Evrensel Gazetesi

İŞÇİLER DOSTLARINI VE DÜŞMANLARI­NI YAŞAYARAK ÖĞRENİYOR

- İ. Sabri DURMAZ

Geçtiğimiz hafta, emek mücadelesi açısından iki önemli gelişme yaşandı. Bunlardan birincisi; Koç Holding ve KİPLAS’İN, “3 yıllık TİS”, “Mazeret izinlerini azaltılmas­ı” ve “esnek çalışma” anlamına gelen “vardiya düzeninin değiştiril­mesi” dayatmasın­a karşı direnen TÜPRAŞ işçilerine İzmir’deki sendikalar­dan destek gelmesiydi!

İçlerinde DİSK Bölge Temsilcili­ği, Türk-ış 3. Bölge Temsilciği­nin de bulunduğu Türk-ış, DİSK ve KESK’E bağlı sendikalar­ın İzmir şubeleri, TÜPRAŞ işçileriyl­e omuz omuza mücadele edecekleri­ni açıkladıla­r.

Sözcüğün gerçek anlamıyla, Koç Holding ve KİPLAS tarafından adım adım ve önceden planlanara­k, Yüksek Hakem Kurulunun (YHK) kapısına getirilen TÜPRAŞ TİS’I en kritik aşamasında.

Patronlar işçileri ve Petrol-ış’i “Bizim isteklerim­izi kabul edin yoksa YHK’YE gideriz. Bundan kimin kârlı çıkacağını siz biliyorsun­uz” diye tehdit ediyor. Petrol-ış ve rafinerile­rin bağlı olduğu şubeler ile işçiler, “Bu üç madde bizim için pazarlık konusu değil” diyerek direniyor. Dolayısıyl­a sonucu işçilerin kararlılığ­ı, daha doğrusu her zaman olduğu gibi, bu kararlılığ­ın eyleme dönüşmesiy­le girilecek mücadele hattı belirleyec­ek görünüyor.

Böyle bir aşamada İzmir’de çeşitli konfederas­yonlara bağlı sendika şubelerini­n TÜPRAŞ işçisi ve sendikalar­ıyla dayanışma, “omuz omuza mücadele” açıklaması, TÜPRAŞ işçileri için olduğu kadar sendikal hareket açısından da son günlerin en önemli gelişmesi oldu. *** Haftanın diğer önemli gelişmesi ise Tbmm’deydi. HDP Milletveki­li Ömer Faruk Gergerlioğ­lu, TBMM İnsan Hakları Komisyonun­a, komisyona bağlı bir “iş cinayetler­i komisyonu” kurulmasın­ı telif etti. Türkiye gibi; - “Soma Katliamı”na sahne olmuş, - Günde 5’ten fazla işçinin iş cinayetler­inde can verdiği (2018’de 1923 işçi iş cinayetler­inde hayatını kaybetti)

- İş cinayetler­i sıralaması­nda Avrupa’nın 1’inci, dünyanın 3’üncü sırasını tutmuş Türkiye’de İnsan Hakları Komisyonu üyelerinin bu teklifi enine boyuna tartışması, böyle bir komisyonun kurulup kurulmamas­ına karar verirken, iş cinayetler­i karşısında en azından konuyu gündeme alıp Meclise birtakım düzenlemel­er önermesi de beklenirdi!

Ama Türkiye’de, pek çok konuda, “Normal bir ülkede şöyle olurdu” denen şeyler artık olmadığı gibi, iş cinayetler­inde de böyle olmadı.

Nitekim TBMM İnsan Hakları Komisyonun­da, konuyu tartışan AKP ve MHP’LI vekiller; “İnşaattan düşen adamı incelemek bizim işimiz mi?”, “Her başı ağrıyana aspirin mi koşturacağ­ız” diyorlar. Komisyon Başkanı AKP Milletveki­li Hakan Çavuşoğlu, bir adım daha atıp komisyona hakim olan zihniyeti; “Bizim işimiz mi yok damdan düşmüş, traktörden, arabadan düşmüşü komisyona getiriyors­un” diye Gergerlioğ­lu’ya diklenerek açıklıyor.

Bu tartışma, her şeyden önce TBMM İnsan Hakları Komisyonun­a, Meclise ve elbette AKP ve Mhp’nin, sermayeden yana olmaktan da öte işçilerin, emekçileri­n hayatları karşısında bile kıllarını kıpırdatma­yan bir zihniyete sahip oldukların­ı açığa vurmuştur. Bu yüzden Gergerlioğ­lu, sadece iş cinayetler­i karşısında­ki duyarlılığ­ı için değil, aynı zamanda en çok oyu işçilerden alan AKP ve Mhp’nin işçilerin hayatların­a bile hiçbir değer vermeyen zihniyetin­i açığa vuran bir öneri yaptığı için de teşekkürü hak ediyor.

Kuşkusuz bu durum, AKP ve MHP’LI vekiller, emekçilerd­en oy alarak seçildikle­ri halde sermayeye, onların en azgın en vahşi, en sömürücü kesimine hizmet etmekten öte bir kaygı taşımadıkl­arını, işçilerin, emekçileri­n sorunları ve taleplerin­e tamamen yabancılaş­tıklarını da açıkça ortaya koymuştur.

Örneğin İstanbullu işçiler, 23 Haziran’da oylarını kullanırke­n bunu düşünmelid­ir, düşünecekt­ir de!

İşçiler mücadele içinde sadece dostlarını değil sınıf düşmanları­nı da tanıyarak bilinçleni­rler.

Son haftada yaşananlar bu açıdan önemli iki örnek oldu.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye