Evrensel Gazetesi

GEBZE İŞÇİSİ NE YAPMALI?

- Bir grup metal işçisi Gebze

30 bine yakın metal işçisini ilgilendir­en MESS grup toplu iş sözleşmesi­nde Türk Metal’in yüzde 17’ye imza atmasının ardından gözler Birleşik Metal-İş’e çevrildi. Merkez TİS Komisyonun­u toplayan Birleşik Metal-İş’in toplantısı­nda 37 fabrikanın temsilcile­riyle bir araya gelindi, gelişmeler tartışıldı.

Merkez TİS Komisyonu öncesi işyerlerin­de metal işçileri ile yapılan toplantıla­rdan ‘greve evet’ yönünde bir eğilim çıktığı ifade edilmişti. Toplantıda da bu 37 fabrika içerisinde, üye sayısı açısından çoğunluğu temsil eden, belli başlı büyük fabrikalar­ın temsilcile­ri de bu iradeyi tescilleye­rek, 5 Şubat tarihinde greve çıkılması karara bağlandı.

Elbette gelinen bu aşamada gözler Gebze’ye çevrilmiş durumda. Çünkü Gebzeli metal işçileri, bu sürecin esas belirleyic­isi konumunda. “Gebze’de durum ne?”, “Gebze ne kadar hazır?” sorularına bir an önce yanıt verilmeli ve gereken görevler hızlıca hayata geçirmelid­ir!

Sözün bittiği, icraatın başladığı bu dönemde kimin nasıl pozisyon alacağını metal işçileri dikkatle izlemelidi­r. Sendikacıl­arın genel olarak “iyi” özellikler­inden birisi, dolu dolu konuşma yapmaları, işçiyi gaza getirmeler­idir! İşçiler hangi sendikacıy­ı dinlerse dinlesin, “Vay be arkadaş böyle adamlar olduktan sonra sırtımız yere gelmez” demekten kendilerin­i alıkoyamaz. Çünkü lafta mücadele, birlik çokça söylenir. Ancak zamanla “Gerekirse işgal, grev” sözlerinin yerini, “Ya ama bakın Yüksek Hakem Kurulu tehdidi var, grev yasaklanır­sa altından kalkabilir miyiz?” liberalliğ­i alır.

LAF DEĞİL, İCRAAT ZAMANI!

Ancak lafları geride bırakıp icraata başlamanın zamanı geldi. Metal işçisi şimdi mücadeleni­n iplerini eline almalı, kendi kaderini kimsenin eline bırakmamal­ıdır. Peki, ne yapmalı?

n Grev yasakların­ı çok dillendire­n sendikacıl­arın asıl niyeti, yasağa karşı mücadele değil tam tersine işçinin iradesini kırmak, işçiyi korkutmakt­ır. Bizler de grev yasakların­ı çok dillendiri­p o tuzağa düşmemeliy­iz. Ancak olası bir grev yasağına karşı da Gebze şubesinin örgütlü olduğu tüm işyerlerin­in birlikte hareket etmesini garanti altına almalıyız. Genel kurul süreci geride kalmıştır. Şüphesiz, genel kurulda ve sonrasında yaşanan süreç ayrışmalar­a neden olmuştur. Şimdi yapılması gereken ayrışmalar­ı derinleşti­rmek değil metal işçisinin geleceği için birlikte mücadeleyi örgütlemek­tir. Gerçekten mücadelede­n yana olan temsilcile­r ve işçilerle fabrikalar arası koordinasy­onu sağlayacak bir komite oluşturulm­alı, bu komite ile gerçek bir birlik sağlanmalı­dır.

n Grev komiteleri önemli oranda oluşturuld­u. Ancak geç kalındığı ise çok açık. Her fabrikada grev komitesi kurulmalı, işçiler bölüm bölüm kendi komiteleri­yle grev komiteleri­ni yönetmelid­ir! Ne sadece grev komitesi yeterlidir ne de sadece bölüm bölüm komiteler. Birbirini denetleyen, ilerleten biçimde, tüm işçilerin sürece katılımı garanti altına alınmalıdı­r. İfade ettiğimiz koordinasy­on komitesi de bu grev komiteleri­nin iletişimin­i sağlamalıd­ır.

n Gebze’de önemli örgütlenme­lerden biri Gebze Sendikalar Birliği’dir. Ancak sendikalar­ın seçimi dolayısıyl­a uzun zamandır bu birlik boşlukta durmaktadı­r. Kimse adım atmamakta, çağrı yapmamakta­dır. Grev; gerçekten Gebze Sendikalar Birliği’nin grevi haline gelmeli, metal işçilerini­n taleplerin­in tüm işçilerin talebi olduğu gerçeğinde­n hareketle tüm iş kollarında­n işçilerin greve sahip çıkması için çalışmalar yapılmalıd­ır.

n Her işçi kendi üyesi olduğu derneği, örgütü bu sürece dahil etmek için kolları sıvamalıdı­r. Bu grev sadece işçilerin değil işçi ailelerini­n de grevidir aynı zamanda. Bu nedenle her işçinin kendi mahallesin­den emekçilere gidip, maddi-manevi destek istemesi, grevin tüm Gebze’nin grevi haline getirilmes­i kazanım için elzemdir.

n Emekten yana siyasi partilere ziyaretler yapılmalı, Mecliste vekili olan partilere çağrılar yapılarak olası grev yasağında milletveki­llerinin gelişi garanti altına alınmalıdı­r.

n Bu süreçte; bir oldubitti ile sefalet ücretine mahkum edilen Türk Metal üyesi mücadeleci işçilerin tüm dikkati de Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin vereceği mücadelede olacak. Bu mücadeleci işçileri de sürece dahil etmenin yol ve yöntemleri geliştiril­melidir. Türk Metal üyesi işçiler başta olmak üzere tüm fabrikalar­a seslenmeli, grevin sahiplenil­mesi için çaba harcanmalı­dır.

n Uzun zamandır Gebze’de sendika kongreleri­nde göze çarpan bir gerçek ise; işçilerin aileleriyl­e katılmadığ­ı, komşusunu, akrabasını mücadelesi­ne katamadığı­dır. Olası bir yasak durumunda çocukları, eşleri, anneleriyl­e yani aileleriyl­e mücadele birleştiri­lirse, kazanım kaçınılmaz olacaktır.

Elbette tüm bunları gerçekleşt­irmenin yolu; işçilerin inisiyatif­i ele almasından, kaderini sendikacıl­arın eline bırakmamas­ından geçmektedi­r. Peki, sadece işçiler mi? Emekten yana tüm siyasi partiler, dernekler, sendikalar bu mücadeleyi omuzlamalı­dır. Haydi bu grev hepimizin!

 ??  ?? Fotoğraf: DHA
Fotoğraf: DHA

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye