Biat eden bir nesil olmayacağız
Hacettepe ve Ankara Üniversitesi’nde konuştuğumuz öğrenciler, ODTÜ’DE gerçekleşen boykotun öğrenci hareketi için önemli bir deneyim olduğunu belirterek, iktidarın eden bir nesil yetiştirme çabasına karşı mücadele vurgusu yaptı
Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri ile ODTÜ’DE yaşanan boykot üzerine fikirlerini, yorumlarını konuştuk. Sohbetimizde “ODTÜ’DE öğrencilere yönelik uygulanan şiddet ve baskı ortamını nasıl değerlendiriyorsun?” diye sorduğumuzda İşletme Bölümü'nden bir öğrenci “Üniversiteler, öğrencilere aittir, hiçbir güç ve hiçbir atanmış üniversite yöneticisi bu gerçeği değiştiremez. Üniversitelerin varlığı öğrencilerin varlığına bağlıdır, buna karşılık da üniversiteler şirket değildir. Bağımsızlığın ve özgür düşüncenin filizlendiği, her kesimden bireylerin özgürce fikir bildireceği özerk kurumlar olmalıdır. Her türlü baskının ve engellemenin karşısındayız” diyerek cevap verdi. Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi'nden bir öğrenci de hükümetin ve onların maşası olan üniversite yönetimlerinin, öğrencilerin en doğal yaşam alanı olan kampüslere keyfi olarak kolluk kuvvetlerini sokmasının hiçbir meşru zemini olmadığını söyledi. Bu keyfi uygulamaların açıkça akademiye hakaret olduğunu belirten öğrenci, ODTÜ’DE yaşanan şiddet ortamının 7 Şubat 2017 tarihinde Siyasal’a karşı gerçekleştirilen saldırıyla benzer olduğunu ifade etti.
‘ODTÜ GERİCİLİĞE TESLİM OLMADI’
Uluslararası İlişkiler bölümünde okuyan bir öğrencisi ODTÜ’DE yaşanan süreci “Bütün ülkeyi etkisi altına almış olan gerici kuşatma; atanmış Rektör Verşan Kök eliyle ODTÜ’DE bir kere daha, geçersiz kararlarla birlikte polis şiddeti ve Rektörlük baskısı ile engellenmeye çalışılan ODTÜ Onur Yürüyüşü’nde kendini gösterdi. Ancak unuttukları bir şey var ki talepleri ile mücadele alanlarında birleşen ODTÜ, gericiliğe teslim olmamıştır” dedi. Çalışma Ekonomi ve Endüstri İlişkileri Bölümü’nden bir öğrenci ise baskılara, haksızlıklara ses çıkaran üniversitelerin susturulmak istendiğini belirterek, “Biat eden bir nesil yetiştirilmeye çalışılıyor. Birbirimize sahip çıkmamız lazım. ODTÜ’DE yaşanan bu boykot tüm üniversiteliler için çok önemli” dedi.
HAK İHLALLERİNE KARŞI DURMAK GEREKİYOR
Hacettepe Üniversitesi’nde konuştuğumuz öğrenciler de ODTÜ’DE gerçekleşen mücadelenin yanında olduklarını söyledi. Felsefe Bölümü'nden 2. Sınıf öğrencisi Didem Arzu da üniversitelerin egemenliğinin günden güne öğrencilerden alındığını, söz hakkının tüketildiğini ve rektörlük onaylı toplulukların bile saldırılara uğradığını dile getirdi. ODTÜ ve üniversitelere yönelik saldırılara karşı tepkilerin politik bir tutum sergilemekten çok bir hak müdafaası olarak görmek gerektiğini düşünen Arzu, bu hak ihlallerinin karşısında durmak gerektiğini söyledi. Sosyal Hizmet Bölümü'nden bir 3. sınıf öğrencisi de “Türkiye; otoriter, baskıcı ve farklı çıkan her sesin hukuksuzca susturulmaya çalışıldığı zor bir dönem geçiriyor. ODTÜ’DE yaşanan bu olaylar ise bu zorlu dönemin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Bu anti-demokratik ve hukuksuz uygulamalara Odtü’lüler demokratik bir yolla tepkilerini göstererek taleplerini dile getirdiler. ODTÜ, her türlü dayatmaya, baskıya ve hukuksuzluğa rağmen; özgürlük, demokrasi ve eşitlik ışığının parlamaya devam edeceği bir merkez olmuştur ve olacaktır” dedi. Aile ve Tüketici Bilimler Bölümü'nden bir öğrenci de “Herkes kendine yakışanı yaptı. Biri kendi koltuğunun ağırlığı altında kalmamak için polis soktu. Diğeri hak ve hürriyetleri için savaştı. Bu konu da kim haklıya gelecek olursak, öğrencilerden yanayım” ifadelerini kullandı.