‘Taşkışla hâlâ onun sesiyle inliyordur’
12 EYLÜL darbesi sonrasında gözaltına alınıp işkencede katledilen, katledildiği dönemde Yurtsever Devrimci Gençlik Derneği’nde (YDGD) genel sekreter olan Ekrem Ekşi, yoldaşları tarafından Karacaahmet mezarlığındaki mezarı başında anıldı. Anmaya Emek Partisi Kadıköy İlçe örgütü ile Sosyal Araştırmalar Vakfı da katıldı. Anmada konuşan Ekrem Ekşi’nin İstanbul Teknik Üniversitesi’nden arkadaşı Tulga Kumbasar, Ekrem Ekşi’nin tam 39 yıl önce, 12 Eylül sabahı evinden göz altına alındığını hatırlattı ve “14 Ekim günü cansız bedenini teslim ettiler. Mimarlık Fakültesinden mezuniyetine 1 ders kala ve henüz 1 aylık evliyken işkence ederek öldürdüler” dedi. Ekşi’nin bir kitle önderi olduğuna dikkat çeken Kumbasar, “1976 yılında Mimarlık Fakültesi öğrenci temsilcisi seçildi. Gözaltına alındığında YDGD gençlik sekreteriydi. Bu nedenle onu ilk yok edilecekler listesinde en ön sıraya koydular” diye konuştu.
SON NEFESİNDE ‘BEN KAZANDIM’ DEDİ
Ekrem Ekşi’nin son nefesini verirken “Ben kazandım. Onlara hiçbir şey söylemedim” dediğini hatırlatan Kumbasar, “Biz dövüşmeyi de dövüşürken gülmeyi de ondan öğrendik” dedi.
Emek Gençliği İstanbul İl Gençlik yöneticisi Cumali Kaya ise Ekrem Ekşi’nin canı pahasına verdiği mücadelenin bugün kendi mücadeleleri olduğuna dikkat çekti. İtü’den arkadaşı Ünal Arikoç da Ekrem Ekşi için şunları söyledi: “Gür sesiyle ne zaman konuşacağını, gür sesiyle ne zaman susulacağını bilen bir insandı Ekrem. Hâlâ Taşkışla onun sesiyle inliyordur” Yazar ve tiyatrocu Fahri Bozbaş ise Ekrem Ekşi’nin mezarı başında Pablo Neruda’nın Buğdayın Türküsü şiirini seslendirdi. (İSTANBUL/EVRENSEL)