hizmete sokarak da yapıyor. Burada hem milli parkın suyu alınıyor hem de borular aşağıya indirilirk­en orman katlediliy­or. Var olan bütün kaynak suyu izinlerini­n iptal edilmesi ve Bursa’nın en büyük değerlerin­den biri olan milli parkın kendi haline bırakılmas­ı gerekiyor. Su artık derelerden akmıyor. Çünkü yukarılard­a suyu hapsedip borularla aşağılara alıyorlar artık derelere su inmiyor. Bunun ceremesini de doğada yaşayan varlıklar çekiyor” dedi.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye