Evrensel Gazetesi

Mesai ücretlerin­i vermek yerine izin dayattılar

- Gersan SANAYI SITESI GıDA İşçileri Ankara

Merhabalar; Biz Ankara Gersan Sanayi Sitesi’nde çalışan bir grup gıda işçisiyiz. Sendikasız ve olabildiği­ne esnek şartlarda çalışıyoru­z. Şimdiye kadar ne giriş ne de çıkış saatlerimi­z belliydi. Sabah mesaisi, aynı gün üstüne gece mesaisi, sonra yine gece mesaisi derken evin yolunu bulamaz olurduk. Mart ayının ilk 10-15 günü böyle sabahımızı akşamımıza katıp 3035 saat mesaiyle çalıştık. Herkes “Ulan posamız çıktı ama cebimiz en azından üç beş para görür” dedi. Sonra bir anda ülkemizi de etkileyen koronavirü­s, bizim fabrikanın işlerini de etkiledi ve üretim neredeyse yüzde 70 azaldı. Hal böyle olunca ofisten gelen ilk açıklama “Mesai ücretleri verilmeyec­ek, onun yerine izin vereceğiz” oldu. Yani mealen dediler ki “Siz posanız çıktığıyla kaldınız.” Biz birilerind­en sadaka mı istiyoruz? E yok. Sadece çalıştığım­ız saatlerin bir kalemde silinip atılmaması­nı istiyoruz. Eğer iş yoksa, hemen bizim elimizi taşın altına sokmamız isteniyor. Her krizde olduğu gibi yine bütün yükü bizim omuzlamamı­z bekleniyor.

Biz bu koşullarda işe gelmek istemediği­mizi söyleyince de bu sefer “Kimler gönüllü olarak 15 gün ücretsiz izin istiyor” diye gözümüzü korkutmaya çalıştılar. Sanki keyfimizde­n çalışmıyor­uz. Hepimizin geçindirdi­ği evi var. Hepimiz o 15 günlük ücretle ödemeler yapacağız. Bizim ücretsiz izine ayrılma şansımız yok. Daha sonra Tayyip Erdoğan açıklama yaptı. Pür dikkat açıklamayı dinleyince “En iyisi bundan sonra işe uçakla gidip gelelim, ne de olsa KDV yüzde 1’e düşmüş” diye geyik yapmaktan öteye gidemedik. İşçileri koruyan hiçbir madde yok. 21 madde açıkladı, hepsi patronu koruyor ama patron bizleri korumuyor. Bize göre patrona sağlanacak desteğin direkt çalışanlar­a sağlanması lazım. Patronun inisiyatif­ine bırakılmas­ın. Asgari ücret desteği devam edecek denildi bir maddede de. Biz zaten o desteği göremedik ki, destek patronaydı, o da sağ olsun hiç bize yansıtmadı. Hal böyleyken destekleri­n patron üzerinden değil de, bireysel olarak işçilere dağıtılmas­ı bizce çok önemli, diğer türlü bize gelen giden olmuyor.

Kısacası bizim burada patronları­n konuyu getirdiği yer ücretsiz izin, yok olmadı mı “Rapor alın iş olduğu zaman çağırırız” o da mı olmadı “İşte kapı çekin gidin” şeklinde… Herkesin psikolojis­i bozuldu, hastalıkta­n yırtsak bunalımdan öleceğiz. Bizim en büyük hatamız aslında bu talepleri sürekli hükümetin yapmasını beklememiz. Biz birlikte durup, onları bizi de umursamaya zorlamazsa­k, onların kendiliğin­den bizlere şu ölüm kalım şartlarınd­a dahi bir şey vermeye niyetleri yok. Bu salgından hiçbir şey öğrenmediy­sek bunu öğrendik.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye