EMEK BAYRAMINA GİDİLEN KOŞULLAR
YENİ yayımlanan bir Gallup anketine göre “sendikaya olumlu bakma” oranı 50 yılın en yükseği olan yüzde 64’e ulaştı. Ekonomik Politika Enstitüsünün (EPI) bir raporuna göre işçilerin sendikalaşma oranı yüzde 11.7. Çalışma İstatistikleri Bürosuna (BLS) göre bu oran geçen yıl yüzde 11’in altındaydı. Amerikan Emek Federasyonu ve Endüstriyel Örgütler Kongresi (AFL-CIO) Sekreteri Liz Shuler, “2018 yılında, yarım milyon insan grevde yürüdü… İşçiler risk almaya hazır oldukları için bundan cesaretlendik. Ekonomide gördüklerini görmekten ve güçsüz hissetmekten bıktılar” dedi. Ayrıca
Emek hareketinin toparlanması, 2020 başkanlık seçimlerine yönelik siyasi yarışta da bir konu haline geldi. Trump, paylaştığı bir yazıda Demokratlar tarafından yapılan NAFTA anlaşmasının korkunç bir anlaşma olduğunu söyledi. Sendikaların bu yüzden kaybettiğini, başkanlığı döneminde en düşük işsizlik oranı ve en çok iş olanağının yaratılmasından dolayı 2020’de işçilerin kendisine oy vereceğini savundu.
Öte yandan geçtiğimiz 24 Ağustos’ta AT&T telekomünikasyon işçilerinin Miami’deki grevi, Kentucky’deki maden emekçilerinin kapatılan madenlerinin arkasından aldıkları tren yolu kesme kararı, günden güne işçinin hayatının önemsiz olduğu boyutunun ortaya çıktığı iş cinayetleri, General Motors otomotiv işçilerinin kapatılan fabrikalarının ardından sendikaları Uaw’dan grev kararı beklentileri, ancak UAW önderliğinin FBI tarafından yolsuzluk operasyonuna uğraması, geçtiğimiz yıl ulaştırma güvenlik dairesi emekçilerinin grev kararının federal hükümetin çalışmaları durdurma kararını sonlandırması, Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulunun işçilerin çalıştığı yerin mülkiyeti çalıştıkları patrona ait değilse örgütlenemezler kararı, yıl boyunca farklı farklı işçi kesimlerinin birbirlerine gösterdikleri dayanışma, vekil Alexandria Ocasio-cortez’in aşağılamalara rağmen bir garson olmakla gurur duyduğunu belirtmesi ABD işçi sınıfını siyaset sahnesinde yakın bir zamanda açıkça yer alacağının ibareleri olarak karşımıza çıktı.