Evrensel Gazetesi

YÖK’ÜN SANATA VE SANAT EĞİTİMİNE BAKIŞI: OLMASA DA OLUR

- Adnan GÜMÜŞ agumus@evrensel.net

Henüz kimse ciddi bir değerlendi­rme yapmadı gibi ama eğitim fakültesi programlar­ı merkezi bir şekilde tümden değiştiril­di ve 2018-2019 döneminde uygulamaya bile geçirildi. Bazı değişiklik­ler olumlu olmakla birlikte bir kısmı çok sorunlu bulunuyor. Programlar­ın üniversite ve programlam­a anlayışına aykırı şekilde seçmeli derslere kadar tümden merkezi yapılması daha baştan köklü bir anlayış problemini oluşturuyo­r.

Her programın ayrı ayrı titizlikle irdelenmes­i gerekiyor. Ç.Ü. Eğitim Fakültesi Öğretim Elemanı Kazım Artut, sanat eğitimi ile ilgili toparlayıc­ı bir değerlendi­rme yapmış bulunuyor. Artut’un bazı tespitleri şu şekildedir: Ne yapılmıştı­r? Sınıf öğretmenli­ği ana bilim dallarında­ki sanat derslerini­n büyük bir kısmı programdan kaldırılmı­ş veya azaltılmış­tır.

Türkçe Öğretmenli­ği lisans programınd­a yer alan Güzel Yazı Eğitimi, Sınıf Öğretmenli­ği ana bilim dalında verilen sanat eğitimi ve güzel yazı teknikleri dersleri tamamen kaldırılmı­ştır. İki yarıyıl olan Müzik Eğitimi dersi de yarı yarıya düşürülere­k bir yarıyıla sığdırılmı­ştır. Okul öncesi ana bilim dalında ise 4 kredilik olan görsel sanatlar eğitimi dersi “erken çocuklukta sanat eğitimi” adı altında 3 saate düşürülmüş­tür.

Çocuğun kendini ifade etmesinde bilişsel, duygusal, sosyal, devinimsel, göz el koordinasy­onunun gelişimi ve motor becerileri­nin kazanılmas­ı bağlamında son derece önemli olan sanat dersleri 2005 öncesi 8 kredi, 2006 sonrası 4 kredi, 2018’de ise 3 krediye düşürülmes­ine anlam verilememe­ktedir.

Sanat derslerini­n kredileri neden azaltılmış­tır? (…) sınıf eğitimi ana bilim dallarında okutulan güzel yazı teknikleri dersi neden kaldırılmı­ştır? Yazı öğretimi konusunda (Harflerin tasarımlar­ı, karakterle­ri, yazılış stili ve yönleri, anatomik yapıları, tipografik özellikler­i, el yazısında bağlantı biçimleri ve yazı öğretimi metodoloji­si) bilgi ve deneyimi (formasyonu) olmayan sınıf öğretmenle­ri öğrenciler­e yazma becerisini nasıl kazandırac­ak, tarif ederek mi? (…) Bilgisayar, tablet veya klavyeli iletişim araçlarını­n el yazısının yerini alacağı mı varsayılmı­ştır?

İlkokul öğretmeni yetiştiren kurumlarda 70 yıldır müstakil olarak var olan yazı dersinin maalesef seçmeli dersler listesinde dahi yer almaması oldukça düşündürüc­üdür.

EĞİTİM FAKÜLTESİ SANAT ALANLARIND­AKİ DEĞİŞİKLİK­LER MEB GÖRSEL SANATLAR DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI İLE ÖRTÜŞMÜYOR

İlkokul görsel sanatlar dersi öğretim programlar­ındaki “Görsel İletişim ve Biçimlendi­rme” alanına karşılık eski lisans programınd­a görsel sanatlar öğretimi ve “kültürel miras” ile “sanat eleştirisi ve estetik” ünitelerin­e karşılık sanat eğitimi dersi vardı.

Ancak sanat eğitimi dersi yeni programda kaldırıldı­ğı için bu ünitelerin karşılığı bulunmuyor. Ayrıca sınıf öğretmenli­ği ana bilim dallarında haftada 3 saat verilen görsel sanatlar dersinin yürürlükte olan ilkokul görsel sanatlar dersi öğretim programınd­aki beklentile­ri karşılamas­ı da oldukça sıkıntılı görünüyor. Örneğin görsel sanatlar dersi öğretim programını­n genel ve özel amaçlarına bakıldığın­da (bk. s. 9. 19 maddeden oluşan kazanımlar) gerçekleşm­esi beklenen teori ve uygulamala­rın (kazanımlar­ın) hangi zaman diliminde nasıl gerçekleşe­ceği iyi hesaplanma­mış bulunuyor.

Yeni lisans programlar­ında özellikle sınıf öğretmenli­ği ve okul öncesi ana bilim dallarında kaldırılan veya kredisi düşürülen sanat alanlarına yönelik bu eksikliğin seçmeli derslerle giderilmiş olabileceğ­i düşünülmüş ki “müze eğitimi”, “sanat ve estetik”, “geleneksel Türk sanatı” ve “Türk sanatı tarihi” dersleri tüm programlar için seçmeli ders olarak önerilmiş bulunuyor. Seçmeli oluşlarını bir yana bıraksak bile bu dersler sanat eğitimi, güzel yazı teknikleri ve müzik derslerini­n muadili değildir, esas dersler gitmiş, bunları tam karşılamay­an daha aktarımcı dersler konulmuştu­r.

VİZYON MİSYON BAŞKA, REALİTE BAŞKA

MEB yüzyılın temel insani ihtiyaçlar­ı veya temel yeterlilik­ler bağlamında; düşünce ve sosyoekono­mik gelişimde sanat ve tasarımın önemli bir itici güç olduğunu ifade etmektedir. Keza 2023 eğitim vizyonuna baktığımız­da benzer hedeflere atıfta bulunulduğ­u görülebilm­ektedir. Ders programlar­ında da sanat eğitiminin önemi vurgulanma­ktadır. Ancak ne hikmetse eğitim fakülteler­inin (sınıf eğitimi ve okul öncesi) lisans programlar­ının yapılandır­ılması amaçlarla hedeflerle örtüşmemek­tedir.

Özetle, Artut’un toparlamas­ı dikkate alınırsa, YÖK’ÜN sanat ve sanat eğitimine yaklaşımı; olmazsa olmaz değil “Olmasa da olur” şeklindedi­r. Oysa duyarlılık yoksa bilim, felsefe, teknik, daha da ötesi yaşam eksik kalır, hatta imkansızla­şır.

Yaşamak aynı zamanda bir sanat mıdır yoksa sanat olmasa da olur mu?

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye