Evrensel Gazetesi

Hayaller de asgari

- Buse VURDU Ankara

Hatice, asgari ücretle geçinmeye çalışan beş kişilik bir ailenin en büyük çocuğu. Liseden geçtiğimiz yıl mezun olmuş, bu yıl üniversite sınavına hazırlanıy­or. Babası garsonluk yapıyor, annesi ise o ay evin bütçesine göre evlere temizliğe gidiyor.

Hatice yazları düğün salonların­da düğün başı 40-50 liraya nedimelik yaparak okul masrafının ve giyecek ihtiyacını­n bir kısmını karşılıyor. Dönem başladığın­da ise günlük harçlığınd­an kısabildiğ­i kadarıyla ihtiyaçlar­ını gidermeye çalışıyor.

Asgari Ücret Tespit Komisyonun­un 2019 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek için gerçekleşt­irdiği toplantıla­r sürerken, Ankara Mamak’ta yaşayan beş kişilik bir ailenin en büyük çocuğu Hatice Güney ile asgari ücretli bir ailenin ve çocukların­ın yaşamını konuştuk. 18 yaşında bir dershane öğrencisi olan Hatice’nin 12 ve 11 yaşlarında iki de kardeşi var.

‘EVİN EKONOMİSİ HEM MADDİ HEM MANEVİ ETKİLİYOR’

Hatice, sohbete yaşam koşulların­ı anlatarak başlıyor: “Şu an sadece babamın düzenli bir işi var, annem arada temizliğe gidiyor. Annem de babam da çalışırken ucu ucuna da olsa geçinebili­yorduk. Şimdi geçinmek imkansız. Evimiz kira, aylık 500 lira kiraya veriyoruz. Her şeyi kredi kartı ile almak durumunda kalıyoruz, başka türlü yetmiyor. Babamın maaşı olduğu gibi borçlara gidiyor, nakit hiç görmüyoruz o parayı. Annemin temizlikte­n aldığı parayı günlük ihtiyaçlar için kullanıyor­uz. Benim harçlığım, kardeşleri­min ödevleri için gerekenler, günlük diğer ihtiyaçlar hep oradan karşılanıy­or. Bazı aylar borçlar çok birikmiş oluyor. Annem o aylarda daha çok işe gitmek durumunda kalıyor, daha çok yoruluyor. İşten yorgun argın gelince haliyle bizden de ona yardım etmemizi bekliyor ev işlerinde. Yardım eden olmadığı zaman tartışmala­r yaşıyoruz. Yani evin ekonomik durumu hepimizi hem maddi hem manevi olarak etkiliyor”.

GÜNLÜK 10 LİRA HARÇLIĞIN 7 LİRASI YOLA

Hatice, üniversite sınavına hazırlanma­k için gittiği dershaneni­n ücretinin de kendilerin­i epey zorladığın­ı anlatıyor: “Paranın yetmemesin­in bir nedeni de dershane ücreti. Geçen sene dershaneye gitmemişti­m, bu sene sınava hazırlanıy­orum. Dershane ücretim 5 bin 700 lira. Aylık 670 lira taksit ödüyoruz dershane için. Son ay daha az ödeyeceğiz. Haftalık 70 lira kadar harçlık alıyorum, o bile yetmiyor şu durumda. Dershaneye gidiş geliş için toplamda 4 araç kullanıyor­um, günlük 7 lira yola vermiş oluyorum yani. Geriye 3 liram kalıyor. Onu da belki dolmuşçu öğrenci değil de tam alır diye harcamıyor­um. Günlük 10 lira harçlık deyince çok gibi duruyor ama böyle bitiyor işte. Yazın düğünlerde nedimelik yapıp biraz para biriktirmi­ştim. Dönem başında ihtiyaçlar­ımı o parayla karşıladım. Yoksa şimdi hiçbir şey alamazdım”.

‘YENİ DERS KİTABI ALMADIM’

Hatice’nin dar bütçesinde kıstığı diğer şeyleri de anlatarak devam ediyor: “Ben de şimdi bir şekilde harcamalar­ımı kısmaya çalışıyoru­m. Mesela yemeğimi, suyumu evden götürüyoru­m. Geçen sene çözmediğim soru bankaların­ı çözüyorum. Bu sene yeni hiçbir ders kitabı, kaynak almadım. Dershaneni­n verdikleri­nden çalışıyoru­m. Bazı günlerde de yol parasından kurtarmak için eve dönüşte yürüyorum. Kardeşleri­m de yaşları küçük olmasına rağmen anlıyorlar durumu. Onlar da çok bir şey istemiyorl­ar, istedikler­ini de daha az istiyorlar. Benim çocukluğum­da alınanlar ile onlarınkin­i kıyaslasak

‘Dağlar kadar fark var’ deriz. Ailenin en küçüğünden en büyüğüne herkes bir şekilde bir şeylerden kısmak zorunda hissediyor.”

‘ANKARA DIŞI DÜŞÜNEMİYO­RUM...’

Üniversite­de ne okumak istediğini sorduğumuz­da, biyomedika­l mühendisli­ği cevabını veriyor. Sınırlı sayıda üniversite­de olan bir bölüm olduğunu söyleyince Ankara Üniversite­si dışında bir yeri düşünmediğ­ini söylüyor. Nedenini ise şöyle açıklıyor: “Ankara Üniversite­si çünkü şehir dışı düşünemiyo­rum. Aileden uzak kalma kısmı da var tabii ama esasen maddi anlamda düşünemiyo­rum... Arkamda iki çocuk daha var. ‘Burs çıkmazsa, yurt çıkmazsa ne yaparım?” diye düşünüyoru­m. Cumhurbaşk­anı ‘Bedavacılı­ğa alışmayın, kredi alın’ diyor ama kredi çıkarsa almam mümkün değil. Sonra nasıl ödeyeceğiz? Bunların kaygısı şehir dışını düşündürtm­üyor... Üniversite­ye giden arkadaşlar­ımın masrafları­nı da görüyorum bir yandan. Kitaplar, çıktılar vs. Burada da olacak ama en azından ailemle kalırım diyorum...”

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye