TARIM İŞÇİSİNİN KOŞULLARI AĞIRLAŞTI
TARIMSAL üretimin kahramanı tarım işçileri açısından durum geçtiğimiz yıllara göre daha da ağırlaşmış durumda. Geçtiğimiz yıl günlük 55 lira ücret alan tarım işçileri bu yıl 60 lira ücret alıyor. Suriyeli mülteci 23 yaşındaki Osman Sinaf, aldıkları ücret için “Neye yetecek? Bir elektrik, su parası etmez. 3 yaşında çocuğum var, sütü, bezi, ücret hiçbir şeyi kurtarmaz. 5 lira zam bir simit etmez. Kira parasını bile borç aldım. 600 kira 100’er lira fatura, bir şey yemezsen bin lira gider. Kalan yok zaten” dedi.
Sinaf, “50 kilo torba kaldırıyoruz. 5’te geliyoruz akşama kadar. Sigortamız olsun. Ücretimiz artsın. Aldığımız yevmiyeye 4 kilo soğan patates alamıyoruz. Hastaneye gidersen ilaç ödemesi oluyor. Yevmiye 100 lira olsun. 3 bin lira da yetmez ama borç almayız en azından” dedi. Suriye’de lisede okurken savaş nedeniyle Türkiye’ye gelen Sinaf burada tarım işçiliğine başlamış. Evlenmiş, bir çocuğu var. Okul ile ilgili “Maaş yetmeden hiçbir yere gidemem” diyen şöyle devam ediyor: “Eve ayda iki gün gidiyorum. Eşim çocuğum, kardeşimi göremiyorum. Yevmiyem neredeyse ben oraya giderim.”
Elcilik yapan Yakup Kargal, burada 2 liraya çıkardıkları patatesin İstanbul’da 6 liraya satılmasını anlamadığını söylüyor. Ne işinin, ne çiftçinin kazandığını, ne de halkın ucuza patates yediğini ifade ediyor. Patatesi toplayan, çuvallayan, yükleyen işçinin kazanamadığını söyleyen Kargal, “İşçiye faydası yok. İsterse markette 10 lira olsun işçiye faydası olmaz. Tarladan 4 liradan gitse, 3 lira tarlaya verilse, 1 lira kâr kalsa ücret de artabilir ama böyle halk da faydalanmıyor, işçi de faydalanmıyor” dedi. Ücretlerin düşük olmasının bir başka sebebine ilişkin ise şunu söylüyor: “İşçi sayısı az olsa mecburen 100, 150 liraya da çalıştırabilir.”