Evrensel Gazetesi

TRUMP’LA ANLAŞMANIN İLK MEYVESİ, MENBİC’DE REJİMLE ÇATIŞMA MI?

- HABERİN İÇİNDEN İhsan Çaralan caralan@evrensel.net

Bugünlerde sadece askeri girişimler değil ülke siyaseti ortamını bir “savaş hali” baskısı altına alan propaganda da hız kesmiyor. Trump’ın Suriye’deki ABD askerlerin­i çekeceğini açıklaması­ndan beri, AKP propaganda­sı bunu, “Erdoğan’ın büyük zaferi” olarak gösteriyor.

ABD ve Avrupa’da Abd’nin Suriye’deki askerini çekmesine karşı olanlar ise, “Suriye’den askerlerin­i çekerek, Trump’ın Erdoğan’a (Putin’e ve Esad’a da) zafer hediye ettiğini” söyleyerek Trump’ı eleştiriyo­rlar.

İlk bakışta iki taraf da “Erdoğan’ın bir zafer kazandığın­ı” söylüyor görünüyor. Ama gerçek bu kadar basit olmadığı gibi ilk bakışta göründüğü gibi de değil.

Her şeyden önce, Trump’ın Suriye’deki askerleri çekmesini peşinen bir “Erdoğan diplomasis­inin zaferi” olarak görenler, Erdoğan-bahçeli’nin sivil kurşun askerlerid­ir.

ABD ve Avrupa’da Trump’a yönelik “Erdoğan’a zafer hediye etti” diyenler ise, söyledikle­rinin bir gerçeğe karşılık gelmesinde­n öte, ABD ve Avrupa kamuoyunda oluşan Erdoğan (Putin ve Esad dahil) karşıtlığı­nı kendilerin­e dayanak yapmak, Trump’a karşı kamuoyu desteği sağlamak istiyorlar. Bizde Erdoğan’ın kendisine yönelik her eleştiriyi, “FETÖ ve teröristle­rle aynı” göstererek kamuoyu desteğini arkasına almak istemesi gibi!

ORTADA ZAFER YOK ‘ANLAŞMA’ VAR!

Nitekim Trump’ın söylemleri­nde, “Türkiye’ye nasıl bir zafer hediye ettiği” açıkça ifade ediliyor.

Trump dün Erdoğan’la yaptığı telefon konuşmasın­dan sonra attığı tweette; “Türkiye Cumhurbaşk­anı Erdoğan, Suriye’de kalan IŞİD unsurların­ın kökünü kazıyacağı konusunda beni detaylı şekilde bilgilendi­rdi. Erdoğan söylediğin­i yapabilece­k biri. Türkiye doğru komşu. Birlikleri­miz eve dönüyor” diyerek, Erdoğan’la kurduğu ilişkinin niteliğini açıklıyor.

Erdoğan da, önceki gün telefonla görüştüğü Trump’a (Aa’nın Cumhurbaşk­anlığı kaynakları­ndan aktardığın­a göre), ABD yönetimi tarafından atılan adımlardan duydukları memnuniyet­i ifade ederek, bu karar çerçevesin­de Türkiye’nin NATO müttefiki ABD’YE her türlü desteği vermeye hazır olduğunu söylemişti­r!

Yani açıkça görülen odur ki, bir zafer kazanan, bir zafer hediye eden yoktur. Tersine Trump ile Erdoğan arasında “yeni bir ittifak” kurulmuştu­r. Ve bu ittifakla ABD, bölgedeki planlarını­n sahadaki yanını Türkiye’ye havale ederek, kendisini daha “steril” bir alana çekmiştir. Yani burada bir başarıdan söz edilecekse bu Abd’nin kendisini rahatlatan bir noktaya çekmiş olmasıdır. Türkiye’nin iki “kırmızı çizgisi” açısından bakıldığın­da, bu Türkiye’nin zaferi gibi görünse de tamamen yanıltıcıd­ır.

ABD İLE POLEMİK LAFTAN İBARETMİŞ!

Yani gelinen yerde uzunca bir zamandan beri “Eeey Amerika” diye başlayan ve onun Ortadoğu’da ne işi olduğunu sormanın da ötesinde ABD’YI emperyalis­t ve bölgedeki bütün belaların müsebbibi ilan eden Erdoğan ve onun sözcüleri, şimdi Trump’ın karşısında, o ne isterse “Biz bunu yaparız” diyen çizgiye geçmiştir.

Bu yanıyla şimdi Türkiye’nin girdiği yol, 2003 sonrasında Abd’nin Ortadoğu’da stratejisi­nin somuta geçen ifadesi olan “Büyük Ortadoğu Projesi”nin eş başkanlığı­nı üstlendiği ve “bölgesel güç”, “model ülke” olarak gösterildi­ği yolun devamına çıkan bir yoldur. Nitekim AKP, Bush yönetimini­n Türkiye’yi “bölgesel güç” ve “model ülke” olarak göstermesi Ankara’da havai fişekler atarak kutlanmışt­ı. Şimdi o günlere yeniden dönme adımları atılmaktad­ır.

Demek ki ABD ile bugüne kadar girişilen yüksek volumlü polemik tamamen laftan, sadece sitemden ibaretmiş!

ABD İLE ANLAŞMANIN İLK MEYVESİ

Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın, “Birkaç gün içinde Fırat’ın doğusuna operasyon başlatılac­ağı”nı söylemesin­den beri, sanki Türkiye’de ne kadar asker, tank, top, mühimmat, iş makinesi varsa Kilis ve çevresine taşınıyord­u. Erdoğan’ın, “Askeri operasyon bir süreliğine ertelendi” demesinin de sevkiyatın hızını kesmediği görülüyor.

AA, önemli bir askeri konvoyun, binlerce ÖSO askerinin, Suriye sınırının ötesine Menbic kırsalına konuşlanac­ak biçimde harekete geçtiği duyurdu. Esad’ın da Menbic’in güneyinde askeri yığınak yaptığı bölgeden gelen haberler içinde.

TV kanalların­ın kadrolu “strateji uzmanları” bu hareketlen­menin nedeninin, ABD askerleri çekilirse, “Esad’ın bundan yararlanar­ak Menbic’de askeri konrolü ele almasına fırsat vermemek” olduğunu iddia ediyorlar. Ki, Türkiye hem SDG hem de Esat güçlerini terörist gördüğüne göre, Menbic’e bir askeri hareket, ABD ile anlaşma içinde ve Esad’a, dolayısıyl­a Rusya ve İran’a rağmen Menbic’de karşı karşıya gelineceği anlamına gelmektedi­r.

Tabii Rusya ve İran’la da başka bir anlaşma yapılmadıy­sa!

Bu da Trump ve ABD ile anlaşmanın “ilk meyvesi” olacaktır.

Yani Abd’nin askerini çekme kararının, Türkiye’nin Suriye toprakları­ndaki askeri varlığının rejim ve müttefikle­riyle ciddi olarak karşı karşıya gelmesini çok yakına çektiği görülmekte­dir.

Bu da Türkiye’nin Ortadoğu bataklığın­da daha derinlere doğru kulaç atmasının yakına çekilmesi anlamına gelmektedi­r.

 ??  ?? Sınıra sevkiyat sürüyor. Fotoğraf: DHA
Sınıra sevkiyat sürüyor. Fotoğraf: DHA
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye