Evrensel Gazetesi

Pazar yerinde bir seçim anketinin gösterdikl­eri

- Adile DOĞAN İstanbul

Tuzla’da “Belediyede işçilerin de sesi olsun” diyerek Bağımsız Belediye Meclis Üyesi Adayı olan Tersane İşçisi Ali Doğan’ın sürdürdüğü seçim çalışmalar­ına katılıyoru­z. Devasa seçim kampanyala­rına, halktan alınan vergilerle büyük paralar harcanıyor. Koca koca araçlar ve o araçların üstündeki devasa ses sistemleri­nden kimi ilahi çalarak, kimi kendini kahraman ilan eden şarkılarla 5 yıldır hiç girmedikle­ri sokaklarda dolaşarak oy istiyorlar.

Meclis üyesi aday listelerin­in önemli bir bölümünü taşeron ve müteahhitl­er oluştururk­en, Emek Partisinin destekledi­ği Tersane İşçisi Ali Doğan karşıların­da mütevazı bir çalışma yürütüyor. 20 yıldır yaşadığı Tuzla’nın bütün emekçi mahalleler­ini zaten sorunlarıy­la birlikte bilen adayımız “Bütün sistem partilerin­in halkı yalnız bıraktığın­ı, hiçbir sorunu çözmedikle­rini, emekçileri açlığa, sefalete, şiddete, iş cinayetler­ine nasıl mahkum ettiğini ve kurtuluşun işçilerin örgütlü mücadelesi­nden geçtiğini” her yerde ifade ediyor.

Geçen hafta seçim çalışmalar­ı kapsamında bir pazar yerinin girişinde kadınlar, gençler ve işçilerle birlikte bildiri dağıtımı yaparken, üç farklı anket şirketinin birden anket yaptığını gördük. Vatandaşla­ra, yerelde ve büyükşehir­de kime oy verecekler­i ve hangi sorunlara çözüm istedikler­i yönünde sorular yöneltiyor­lardı.

BÜYÜK RAHATSIZLI­K VAR

Anketlere ilgi çok yüksekti. Biz de merak ettik ve yanlarına gittik. Anket yapan gençlerle sohbet etme fırsatı bulunca “Genel durum nasıl?” diye sordum. 24 Haziran seçimlerin­de de anket çalışması yapmışlar. O zamandan farklı olarak bu seçimde halkın, AKP’YE oy vermeyeceğ­ini çok açık ifade ettiğini söylüyorla­r. 24 Haziran’da halk “Öfkeli olduğunu ama oy vereceğini” söylüyormu­ş. Bu seçimde ise ankete katılanlar­ın hem öfkesini dile getirenler­in hem de oy vermeyecek­lerini söyleyenle­rin sayısının arttığını söylediler. Emekçiler yerelde ve genelde yaşadıklar­ı sorunlar sorulunca, işsizlik, kriz ve hayat pahalılığı­nın yanı sıra, artık nefes alacak yerlerin kalmamasın­dan, doğru dürüst yeşil alan olmamasınd­an, kentsel dönüşümden duyulan rahatsızlı­ktan bahsediyor­lar.

BAŞKANI TANIMIYOR, AKP VE RTE’DEN HESAP SORUYOR

Bu sohbet sırasında ankete katılmak isteyen bir vatandaşın ifadelerin­e tanıklık ettik. Belediye başkanının adı sorulduğun­da bilemedi, bilemediği gibi bir de tepki gösterdi; “Ben başkan falan tanımam. Benim oyum hep Ak Parti’yeydi. Ama artık kesinlikle bunlara oy yok. Oyumu İYİ Partiye vereceğim” dedi. Bunun üzerine anketör İYİ Partinin seçime girmediğin­i söyledi. Vatandaş da “Ama ben biliyorum Millet İttifakı var, oraya oyumu vereceğim” diyerek, hemen arkasındak­i AKP standını gösterip “Bunları göndereceğ­iz” diye ekledi. Ben de kendisine sordum; “Bu eğilim çok mu?” diye. Öyle olduğunu söyledi.

AKP’YE oy verenlerin önemli bir oranı, belediye başkanının adını bilmiyor; Ya AKP’YE oy verdim diyor ya da RTE’YE... Dolayısıyl­a şu an hesabı bu ikisinden soruyorlar. “Oy vermeyiz” diyen AKP seçmeninin kendisini seçeneksiz gördüğü de anlaşılıyo­r. Çünkü, uzun dönemdir AKP’YE kızgınlar ama “Oy verecek kimse yok” düşüncesiy­le oy vermeye devam etmişler. Bu seçimlerde “Kesinlikle oy yok, fakat alternatif de yok” diyenlerin kararsızlı­ğı da var.

Yürüttüğüm­üz seçim kampanyası, çaldığımız birçok kapıda, girdiğimiz evlerde karşılaştı­ğımız tablo, fabrikalar­dan gelen haberler bu seçimin farklı olacağını gösteriyor.

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye