METİN’LE BÜYÜMÜŞ ÇOCUKLAR GAZETECİ OLDULAR ŞİMDİ
KIZI Meryem’e bakarken hep, “Metin, hiç ayrılmazlardı. Bir de İbrahim...” diyor Fadime Ana. Meryem giriyor söze. En çok bir hak arama eyleminde düşüyor Metin aklına: “Flormar işçilerine giderken düşündüm, Metin olsa, yan yana gidiyor olurduk. Metin’le biz hep yan yana bir yerlerde olduk çünkü. O gazetecilik yapıyordu, ben kamu çalışanlarının sendikalaşma süreçleri için çalışıyordum, o eylem izliyordu, biz eylem yapıyorduk. Ya da Zonguldak’taki patlamadan sonraki 3 günlük yürüyüşte. O yürüyüşte Metin gazetecilik yapıyordu biz yürüyüşe gitmiştik. İşte o zamanlar daha çok hissediyorum yokluğunu...”
Metin gazeteciydi, diyor Meryem Abla, O gün o spor salonunda kendi haberini yaptığını ekliyor sözlerine: “Metin gözaltında ısrarla, ben gazeteciyim, adım Metin Göktepe’ dedi. Kendi haberini yapmıştı aslında Metin orada. Gözaltında kaybedilmelerin çok yoğun olduğu bir dönemde. O nedenle Metin ısrarla kendini, adını gazetesini söylüyordu. Salondakilerin tanıklığına da izin veriyordu aslında... Kendisinin de kaybedilme ihtimalini görmüş olduğunu düşünüyorum...”
Gazetecilerin gazetecik yapma ısrarının altında Metin’i görüyor biraz. Pek çok gazetecinin mesleğini Metin ile seçtiğini de ekliyor: “Metin’le büyümüş çocuklar gazeteci oldular şimdi, Metin’i görüp... Esenler’de oturduğumuzda daha yeni doğmuş bir çocuk, babası Metin’i anlatmış, Metin’le büyümüş bir genç kadın... Gazeteciği seçmiş... Zehra, Elif, Nedim niceleri... Metin canı pahasına gerçekleri halka ulaştırma çalışan bir gazeteci. Doğruluğu, dürüstlüğü, insanlığı miras bırakmış bir kardeşin ablası olmak gurur verici...”
ŞİMDİ GAZETECİLİĞİ ÖLDÜRMEYE ÇALIŞIYORLAR
Bugün gazetecilerini gazeteciliğin üzerindeki baskılardan açılıyor söz. “Metin gibi yapılan gazeteciliğe sahip çıkmak aslında insanların kendi haklarına sahip çıkmasıdır” diyor Meryem Abla ve devam ediyor: “Metin nasıl bir gazetecilik yapıyordu, emekçinin yanındaydı, adaletsizliğin, hak ihlallerinin haberini yapıyordu. Bakıyorsunuz bir gece yarısı bir kararla binlerce emekçi işinden oluyor, bakıyorsunuz grev yapan havaalanı işçileri bir gece yarısı yaka paça alınıyor gözaltına. Metin ne yapıyordu işte bunların haberini yapıyordu. Bugün olsa bunları yapardı. Bunlar hepsi Metin’i hatırlatıyor, Metin olsa burada olurdu, Metin olsa şurada olurdu diyorum. Havaalanı işçileri eylemdeydi ya işte ‘Metin olsa işçiler yatıp kalkıyor olurdu’ diyorum. Gazetecilerin mesleğini yapmasına izin verilmiyor, eskiden doğruları yazan gazetecileri öldürüyorlardı, şimdi bir mesleği öldürmeye çalışıyorlar.
Bu sadece gazetecilerin sorunu değil, bu hepimizin sorunu...”