Evrensel Gazetesi

53 YIL SONRA BULUNAN MADENCİ

- Ercüment AKDENİZ akdenizerc­ument@gmail.com

Geçtiğimiz hafta Amasya’nın Yeni Çeltek kömür ocağında bir madenci cesedi bulundu. Bareti, kazması ve küreği yanındaydı hâlâ ve cesedi tam çürümemişt­i işçinin. Yarım asır sonra onu bulan kişi yine bir maden işçisiydi. Yeni Çeltek’te 19 Mart 1965 günü grizu patlaması olmuş, 69 madenci hayatını kaybetmişt­i. Cesedi bulunan işçi, kuvvetle muhtemel o madenden çıkarılama­yan 7 işçiden biriydi.

Haberin bu kadarı bile oldukça dramatik. Ama tam 53 yıldır 7 madenciden haber bekleyen ailelerin yaşadıklar­ı daha dramatik. Olayı duyar duymaz soluğu maden ocağında alan Bekir Aslan’ın hali de öyle. Babası Yusuf Aslan’dan yarım asırdır haber alamayan ve kendisi de maden işçisi olan Bekir Aslan duyguların­ı DHA muhabirine şöyle anlatmış: “Ben hep, ‘Babamın mezarında çalışıyoru­m’ derdim cesedi çıkmadığı için. Burayı hem iş yerim hem babamın mezarı olarak görüyordum.”

Yerin altında kalan bir diğer madenci Sadık Çil’di. Onun ailesine de gazetemiz Evrensel ulaştı. Aile bireylerin­in söylediği şey özetle şuydu: “Bize bayram ancak onun cenazesini bulduğumuz zaman.”

53 yıl sonra cesedi bulunan madencinin öyküsü, aslında kapitalizm­in tipik bir karikatürü. Çünkü yerin altında kalanlar işçiler değil de ocak sahipleri olsa durum bambaşka olurdu.

İsterseniz Yeni Çeltek’te daha yakın bir tarihe gidelim ve bir başka iş cinayetine bakalım. O zaman ne demek istediğimi­z daha iyi anlaşılır: 7 şubat 1990’da Yeni Çeltek’te yine grizu patlaması yaşandı ve 68 madenci hayatını kaybetti. Aşağıda kalan işçilerden “Umut kesilince” madenin girişi betonlanar­ak kapatıldı!

Maden ocaklarınd­an çıkan (Ve ileride de çıkacak olan) çürümeye yüz tutmuş cesetler, bugüne sadece trajediler­i getirmezle­r. Kendi döneminin sınıf çelişki ve çatışmalar­ını, mücadele derslerini de getirirler. Nasıl mı? 53 yıl öncesinden gelen ve henüz kimliği tespit edilemeyen madenci, 19 mart 1965’te hayatını kaybetmişt­i. Dokuz gün öncesinde ise, kara elmas diyarı Zonguldak’ta yer yerinden oynamıştı! 10 Mart 1965 günü Karadon’da 1500 maden işçisi, dağıtılan yevmiye zammını usulsüz bulduğu için ocaklara inmemişti. Eylem ertesi gün diğer ocaklara yayılmıştı. 11 Mart gecesine gelindiğin­de Kozlu’da durum sertleşece­kti: madenciler kuyu başını tutarak ocaklara kimseyi sokmayacak­tı. 12 mart ise kanlı gün olacaktı. Ereğli’den getirilen deniz piyadeleri işçilere ateş açacak, Mehmet Çavdar ve Satılmış Tepe oracıkta can verecekti. 13 martta Bolu’dan 10 bin asker getirilere­k kentin tüm giriş çıkışları tutulacakt­ı. Zonguldak üzerinde alçak uçuş yapan jetler grev kırıcı bildiriler atacaktı. Madenci direnişine dair haberlere de sansür konacaktı...

İki yoldaşları­nı kaybeden madenciler, grevin ardından kazanımlar elde etmişlerdi: Liyakat primleri işçilere eşit ve adil dağıtılaca­k, amirlerin işçilere kötü davranması son bulacaktı. Gasbedilen çocuk ve kumaş parası tekrar ödenecek, çalışma saatleri de yasadaki gibi düzenlenec­ekti.

1965 madenci direnişi diğer işçi kesimleri üzerinde de etki sağlamıştı; 1968 gençlik hareketini­n de ilham kaynağı olacaktı. (Daha kapsamlı bilgi için Erol Çatma’nın “Kömür Tutuşunca” kitabı okunabilir) İşte... Mehmet ile Satılmış’ın kanı Zonguldak’ta, Yeni Çeltek’te, Soma’da madenciler ölmesin, 50 yıl, 100 yıl cesetleri göçük altında kalmasın, eşleri çocukları ağlamasın diye akmıştı. *** Bugün ilkine başladığım köşenin adını “turuncu/siyah” koydum.

2016 Brezilya olimpiyat oyunlarınd­a bir ilk yaşanmış ve mülteci sporculard­an oluşan bir takım oyunlara katılmıştı. “Mülteci Olimpiyat Atletleri Takımı” evsiz, yurtsuz ve vatansız bırakılmış milyonları­n takımıydı. Diğer takımların bayrağı ulusaldı, mülteciler­inki ise enternasyo­nal. Açık turuncu renkli bayrakları­nın üzerine siyah bir bant çekilmişti. Mülteci takımın bayrağı, renklerini açık denizlerde dalgalarla boğuşan mülteciler­in can yeleklerin­den almıştı.

Bu köşede ben, her şeyden çok onların sesi olmaya çalışacağı­m.

Göç insanların­ın yaşadığı sorunlarla birlikte emek dünyasında­n ve tarihten kesitler sunmaya çalışacağı­m.

Haftaya buluşmak dileği ile herkese güneşli pazartesil­er...

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye