ŞAM’A GİDEN YOL
SURİYE bugünlerde çok fazla manşetlere çıkıyor. Sadece Körfez ülkelerinin Tel Aviv ile olan ilişkilerini normalleştirdiği bir zamanda İsrail tarafından aktif olarak hedeflenen tek Arap ülkesi olduğu için değil, ama aynı zamanda Arap ve Körfez ülkelerinin başkenti Şam’a hac ziyaretlerine başlama tarzı nedeniyle. “Devrim öncesi” normlarıyla ilişkilerin yeniden kurulmasını talep eden kapısındaki ricacı kuyruğunun daha da uzaması beklenebilir.
ŞAM’A HAC ZİYARETLERİ ARTACAK
Perşembe günü BAE, Suriye başkentindeki büyükelçiliğinin yeniden açıldığını duyurdu. Aynı zamanda yılbaşı tatili nedeniyle 50 turisti taşıyan bir Suriye uçağı Tunus’taki Monastir havaalanına indi. Bu, kesinlikle ABD ve Körfez’in desteğiyle rejimi yıkmak isteyen 5 bin Selefi savaşçıyı ihraç eden bir ülkeye “siyasi turizm” eylemi idi.
Şam’a yapılan bu siyasi ve diplomatik hac ziyaretinin yeni yılın başlamasıyla yoğunlaşması bekleniyor.
İSRAİL İŞGAL DEVLETİ İLE NORMALLEŞMENİN BEDELİ Mİ?
Suriye ile bu normalleşmenin, aynı Arap rejimlerinin İsrail işgal devleti ile artan normalleşmesi pahasına mı geleceği yoksa haklı çıkarmaya çalışmak için mi kullanılacağı belirsizliğini koruyor. Şimdi Şam’daki elçiliklerini yeniden açmaya çalışan ülkelerden bazıları, İsrail bakanlarına ve spor takımına ev sahipliği yaparak normalleşme yolunda uzun bir yol kat etti. Suriye, işgal devletiyle her türlü normalleşmeye her zaman karşı çıkan ve itiraz etmeye devam eden ve topraklarında hiçbir zaman tek bir İsrailli yetkili almayan birkaç Arap ülkesinden biri.