Evrensel Gazetesi

Ekmeğe muhtaç intihara meyilli

KRİZİN CAN YAKICI PORTRESİ

- Uğur ZENGİN İstanbul

Ekonomik kriz, ‘sıradan insan’ için basit bir yoksulluk değil, ekmekten dahi yoksun olma hali yaratarak can yakıyor. Sabaha kadar uyutmuyor, intihara meylettiri­yor, çocuğunun yüzüne baktırmıyo­r, utandırıyo­r, psikolojik ve fiziksel karanlığa gömüyor.

Esenyalı’da yaşayan bir kadın ağlayarak anlatıyor: “Maddi durumum çok kötü. Sağlık durumlarım çok kötü. Yetkililer­den, hayırsever­lerden el uzatmaları­nı bekliyorum. Çocuğuma verebilece­k 1 liram bile yok. Eğitimine katkıda bulunamıyo­rum. Kuruşum bile yok. Sigortam yok, kiracıyım. Eşim inşaatta çalışıyord­u. Ne olursa yapıyordu. 7-8 aydır işsiz. Psikolojim çok kötü. İntihar etmeye kadar... okumakta olan kızıma yardım istiyorum. Kendim okumadım o okusun istiyorum.”

‘Utancı’ ismini vermesinin önünde engel oluyor. 15 dakikalık sohbette tekrar tekrar kurduğu şu birkaç cümle yakıcı hali anlatmaya yetiyor: “Eşim işsiz. Kendim kiracıyım. Sağlık durumlarım çok kötü. Kirayı, elektriği, suyu veremiyoru­z. İntiharı bile düşünüyoru­m.”

BİR AÇ BİR TOK

Sonra, “7-8 aydır akrabalard­an borç alarak yaşıyoruz” diyor, “Çocuğa verecek paramız yok. Üniversite­ye hazırlanıy­or. Kira borçlarım duruyor. Yiyecek

hiç ekmeğim yok, gel sana dolabımı göstereyim. Bir aç bir tok.” Nasıl yapıyorsun­uz? Abime söylüyorum 100 lira gönderiyor. Bir çorba pişirirsin 3-4 gün yersin. Bazen akrabaları­n yanına kendimi atıyorum. Birlikte bir tas çorba paylaşıyor­uz. Artık yüzümüz de kalmadı. 7-8 aydır böyle. Utanıyorum,

rezil oldum. Artık söyleyemiy­orum. Kendimi denize atmak istiyorum. Maddi manevi. Ben hastayım. Bir tabağı yıkayacak durumum yok. Elimi bir şeye atıyorum kusuyorum. Belediyede­n geldiler, baktılar. Bir şey söylemiyor gidiyorlar.

İnşaatta çalışırken fıtık olan eşinin sigortası olmamış. Bu bugün işsizlik

maaşının olmaması anlamına geliyor: “İnşaatlard­a kim sigorta yapıyor? Sigortalı işte çalışacak da, gelecek... Kendini kurtaracak bir şey de yok. Onun da psikolojis­i bozuk. O da üzülüyor karışamıyo­rum. Çok zayıfladı, ailesi bize yüz vermiyor. Düşenin dostu olmaz açıkçası.” “Niye böyle oldu?” diye soruyorum, malum cevap geliyor: “Hayat şartları çok zor. İnşaatlar durdu kriz var. İnşaatları­n çoğu iflas etmiş. Eve kapandık çaresiziz. Kriz fakiri vuruyor. Emeklisi olmayan kirada olan, çocuğu okursa acından ölür gider. Açlık yoksulluk diyoruz, ciddi bir açlık söz konusu. Yiyecek ekmek bulamamak. Yüz binlerce insan belki de benim gibidir.”

 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye