Asgari ücrette ayak oyunları
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na skandal bir rapor sundu. Geçtiğimiz yıl bir işçinin asgari geçim tutarını 1894 lira olarak açıklayan TÜİK, bu yıl hafif, orta ve ağır statüdeki işlerde çalışanlar adıyla üç rakam açıkladı. Buna göre hafif statüde çalışan işçiler için geçtiğimiz yılın rakamına göre 53 lira daha az bir rakam belirlenirken, orta statüye ise sadece 84 lira artış yapıldı. Ağır statü için belirlenen rakam ise 2213 lira ile yüzde 26’lık gıda enflasyonunun bile altında kaldı. Asgari ücretin ağır statüye göre tek rakam üzerinden belirlendiğine dikkat çeken Dr. Serkan Öngel, bu tür rakamlarla beklentinin ve asgari ücretin düşük tutulmak istendiğine dikkat çekti.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, şu an net 1603 lira olarak uygulanan asgari ücrete 2019’da yapılacak artışı belirlemek için üçüncü toplantısını gerçekleştirdi. Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder başkanlığında toplanan komisyonda, işçi tarafını Türkış, patron tarafını ise TİSK temsil etti. TÜİK toplantıya bir işçinin asgari geçim tutarı rakamlarını sundu.
TÜİK, asgari ücrette pazarlıklara başlanması bakımından belirleyici olan bir işçinin asgari geçim tutarını ‘ağır’ statüdeki işlerde 2 bin 213 lira 40 kuruş, ‘orta’ statüdeki işlerde bin 978 lira 80 kuruş, ‘hafif’ statüdeki işlerde bin 841 lira 40 kuruş olarak Asgari Ücret Tespit Komisyonu ile paylaştı.
‘ASGARİ ÜCRET ARTIŞINI MANİPLE ETME AMACI TAŞIYOR’
TÜİK’IN ağır, orta ve hafif statüde çalışan işçilerin harcadığı kalori üzerinden bir hesap yaptığını söyleyen Akademisyen Dr. Serkan Öngel, “Bugüne kadar yapılan hesap doğal olarak yüksek efor sarf eden işçiler üzerinden yapılıyor. Belirlenen bu rakam ürünlerin en düşük miktarları üzerinden belirleniyor. Bu anlamda daha öncekinden farklı bir tutar olması, asgari ücretteki beklentinin aşağı çekilmesi amaçlı bir çaba olarak değerlendiriyorum” dedi. TÜİK’TEN beklenen rakamın 2 bin 200 lira civarında olduğunu söyleyen Öngel, “Bu kalori hesabıyla birlikte beklentiyi 1841 ile 2 bin 213 gibi bir aralığa sıkıştırmaya çalışıyorlar. Anlaşılabilir bir durum değil. Bugüne kadar yapılan uygulamanın bu biçimiyle yeniden ele alınması, işleri sınıflandırma gayreti asgari ücret tutarındaki artışı maniple etme amacı taşıyor. Esas alınması gereken tutar ağır statüdeki işler için tanımlanan rakamdır. Mukayese edebileceğimiz rakam budur” dedi.
‘BU TİP HESAPLAR BEKLENTİYİ DEĞİŞTİRMEZ
Öngel şöyle konuştu: “Kalori hesabını düşürdüğünüz zaman rakam da düşüyor. Geçen sene aldığından daha farklı bir kaloriye ihtiyacı yok. Tamamen yanıltma amaçlı bir şey. Kamuoyu ilgisini farklı boyuta çekme amaçlı bir şey. Ağır işlerde çalışan insanlar da diğer işlerde çalışan insanlar gibi bir kategorizasyon doğru değil. Asgari ücretlinin alım gücü kaybı çok yüksek boyutlara ulaşmış durumda. Özellikle temel harcama kalemlerinde. Gıda ürünleri karşısında bu çok net belirgin durumda. Bu beklentiyi bu tip hesaplardaki değişikliklerle aşağı çekmeleri mümkün değil. Bu rakamları kaç gösterirse göstersinler, insanlar kendi yaşadıklarını biliyorlar.” (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ) olarak duyurmuştu.
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ise asgari ücretin 2 bin lira olmasının “Türkiye gerçekleriyle bağdaşmadığını” öne sürmüştü. “Hedef enflasyon”, “yatırımlar”, “rekabet gücü”, “verimlilik” gibi gerekçeleri ileri süren TİSK, yüzde 2 olan işsizlik sigortası işveren payının 2019 yılı için alınmamasını, SGK işveren desteğinin yüzde 5’ten yüzde 6’ya çıkartılmasını, toplu iş sözleşmesi imzalanan işyerlerinde bunun yüzde 7 olarak uygulanmasını istemişti.