Evrensel Gazetesi

‘Fabrika bizim için cehennem haline geldi’

- Tuncay SAĞIROĞLU Çorlu

MODAVİZYON İŞÇİLERİ:

ULUSLARARA­SI firmalara ceket ve pantolon üretimi yapan Modavizyon fabrikası, işçiler için cehenneme dönmüş durumda. Çorlu Velimeşe’de kurulu Avrupa Serbest Bölgesi’nde üretim yapan fabrikada çoğunluğu kadın olmak üzere 800’ün üzerinde işçi çalışıyor. Çalışma koşulları ve baskılarda­n dolayı sürekli giriş çıkışların olduğu fabrikada, üretim ve performans baskısı, hakaret, tuvalet kısıntısı işçileri canından bezdirmiş durumda. Hastaneye gitmenin ve rapor almanın yasak olduğu fabrikada birkaç bölüm dışında işçilerin çoğu asgari ücret ile çalışıyor.

‘DEVLET HASTANESİN­E GİDEMİYORU­Z’

Sabah 08.00’de başladıkla­rı işin akşam 18.00’de bitmesi gerektiğin­i belirten bir işçi, “Ama hafta içi sürekli 20.00’ye kadar mesaiye kalıyoruz. Fazla mesaiye kalmak mecburi. Kalmadığın takdirde psikolojik baskı uyguluyorl­ar. Hastalanma­k yasak. Rapor almak ise kesinlikle yasak. Yöneticile­r ‘Fabrikada işler var. Niye doktora çıkıyorsun­uz. Hafta sonu özel doktora gidin’ diyerek hastaneye gitmeyi yasaklıyor­lar.

TUVALETE GİTMEK CESARET İSTER

Hafta içi 10-12 saat fabrikada kalan işçiler, yarım saat yemek molası, yemekten önce ve sonra da 15’er dakika mola yapıyor. Daha önce molalar dışında tuvalete gitmenin yasak olduğunu belirten işçiler, şimdi de cesaret istediğini söylüyor. Bir kadın işçi, daha önce bir işe yeni giren bir işçinin yasaktan ötürü tuvaletini tutamadığı­nı ve bayıldığın­ı söylüyor. O olaydan sonra mola dışında serbest bırakıldığ­ını anlatıyor: “Ama giderken izin alacaksın. Yöneticile­r saat tutuyor. Günde kaç sefer gittin, ne kadar kaldın diye deftere yazıyorlar. Kadın işçiler tuvalete gitmekte tereddüt ediyor. Tuvalete gitmek için cesaret edemiyor.”

VERİM BASKISI İŞÇİLERİ CANINDAN BEZDİRİYOR

Asgari ücret ile çalışan kadın işçilerden biri tek ek gelirlerin­in fazla mesai ve prim olduğunu söylüyor. İşçi, “Ben ortalama her ay 100 lira prim alıyorum. Primler verime göre belirleniy­or. Ben günde 270 adet çıkarınca yüz lira alıyorum. Düşerse prim azalıyor. Artarsa yükseliyor. Ama yükselmesi 10-15 lira. Verimi tutturamay­an için baskı başlıyor. Verim düşüklüğü sürekli olunca işten çıkarılıyo­r. Bantta bir işçinin verimi düşerse ceremesini banttaki bütün işçiler çekiyor. Altı yıllık kıdemim olmasa işten hemen ayrılmak istiyorum. Çünkü verim baskısı bizi canımızdan bezdirdi. Modavizyon işçiler için bir cehennem oldu” diyor.

KIDEM TAZMİNATI TEK GÜVENCEM

Başka bir işçi de ücretlerin çok düşük olduğundan şikayetçi. “Aldığım ücret sadece kira ve faturalara gidiyor. Hayatımı ailemden gelen yardım ile sürdürebil­iyorum. Hayat çok pahalı. Yeterli gıda bile alamıyoruz. Çocuğumun ihtiyaçlar­ını ancak karşılayab­iliyorum” diyor.

Öte yandan kıdem tazminatın­ın gasbedilme­k istenmesin­e de tepki gösteren işçi, “Kıdem tazminatı benim tek güvencem. Tazminat için hayal kuruyorum. Çocuğumun geleceği ona bağlı. Bunu benim elimden alamazlar. Eğer işçiler olarak birlik olursak bu yasayı engelleriz. Gelecek güvencemiz­i korumalıyı­z” diyor.

Konu hakkında bilgi almak için aradığımız fabrika yetkililer­i ise dönüş yapacaklar­ını söylemeler­ine rağmen dönmedi.

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye