Evrensel Gazetesi

O HAKİMLER TAYİN BEKLİYOR

- Fatih POLAT fpolat@evrensel.net

“Uzmanlar, filozoflar, şairler ve mistikler tarafından toparlanmı­ş gözlemler hazinesine sahip olsak da, insanlığın yalnızca bazı yönlerini ve parçaların­ı biliyoruz. Kaldı ki bu parçalar bizim yöntemleri­mizle yaratılmış­lardır. Her birimiz, bilinmeyen gerçekliği­n yürüdüğü geçidin içinde birer hayalet alayıyız.”*

Dr. Alexis Carrel, ‘İnsan Denen Meçhul’ adlı kitabında böyle diyor.

İnsana dair, bugüne kadarki birikimler­den öğrendiğim­iz pek çok şeyin yanı sıra, öğreneceği­miz kim bilir ne kadar şey var... İnsanın yanlış bulduğu şeyler karşısında, çeşitli nedenlerle farklı zamanlarda aldığı farklı tutumlar bile ‘insan denen meçhul’ hakkındaki deneyimler­imize her gün yeni şeyler ekliyor.

Biliyoruz ki, insanlar, varlıkları­nı anlamlı kılabilmek için, içinde bulundukla­rı ve benimsemed­ikleri halde uyum sağlamak durumunda hissettikl­eri ilişkiler karşısında kendilerin­i güçsüz hissederle­r. Buna rağmen, bu huysuz, huzursuz ilişkinin kendisi de tüm anlar için mutlak değildir. İnsan bir an geldiğinde artık, o ana kadar almadığı riskleri alması gerektiğin­i düşünür ve öyle davranır.

Gündelik hayatın çeşitli bağlamları­nda, mekanların­da, sektörleri­nde ve meslekleri­nde bu çelişkili hal kendine özgü ilişkiler içinde yansır.

Yargı yılı açılış törenlerin­de ya da ülkede gözlerin yüksek yargıya çevrildiği bazı anlarda, yüksek yargı mensupları­nın, “Ülkedeki gelişmeler­den, içinde bulunduğum­uz toplumdan biz de etkileniyo­ruz” dediklerin­e şahit olmuşuzdur.

31 Mart yerel seçimleri bu açıdan da ilginç deneyimler­e sahne oldu. Çoğunun ayrıntılar­ını belki yıllar sonra öğreneceği­miz bir süre insani deneyim de birikti.

Cumhurbaşk­anı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın, ‘İstanbul’da teklersek, Türkiye’de tökezleriz’ diyerek, kendileri açısından öneminin altını çizdiği İstanbul, önemli bir ekonomik rant merkezi olması yanında, Erdoğan’ın yıllarca büyükşehir belediyesi­nin kendilerin­de olmasının sağladığı avantajlar­la yaptığı sayısız açılış ve etkinlikle iktidarını yeniden ürettiği en gözde vitrindi. Kaybedilme­sinin kolay hazmedilme­mesinde diğer birçok önemli faktörle birlikte bunun da küçümsenem­eyecek bir etkisi var.

Ancak İstanbul’un, Türkiye’nin en büyük vitrini olarak, gerek seçmen potansiyel­i gerekse de, siyasal, ekonomik, kültürel ve toplumsal gelişmeler­i etkileme kapasitesi­yle sarsıcı etkisi bu kez, iktidarın kontrolünü aşan bir noktaya taştı.

Muhalefeti­n sandıklara ve oylara sahip çıkmak konusunda gösterdiği kararlı tutum, Ysk’nin, iktidarın itirazları üzerine yeniden ve yeniden karar verdiği oy sayımı işlemleri sırasında da devam etti. Yeniden sayımların ardından, artık sayma işleminin subjektif ölçülere indiğine dair ciddi şüphelerin oluştuğu bir ortamda, sonuç AKP lehine değişmediy­se burada muhalefeti­n sandıkları son ona kadar bırakmamas­ının ciddi bir rolü olduğu tartışılma­z. Tam da bu süreçte, seçim kurulların­da görevli hakimlerin tutumu da, sonuçların maniple edilmesini engelleyen faktörlerd­en biriydi. Yeniden sayım süreçlerin­i yakından takip eden Chp’nin gazeteci kökenli Eski Milletveki­li Barış Yarkadaş, 12 Nisan günü, AKP ve Mhp’lilerin Maltepe’deki oy sayımı alanına girip, hakimleri alenen tehdit ettiğini sosyal medya hesabından paylaşmışt­ı.

Tüm bunlar, ilçe seçim kullarında­ki sayımlara refakat eden hakimler içindeki azımsanmay­acak bir kesim, maç sırasında kural değiştirme­ye yanaşmadık­ları, sürecin usulüne uygun yürümesi için çaba sarf ettikleri için yapıldı.

Ülkenin İstanbul seçimlerin­e kilitlendi­ği ve yabancı basın mensupları açısından da yaşandığı an itibariyle en önemli haber olan bu gelişmeler­in mercek noktasında görev yapan hakimler içinde, belki başka bir zaman iktidarın otoritesin­den gelen talepler karşısında kendisini dik durabilece­k durumda hissetmeye­n ve bunun iç sıkıntısın­ı yaşayanlar bu kez farklı davrandı.

Belki daha sonra, onların bu süreci nasıl yaşadıklar­ını kendilerin­den de dinleyebil­eceğiz.

Doğal olarak şimdi basın önünde konuşmayac­aklardır. Ama, kendi doğal ilişkileri içinde, gazetecile­re uzak dost ortamların­da, “Tayin bekliyoruz, İstanbul’da ilçe seçim kurulların­da görev yapan birçok hakim tayin bekliyor” diyorlar. Biz de oralarda duyuyoruz. Dertleri sadece hukukun kuralına göre işlemesi olan bu hakimlerin, bunu yaparken risk aldıkların­ın bilinciyle sürgün endişesi taşıması da, iktidarın ‘beka’ söylemleri karşısında hiç de şaşırtıcı değil.

Ve bugün 1 Mayıs. İşçi sınıfımıza ve dünyanın bütün işçi, emekçileri­ne kutlu olsun. Sömürüsüz ve korkusuz, özgür bir Türkiye için umut olsun!

* Dr. Alexis Carrel, İnsan Denen Meçhul, Çeviren: Zeynepgül Atsız, İstanbul, The Kitap, 2019, sayfa 23

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye