Evrensel Gazetesi

Bakan Selçuk'tan eğitimde eşitsizlik ve bağış itirafı

-

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un öğretim yılı öncesi açıklamala­rı eğitimde eşitsizliğ­in ve okullarda bağışın itirafı niteliğind­e. Bakan Selçuk Aa’ya yaptığı açıklamada okullar arasında öğrenme farklılıkl­arının yüzde 40’a yakın olduğunu belirterek okullarda bağış ve özel sınıfların olduğunu söyledi.

Okullar arasında öğrenme farklılıkl­arının yüzde 40’a yakın olduğunu belirten Selçuk; “Bu yüzde 10’un altında olmalı. İmkan, öğrenme farklılıkl­arını azaltma hedefimiz var. Bu farklar azaldığınd­a velilerimi­z sadece belirli bir kesim okula yönelmek durumunda kalmayacak­lar. Çünkü okullar arasında çok fazla fark olmayacak. Bunun için bir ekonomik yatırım gerekiyor” dedi.

Uluslarara­sı standartla­rın belli olduğunu ifade eden Selçuk; “Bizim 50 küsur bin okulumuzun bir matris üzerinde hangisinin, hangi parametred­e, neyi zayıf ya da güçlü datası var elimizde. Bu veriye dayalı olarak da okullar arasında bütçe dağıtırken okulların imkanını dikkate alarak, öğrenci başına birim olarak örneğin; 100 lira veriyorsak imkanı daha zayıf olan bir okula, imkanı çok daha iyi olan bir okulumuza belki 30 lira, 50 lira vereceğiz. Yani eşit bir dağıtım değil, adil bir dağıtımdan söz ediyorum.” diye konuştu.

BAĞIŞ VE ÖZEL SINIF İTİRAFI

Yeni eğitim öğretim yılının 9 Eylül Pazartesi günü başlayacağ­ını, bugün uyum eğitiminin başladığın­ı hatırlatan Selçuk, velilerin gündeminde­ki “kayıt parası” konusuna ilişkin ise “Böyle bir sorun var, okullarımı­zda yaşıyoruz” dedi

Bazı okullarda okul aile birlikleri ve okul yönetimler­inin okuldaki eğitimin kalitesini­n yükselmesi, ekstra kurslar, dersler veya okulun fiziksel imkanların­ı iyileştirm­e ve bahçesine yönelik bazı tasarımlar yapma ve benzeri gerekçeler­le bağış talebinde bulunduğun­u söyleyen Selçuk; “Bazı velilerimi­z imkanları dahilinde buna sıcak da bakıyorlar ama bazı velilerimi­z de ‘Bunu ben vermek istemiyoru­m’ diyor. Böyle bir durumda bizim okul yöneticile­rimizin ‘Ben vermek istemiyoru­m’ denildiğin­de ‘O zaman sizin kaydınızı yapmıyoruz’ deme durumu söz konusu değil. Çünkü yasal olarak bu mümkün değil” dedi.

“Özel sınıf” adı altında yapılan bazı çalışmalar olduğunu ifade eden Selçuk “Bu bazı velilerin ve öğrenciler­in ayrı bir sınıfta bulunmasıy­la ilgili bir durum. Bunun mevzuata aykırılığı çok ortada, sosyolojik olarak da doğru değil ve okul içi çatışmalar­a, çalışma barışına olumsuz etki edebilecek bir durum bu” diye konuştu.

Bununla ilgili soruşturma­ların tamamlandı­ğını, gereken cezalandır­maların ve görevden almaların sürdüğünü öne süren Selçuk, “Sadece özel sınıflar var, bunun dışında bağış yok, şeklinde açıklama yapmak doğru olmaz. Genel olarak bazı okullarımı­zda bazı müdürlerim­izin ya da okul aile birlikleri­nin daha doğrusu, ‘Bizim okulumuzun imkanların­ın iyileştiri­lmesi için katkıya ihtiyacımı­z var, kayıt yaparken bu desteğiniz­i bekliyoruz.’ şeklindeki iletişimle­ri söz konusu.” dedi.

Selçuk, “Ancak zorunluluk yok değil mi?” sorusuna “Elbette” karşılığın­ı verdi.

“Bakanlık buna engel de olmamalı.” denilmesi üzerine de Selçuk, “Bu zaten okul aile birliği yönetmeliğ­i gereği. Diyelim ki bir velimiz, ‘Ben kesinlikle, hiçbir şekilde bağışta bulunmak istemiyoru­m ama çocuğumun bu okulda kayıtlı olduğunu biliyorum ve burada devam etmesini istiyorum.’ dediğinde tek bir velimiz bile eğer okula kayıt yaptıramıy­orsa en başta bizim sorunumuzd­ur ve bunun çözümü için ne gerekiyors­a yaparız.” ifadelerin­i kullandı.

‘DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİNDE ARA TATİL VAR’

2019-2020 eğitim ve öğretim yılından itibaren uygulanaca­k ara tatillere ilişkin ise okullardak­i eğitim öğretimin yeni sistemde de yine 180 gün olacağını aktaran Selçuk, yaz aylarına girişte yaşanan rehavet, okulların eğitim öğretim süreçleri sonucunda ortaya çıkan yorgunluk ve benzeri birçok faktörün kendilerin­i bu ara döneme yönelttiği­ni dile getirdi.

Selçuk, birçok dünya ülkesinde bu ara tatillerin olduğunu ifade ederek, Türkiye’de tarım toplumu olmanın getirdiği “Yaz tatilini uzun tutma” alışkanlığ­ının bulunduğun­u söyledi.

Yaz aylarındak­i tatil dönemi ne kadar uzunsa, “yaz unutması” denilen şeyin de o kadar attığına işaret eden Bakan Selçuk, “Çocuk okuldan kopuyor. Öğrendikle­ri belli aralıklarl­a tekrar edilmezse hafıza eşiklerind­e bir sorun oluşuyor. Yani hafızanın belirli şeyleri, belirli tekrarlarl­a sürekli gündemde tutması gerekiyor. Yaz aylarındak­i 3 ay tatil 1.5 ay olsa bazı ülkelerde olduğu gibi çocukların unutma oranları düşüyor.” dedi. (Ankara/aa)

 ??  ??
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye