Eyt’liler verdikleri mücadelede tüm işçi ve emekçilerin desteğini almalı
Emeklilikte yaşa takılanlar ise yasanın çıkması ile birlikte mağdur olanlardan oluşuyor. Ve diyor ki Eyt’liler: “Yasa geriye doğru işlemez. Biz işçi ve emekçiler 20-25 yıl çalıştık, hizmet ettik ve emeklilik hakkımızı kullanmalıyız.”
Kurdukları EYT Sosyal Yardımlaşma Derneği etrafında sosyal medya olanaklarını da kullanarak örgütlenen Eyt’liler, yaptıkları eylem ve etkinliklerde de bu taleplerini dillendiriyorlar. İktidar da milyonlarca işçi ve emekçinin bu talebine ise “Bu yasa çıkarsa Sosyal Güvenlik Kurumu açık verir” yanıtı veriyor. Eyt’liler ise “Biz değer ürettik ve hakkımızı istiyoruz” diyor.
Bu tartışmalar daha çok sürecek gibi gözüküyor. Şimdi akıllardaki sorular şunlar: “Bu yasa çıkar mı? Eyt’lilerin mağduriyeti giderilir mi? Bunca emek boşa gider mi? Yoksa Eyt’liler bayramı görür mü?”
Eyt’liler yasanın çıkacağından son derece emin. Açıkçası bu kararlılık sürerse yasal düzenleme yapılabilir ancak zamanlaması, öncesinde atılacak adımlara bağlı.
Eyt’lilerin hemen hemen tüm etkinliklerinde öne çıkardıkları, Eyt’lilere karşı çıkanlara sandıkta ders verecekleri yönünde. Bilindiği gibi yasa teklifi Meclise geldiğinde AKP ve MHP bu teklifli reddetmişti. Sandık tehdidi yerel seçimlerde ne kadar etkili olur bilemeyiz ancak yasanın çıkması için lazım olan başka unsurların da olduğunu bilmek gerekir.
Eyt’liler birçok fabrikalarda mevcut. Yani 5 milyon Eyt’linin önemli bir kısmını işçiler oluşturuyor. İstanbul’da EYT toplantısına gelenlerin önemli çoğunluğunu da tekstilden metale kadar birçok sektörden işçiler oluşturuyordu. Bazı sendikalar toplantının yapılacağı alana ulaşım için araç da sağlamışlardır. EYT yasasının çıkması için derneğin önemli çabalarının yanında sendikaların da devreye girerek bu talebin örgütlenmesinde somut bir tutum alması, aynı zamanda EYT’LI işçilerin de sendikalarını yüksek sesle göreve çağırması önemli.
Elbette bu mücadelede, yasanın tamamen iptalini talep eden bir hatta çekilerek tüm işçi ve emekçilerin desteğinin alınması mühim. Örneğin iki yıl önce Metal Fırtına diye anılan metal işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlanmıştı ve bu mücadele işçi sınıfının üretimden gelen gücünü kullanması ile olabilmişti. Yine 15-16 Haziran direnişi gibi kazanımlarla sonuç alınan tüm örnekler işçi ve emekçilerin nasıl yol izlediğinin göstergesidir.
Bu nedenle fabrikalarda Eyt’liler bir araya gelmeli ve ülke genelindeki bu tepkiyi işyerlerinde daha örgütlü hale getirebilmeli ve sendikaların daha ileriden sorumluluk alan bir yerde durması sağlanmalıdır. Yasanın tümden kaldırılması talebi ile daha geniş kesimleri mücadeleye çekmelidir.
Sandıkta Eyt’lilerin talebine yanıt vermeyenlere ders vermek önemli olduğu gibi işçi ve emekçilerin bu tepkisinin daha da büyütülerek sürdürülmesi de bir o kadar önemlidir.
Son olarak İstanbul toplantısında yapılan önemli bir çağrıyı da hatırlatmakta fayda var. Tüm Eyt’liler derneklerine üye olmalıdır, sıkça yapılan bu çağrı önemlidir ve derneğin daha güçlü olması için bu adım atılmalıdır.