DİKTATÖRLER, SİSTEMİ KURTARMAK İÇİN FEDA EDİLDİ
HALKIN biriken öfkesini askeri şiddetle bastırmayı planlayan her iki diktatör, yükselen halk hareketinin ordudaki dengeleri de değiştirebileceğini göstermiş oldu. Ordu ve iktidar mekanizması içinde olanlar şimdilik diktatörleri feda ederek sistemi kurtarmanın çabası içinde. Her iki ülkedeki gelişmelerin bir diğer önemli ortak yanı da kitlelerin devirdiklerinin yerine gelenleri de protesto etmesi. Cezayir ve Sudan’da bu nedenle devrimi çalanlara karşı gösteriler devam ediyor. Sudan’da ordunun yönetime el koymasının tıpkı Mısır’da olduğu gibi “devrim”in çalınması anlamına geldiğinin bilincinde olan halk, tuttuğu mevzileri terk etmeyerek “Devirelim” (Tasquet bas!) sloganı etrafında birleşti. Bunun üzerinde darbenin lideri Savunma Bakanı Avad bin Avf, bir gün sonra görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Yerine ise bu kez başka bir ordu mensubu Abdülfettah Burhan geçti.
HALK DERS ÇIKARIYOR
Ordu şimdilik Beşir’i Darfur’da işlediği insanlık suçu nedeniyle Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesine teslim etmeyeceğini açıklayarak koruma altına almış durumda. Halkın, yönetimi orduya teslim etmeye yanaşmamasının arkasında, elbette ordunun da Beşir’in suç ortağı olması var. Dolayısıyla Sudan’da önceki devrimlerden çıkarılan en önemli sonuçlardan birisi sokakta devrime sahip çıkmaya devam etmek oldu. Bu nedenle her şey bitmiş değil. Benzer bir durum Cezayir’de de söz konusu. 12 Nisan günü bir kez daha başkent Cezayir’de binlerce kişi yeni yönetimi protesto etti. Polisle çatışmalar yaşandı. Zira, Buteflika’nın yerine uzun yıllardır sadık ortağı olan Abdelkader Bensalah’ın “geçici başkan” olarak atanması, eski sistemin devam ettiğini gösteriyor. Meselenin Buteflika değil temsil ettiği sistem olduğunu dile getiren gençler ve kadınlar, bu nedenle eylemlerine son vermemeye kararlı görünüyor.