Kanal İstanbul bizim ihtiyacımız değil
BİRÇOK anket sonucunda halkın büyük bir çoğunluğunun istemediği, bilim insanlarının ‘felaket’ olur dediği, Kanal İstanbul projesinde bir tek hükümet ısrarlı. “İsterseniz de istemeseniz de yapacağız” diyen hükümetin ısrarını, proje kapsamında olan Küçükçekmece halkıyla konuştuk. Atatürk ve Mehmet Akif Mahallelerinde yaşan halk itirazlarını, deprem ve gün geçtikçe zorlaşan yaşam koşullarını ifade etti.
‘SİZİ KAFANIZIN ESTİĞİNİ YAPIN DİYE SEÇMEDİK’
Kanal İstanbul projesinde vatandaşın fikrinin alınmadığını belirten İlhan, “Madem doğru bir çalışma o zaman karşı çıkanları ikna edeceksin. Bu vatan sizin babanızın malı değil. Biz sizi kafanızın estiğini yapın diye seçmedik. Şu an yaptığımız tek şey üstü kapalı eleştirmek. Bizi öyle bir hale getirdiler ki düşündüklerimizi söylemeye korkuyoruz” dedi.
Çarpık kentleşmenin doğal afetlerde büyük can kayıplarına yol açtığını belirten Atakan “Kanal İstanbul projesinin yapımında ciddi boyutlarda paralar harcanacak bu parayı İstanbul da depreme dayanıklı olmayan binaların büyük bir kısmı dayanıklı hale getirilir” dedi. Kanal İstanbul projesini kimi insanların istediğini kimilerinin de istemediğini söyleyen dört çocuk annesi İşçi Emeklisi Kadriye ise “Benim düşüncem halkın ne dediğine ne istediğine bakmalarıdır. Deprem gibi doğal afetleri düşünerek mi yapılsın diye diretiyorlar. Bu da bir tartışma konusudur. Üstü kapatılmak istenen meseleler var. Savaş, ekonomik çıkmazlar ve asgari ücret gibi. Ben bunların etkisi ile de bu kadar çok tartışıldığını düşünüyorum. Benim ihtiyacım olan Kanal İstanbul değil. Deprem olduğunda sağ kalıp kalmayacağımız. Yarın çocuklarımın işsiz kalıp kalmayacağı. Çocuklarıma gelecek güzel bir yaşam verip veremeyeceğimiz konulardır” dedi.
‘YOL, KÖPRÜ YAPTILAR, BİZE NE FAYDASI VAR?’
Halkı kimsenin düşünmediğini söyleyen Derya Kanal’ı istemiyor. “Siz hangi sıkıntıları yaşıyorsunuz diyen yok. Bize gelince para yok. Kanal İstanbul’a harcayacakları parayla biz çalışanların maaşlarını iyileştirsinler” diyor. İki kişi çalıştıkları halde yine de yetişemediklerini söyleyen Dilek, bütün maaşın ev kredisi, çocukların ihtiyaçları, faturalara gittiğini dile getiriyor. Dilek, Kanal İstanbul’un halka bir faydasının olmayacağını aksine halktan kesecekleri vergileri Kanal’a aktaracaklarını düşünüyor. Kanal İstanbul’u Katarlılara satacaklarını söyleyen Dilek şunları sordu: “Yol yaptılar, köprüler yaptılar, bize ne faydası var. Bize fabrika mı yaptılar. İşsizliği mi azalttılar?”
‘KULAK TIKAYANLAR BEDELİNİ BİZE ÖDETECEK’
Hükümetin Kanal İstanbul konusunda bilim insanlarının söylediklerini hiçe saydığını belirten Celal, “Projeyi, Türkiye’nin alt yapısının kaldıramayacağını söyleyen bilim insanlarına kulaklarını kapatan hükümet deprem de olduğu gibi sonuçları bu bölgedeki insanlara ödetecektir. Ben bu bölgede yaşayan bir insan olarak Kanal’ı istemiyorum” dedi.
‘KANAL’A NİYE İTİRAZ EDİYORLAR ANLAMIYORUM’
Projenin istihdam yaratarak işsizliğe çare olacağını, kanaldan geçen gemilerin ülke ekonomisine fayda katacağı için kanalın yapılmasından yana olduğunu belirten Ramazan, “Neden itiraz ediyorlar ki anlamıyorum. Çoğu fuzuli gibi geliyor bana. Ağaçlar sökülecek diyorlar. Ağaçlar taşınabilir veya yenileri dikilebilir. Barajlar göller yok olacak diyorlar. Alternatif kaynak var” diyor. Hükümetin amacının inşaat sektörünü yeniden canlandırmak diyen Ömer’se, “Milyonlarca işsiz var. Yeni fabrikalar açsınlar. Yoksullara yardım etsinler. Ssk’nin karşılamadığı ilaçları karşılasınlar. Hastaneleri iyileştirsinler. İşyerlerinde çocuklarımız için kreşler açsınlar. Daha neler neler yapılabilir” dedi.
‘KUTUPLAŞTIRIYOR’
Kanal İstanbul projesiyle ekolojik dengenin bozulacağını ifade eden Tekstil İşçisi Ersin “Yer altı kaynaklarının belli bir bölümü yok olacak. Bu projenin halka ekonomik olarak hiçbir faydası yok. Kanal’ın yapılmasını isteyenler İstanbul’a getirisini somut olarak gösteremedikleri için durumu siyasallaştırıyorlar. Bu da halklar arasında bir kutuplaşmaya sebep oluyor diye düşünüyorum” dedi.