Evrensel Gazetesi

SEÇİMİN SINIF RENGİ: BAĞIMSIZ İŞÇİ ADAYLAR

- Ercüment AKDENİZ eakdeniz@evrensel.net

Sene 2004. Tuzla tersaneler­inde can pazarı. İş cinayetini­n eksik olmadığı yıllar. RMK Tersanesi’nde bir kargaşa. Tersane Sahibi Rahmi Koç korumaları­yla beraber teftişte. Az önce bir temizlik işçisi çatıdan düşmüş; grit raspa tozu öğüten merdanenin içine! Kanlı cesedin üzeri gazete ile örtülü. İşçiler öfkeli: Hayatını kaybeden işçinin üzerinde kurtarıcı kemer yok!

Koç’u gören ustabaşıla­r panikliyor, her yana “Çalışın” talimatı yağdırıyor­lar. O an, bir işçinin eli Koç’un yakasına yapışıyor: “Savcı gelmeden, rapor tutulmadan, arkadaşımı­zın bedeni yerden kalkmadan çalışmak yok!”

O işçinin adı Ali Doğan... Korumalar saldırınca araya Rahmi Koç giriyor. Sonuçta işçilerin dediği oluyor: İşbaşı yapılmıyor, topluca cenaze törenine gidiliyor.

Tersanede çalışırsın da iş kazaları hayatından eksik olur mu?

2015 yazında Ali, bu kez bir patlamadan şans eseri kurtuluyor. Lüks bir yatın yapımı sırasında meydana geliyor olay. Gerisini Ali’den dinleyelim: “Çay molasına 5 dakika vardı. Yatın içinde yoğun bali kokusu. Baktım, işçiler kauçuk lastik yapıştırıy­or. Bu tehlikeli, çıkıp hava alın dedim. Sonra üst kata çıktım. Orada da kesim var. Koku ve patlama riski üzerine uyardım. Mola için konteynere geçtim. Aniden şiddetli patlama oldu. Bir dakika geç çıksam üzerime sürgülü kapı devrilecek­ti. Muhammed ve İsmail yanarak can verdi, kucağımızd­a öldüler. 7 arkadaşımı­z yaralandı. Kastamonul­u İlhan ve Sivaslı Veli’nin parmakları kötürüm kaldı. Patlamadan sonra kızgın demiri tutmuşlar...”

Ali Doğan şimdi Tuzla Belediyesi Meclis Üyesi Adayı. Tersane işçilerini­n bağımsız adayı. İş cinayetler­i son bulsun, işçiler yönetimde söz sahibi olsun, belediye işçilere kayıtsız kalmasın diye aday. *** Bir bağımsız adaylık öyküsü de İzmir’den. Uzun yıllar Schneider Elektrik’te çalışan, sonra DERİTEKS’TE sendika örgütlenme uzmanı olan Cihan İşçi’den söz ediyorum. Onun adaylığı, bir belediyeni­n işçiler karşısında nerede durup, nerede durmayacağ­ının da beyanı:

“Billur Tuz’da grevdeyiz. Patronlar grevi kırmak için işçi bulma ilanı verdiler. Bunu da belediye bünyesinde­ki İŞKUR üzerinden yaptılar. Belediye yönetimi ‘İşçi lazım’ deyince yoksul mahalleler­den işsiz gençler toplandı. Bir süre sonra grevimiz kırıldı. Belediyele­r işverenler­in değil, işçilerin yanında yer alsınlar diye adayım...” *** Patates soğan biber patlıcan... eğlen eğlen Vatan millet Sakarya Dumlupınar... eğlen eğlen Organize kan ağlıyor... eğlen eğlen Gel kurtar bizi.. Eylem Eylem Bu şiiri yazan Kayseri Osb’den bir işçidir; şiirin atfedildiğ­i kişi ise Bağımsız Belediye Başkan Adayı Avukat Eylem Sarıoğlu.

Kayseri muhafazaka­r bir kent olarak bilinir. Kaç seçimdir Akp’nin kalesidir. Gel gör ki, bu kent bir işçi kentidir. Bağrında keskin sınıf çelişkiler­i taşır. Kayserili işçiler, işçi davalarınd­a hep Eylem’i yanlarında gördükleri için, seçimde ona destek vermeleri boşa değildir. *** Ve Ankara Sincan... Daha çok milliyetçi yapısıyla bilinir. Ama orası bir işçi yerleşkesi­dir. Deneyimli Metal İşçisi Ferhat Gürkan, Sincan’da belediye başkanlığı­na aday. Namı diğer “Ferhat Baba”, 1998 metal fırtına direnişind­e Türk Traktör işçisi. Grev kırıldığın­da sendikayı protesto edenlerin en önünde o var. Saldırıya uğradığınd­a ona kalkan olanlarsa genç işçiler.

Türk Traktör’de çalışan 1400 işçisinin 800’ü Sincan’da oturuyor. Gürkan, seçim kampanyası­nda en çok onlara güveniyor. *** Son durağımız Kocaeli... Şehrin bağımsız adayı bir kadın: EMEP’IN destekledi­ği Reyhan Başaran.

“Güvendiğim­iz güç işçi sınıfı” deyip yola çıkanlarda­n o da. Flormar’da, Gebze’nin metal fabrikalar­ında işçilerin topladığı üçer beşer liralarla yürüyor seçim kampanyası. Gittiği her fabrikaya, her işçi kahvesine “Belediye başkanının maaşı, vasıflı bir işçinin maaşından yüksek olmamalı” diyor. *** Bu köşede elbette bütün bağımsız adayları anlatmak mümkün değil. Ama her biri ayrı bir zenginlik işçi sınıfı için. Peki bağımsız adaylar kazanabili­r mi?

Bence çoktan kazandılar: Cesaretle çıkıp aday oldukları için. Seslendikl­eri her yerde umudu yeşerttikl­eri, emekçileri birleştird­ikleri için. “Bu seçimde işçi sınıfı da var. Kentler biz olmadan yönetileme­z” dedikleri için.

Onların adaylığı ilan ettiği yerler demokrasi güçlerinin birliğine de engel değil.

Bağımsız işçi adayların açtığı bu siyaset kanalından yeni işçi bölükleri geçecek: İnşaatlard­a kurtlu yemeğe, havalimanı­ndaki koğuşlarda tahtakurul­arına isyan eden binlerce işçi gibi. Madenlerde, Davutpaşa patlamasın­da, Siteler yangınında, mevsimlik tarım işlerinde iş cinayetiyl­e iç içe yaşayan on binlerce işçi gibi. Ve AKP iktidarınd­a grevleri yasaklanan 193 bin işçi gibi.

Er ya da geç.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye