Çocuklarıma bakamadım, yuvaya verdim
‘ÇOK ÇOCUK İSTEMESİ TESADÜF DEĞİL!’
MAHALLEDE kadınların yaşadıklarına birebir tanık olan ve onlarla birlikte bu koşullara karşı mücadele veren Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinin Başkanı Adile Doğan da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine tepki göstererek “Çocuklar rızkıyla gelmiyor dünyaya, yoksulluk içine doğuyorlar. İstanbul’un bu emekçi mahallesinde dünyaya gelen neredeyse her çocuk açlıkla, yoksullukla başlıyor hayata” dedi.
Erdoğan’ın ülkenin gerçeklerini ve özellikle kadınların üstündeki yükü görmezden geldiğini vurgulayan Doğan şunları söyledi: “Bu ülkede kadınlar her zaman evin geçim yükünü çok ağır biçimde omuzunda hissediyor. Krizin giderek ağırlaştığı bu günlerde bu yük daha da artıyor. Kadınlara 3 çocuk, 5 çocuk doğurun diyenler, bu yükü kadınların omuzundan almak için hiçbir şey yapmıyor. Aksine çalışma koşullarını, yaşam koşullarını daha da artıran politikalara imza atıyorlar. Gıda enflasyonu ortada, işsizlik her gün artıyor, böyle bir ortamda kadınlara ‘Daha fazla çocuk doğurun’ demek kadınların yaşadıklarını görmezden gelmektir.
Bu ülkenin gerçekleri ‘Çocuk rızkıyla gelir’ söylemi değil; asıl gerçek para olmadığı için okula gidemeyen, ailesinin yanında bile kalamayan, en temel ihtiyaçları karşılanamayan çocukların yaşadıklarıdır. O çocukların rızkı hele de bu kriz ortamında sabahtan akşama kadar yok pahasına çalışarak kazanılıyor, hatta kazanılamıyor bile. Kadınlar o rızkı ya tırnaklarıyla kazıyarak sağlıyor ya da çocuğunun açlıktan ölmemesi için yuvaya vermeyi çare görüyor!
Erdoğan’ın böyle bir kriz döneminde bu sözleri söylemesi tesadüf değil, saflık da değil. Bizim çocuklarımız üzerinden zenginliklerine zenginlik katmak istiyorlar. Kendi zenginliklerine zenginlik katmak için daha fazla ucuz ve eğitimsiz iş gücü yaratmak istiyorlar, işçileri sürekli baskı altında tutmak için işsizler ordusunu büyütmek istiyorlar, savaşta yok pahasına ölecek gençler istiyorlar. İktidarın ‘aile’ diyerek kadınları içinde tutmaya çalıştığı o kurum, Selda’nın 9 aylık bebeğiyle sokakta kalmasına, Sevda’nın 3 çocuğunu ardında bırakıp evini terk etmesine sebep oluyor. ‘Aile’ içinde kadınlar şiddete, çocuklar yoksulluğa ve ihmale maruz kalıyor. Cumhurbaşkanının söylemleri ise kadınları ve çocukları bu evlere mahkum ediyor.”