Cumartesi anneleri Kenan Bilgin’in akıbetini sordu

Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 754’inci haftasında 12 Eylül 1994’te gözaltında kaybedilen Kenan Bilgin’in akıbetini sorarak adalet taleplerini yineledi. İHD İstanbul Şubesi önünde polis ablukası altında yapılan eyleme CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, HDP Milletvekili Ahmet Şık ile Musa Piroğlu Bilgin’in avukatlarından Kamil Tekin Sürek, kayıp yakınları ve çok sayıda yurttaş katıldı.

Yapılan konuşmalarda CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen ceza kınanırken, Diyarbakır’da Hdp'nin önünde oturanlara yapılan çağrıda “Oturacağınız yer burası”denildi.

Açıklamada konuşan Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun, Kenan Bilgin’in gözaltında kaybedilişini şu sözlerle aktardı: “35 yaşındaki Kenan Bilgin, 12 Eylül 1994 tarihinde Ankara Dikmen’deki bir otobüs durağından gözaltına alınarak Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ne götürüldü. Aynı operasyon kapsamında gözaltına alınan 10 kişi ile birlikte burada işkenceyle sorgulandı. Gözaltı sonrasında bu kişiler mahkemeye çıkarıldığında aralarında Kenan Bilgin yoktu.”

TANIKLAR BİLGİN’İ GÖRDÜKLERİNİ AÇIKLADI

Tanıkların Kenan Bilgin’i Ankara Terörle Mücadele Şubesi’nde gördüklerini söylediğini aktaran Tosun, “Aynı dönem Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde gözaltında tutulan avukat Murat Demir de Kenan Bilgin’i emniyette gördüğünü kamuoyuna açıkladı. Kenan’ı bulmak, faillere ulaşmak için girişimlerde bulunan Ankara Cumhuriyet Savcısı Selahattin Kemaloğlu’nun görevini yapması engellendi ve Ankara’dan sürüldü. Dosyayı devralan savcı Özden Tönük, Kenan Bilgin’e işkence yapan polisleri teşhis edebileceklerini söyleyen tanıkların ifadelerinin, ‘polisi ve devleti küçük düşürmeye yönelik gerçek dışı iddialar olduğunu’ içeren 3 sayfalık bir rapor yazarak dosyayı kapattı” diye konuştu. İç hukukta sonuç alınamayınca davanın AİHM’E taşındığını söyleyen Tosun, AİHM’IN Bilgin dosyasında Türkiye’yi oybirliği ile mahkûm ettiğini vurguladı

‘İNSANLARIMIZ BİLİNÇLİ YOK EDİLDİ’

Kenan Bilgin’in ağabeyi İrfan Bilgin, Kenan’ın kaç gün nerede tutulduğu, kimler tarafından işkence yapıldığı ve ne zaman katledildiğinin dosyada açık ve net olduğunu belirtti. Ulaştıkları her bilgiyi mahkemeye sunduklarını belirten ağabey Bilgin “Bu kadar iki yüzlü, yalancı, adaletin olmadığı bir ülkede yaşıyoruz ne yazık ki. Kenan Bilgin ve diğer kayıplar sıradan insanlar değildir. İçişleri Bakanının dediği gibi ‘Sultanahmet Meydanı’nda gezerken kaybolmadılar.’ Aslında bakan doğru bir şey söyledi. Evet bu insanlar boş insanlar değildi. Bunlar belli işlerle uğraşan insanlardı. Sizler bu insanları bilinçli bir şekilde yok ettiniz” şeklinde konuştu.

‘KENAN ŞAHSINDA TÜM KAYIPLARIN TANIĞIYIM BEN’

Eylemde Kenan Bilgin’le birlikte Ankara Emniyeti Terörle Mücadele Merkezi’nde gözaltında olan 11 tanıktan Cavit Nacitarhan’ın gönderdiği mektup okundu. Nacitarhan mektubunda şu ifadelere yer verdi: “40 yılı aşkındır maruz kaldığım ve karşılaştığım tüm adaletsizliklerin, 25 yıldır Kenan Bilgin’in tanığıyım. 25 yıl önce Ankara emniyetinde ve sırasıyla savcılıkta, yargılandığım mahkemede ve sesimin ulaştığı her yerde avazım çıktığı kadar bağırdım ben tanığım. Bütün yargı kurumları ve ilgili makamlar görmezden, duymazdan geldiler, gelmeye de devam ediyorlar. Ben tanığım, sıradan basit bir olayın değil bir insanın, kaybedilen bir canın tanığıyım. Ben tanığım, birlikte gözaltına alınıp Ankara emniyetine götürüldüğümüzün ve sonrasının tanığıyım. Kenan Bilgin şahsında tüm kayıpların tanığıyım ben.” (İSTANBUL/EVRENSEL)