Sağlığımızla Rus ruleti oynanıyor
BOSCH işçileri olarak sesleniyoruz. Fabrikalar salgının yayılmasının ana merkezleri durumunda. Fabrikaları açık tutanlar bu salgının iyice yayılmasından sorumlu bence.
Fabrikada beyaz yakalı çalışan memurlar yok. Hepsi evinde. En az yüzde 80’i yok. Ofislerine çay servisi kaldırıldı. Bize ise; kazanda çay veriliyor. Çay ocağına, Atalian adlı taşeron firma bünyesinde çalışan emekli olmuş 45-60 arasında insanlar bakıyor. Tuvalet, çay ocağı ve fabrikanın tüm temizliğini bu garibanlar yapıyor. Hepsinin ölüm tehlikesi var. Montajda, tezgahta, fabrikanın herhangi üretim yapılan bir alanında Bu4’te çalışan herkes dip dibe. Hepimizin virüsü bulaştırma tehlikemiz var. 1971 ile 1989 arasında değişen yaş gruplarında işçiler var. Hepimiz risk altındayız.
Buradan sesleniyorum. Bu salgının durmasını engelleyin. Kendimizden vazgeçtik yeni doğmuş bebeği olan var. Okula yeni başlamış çocuğu olan var. Hamile eşi olan var. Bursa çok büyük tehlike altında. 8 bin işçi kaç kişiye yayar bu hastalığı. Fabrika yönetimi Bursa ve Türkiye’nin sağlığıyla Rus ruleti oynuyor. Yukarıda paylaştığımı fabrikada ki önlemleri lütfen gazete üzerinden Türk Tabipleri Birliği’ne oradan da Sağlık Bakanlığı’na iletilsin.
Kardeşim en az 1 ay ücretli izin verilsin. Hey Bosch yönetimi, hükümet, sanayii bakanı, sağlık bakanlığı ve Türk Metal Genel Başkanı Pevrul Kavlak biraz olsun işçiyi düşünüyorsanız önlem alırsınız, ücretli izin için adım atarsınız. Ama buradan Bosch yönetimine ve Türk Metal’e şunu belirtelim; eğer Allah korusun biz işçiler bu hastalığa yakalanırsak; çoluğumuza, çocuğumuza bulaşırsa o koltuklarda sizde rahat oturamazsınız. Haberiniz olsun. Yok krizi fırsata çevireceğiz. Yok ülke ilerleyecek. Hiçbir şey benim ailemden önemli değil. Sırf 80 matematik 90 sosyal sorusu çözemedik diye, üniversite okumadık diye kimse bize hayvan muamelesi yapamaz. Ücretli izin en az 1 ay olmalı ilk etapta. Duruma göre değerlendirme yapılır sonra. İşçiler çalışıyor hâlâ bu ölüm deryasında. İşçiler olmazsa 1 tane bile enjektör üretilmez.
Herkes evinde oturuyor. Almanya da hayat durmuş. Bunun ceremesini Türkiye’deki Bosch işçisi mi çekecek! Bosch’ta göz kontrolü yapan Teknomix adlı taşeron firmada koronaya rastlandığı söyleniyor. O parçalara kim dokunduysa olası şüpheli. Yok eğer başka ülkeye gitti ise; yine şüpheli. Teknomix de işi 1 ay durdurdular ama varın sonun siz düşünün. Her gün montaja girerken kapıyı açmak için butona basıyoruz. 20’ye yakın tuvaleti 3 vardiya sisteminde 1500-2000’e yakın işçi kullanıyor. Buradan soruyorum korona bulaşır mı bulaşmaz mı? Çay bölgelerinde kullandığımız bardakları bulaşık makinesi yıkıyor. Bulaşık makinesinin ferasetine kaldıysa Bursa eyvah ki eyvah. Her gün işe girerken turnikelere sürtünerek geçiyoruz. Virüs buralardan bulaşır mı, bulaşmaz mı? Servisler ha keza öyle. 3 vardiyayı taşıyor. 8000 kişi biniyor. Hadi beyaz yaka 2000 kişi çık geriye 6000 kişi var. Elbisenin koltuk ile temasından bulaşır mı, bulaşmaz mı? Yemekhane, atölyeler, çay oturma bölgeleri pislik yuvası. Herkes herkese çok rahat bulaştırabilir.
Son sözüm işçi arkadaşlarıma; artık yok Avrupalılar taharet almıyor, yok abdest-gusül yok. Dinimiz böyle Türklüğümüz böyle diye kibirlenip işi ti’ye almak yerine. Ya da sosyal medya üzerinden dalga geçen paylaşımlar yapacağınıza ciddi ciddi sorgulama zamanı gelmiştir.