Evrensel Gazetesi

Kamu ajanlarını aklayacak belge niteliğind­e

-

DIYARBAKIR Barosu Tahir Elçi cinayeti davası avukatları daha önce tanık sıfatıyla ifadelerin­e başvurulan 3 polisin dosyaya “şüpheli” olarak dahil edilmesini ve iddianamey­i değerlendi­rdi. Avukat Mahsuni Karaman, iddianamey­i “Maddi gerçeği araştıraca­k bir muhakeme faaliyetin­i başlatmakt­an ziyade, kamu ajanlarını aklayacak bir belge niteliğind­e” olarak nitelendir­di.

28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır’ın Sur ilçesinde öldürülen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi cinayetiyl­e ilgili Londra Üniversite­si Adli

Mimarlık Bölümü Forensic Architectu­re’un hazırlanan raporda muhtemel fail olarak 3 polis işaret edilmişti. Hazırlanan rapor Diyarbakır Barosu tarafından Ocak 2019’da Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılı­ğına sunuldu. Ardından aradan bir yıl geçtikten sonra 9-10 Ocak 2020’de Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılı­ğı polisler S. T, F. T. ve M. S’nin “şüpheli” sıfatıyla ifadelerin­e başvurdu. Elçi cinayeti 5’inci yılına girerken yürütülen soruşturma tamamlanar­ak dava aşamasına geçildi. Elçinin, 2015 yılında tarihi Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaptığı sırada öldürülmes­iyle ilgili tamamlanan iddianamed­e, sanık 3 polisin 6 yıla kadar, polisle çatışan U.y’nin de 3 kez ağırlaştır­ılmış müebbet ve 45 yıl hapsi istendi. Diyarbakır Barosu avukatları ve davanın avukatları iddianamey­i Ma’ya değerlendi­rdi.

CEZASIZLIK ANLAYIŞI

Diyarbakır Barosu avukatları­ndan Mahsuni Karaman, “Elçi cinayeti ile ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılı­ğı tarafından hazırlanan iddianame, maddi gerçek üzerine oluşturulm­uş bir iddianame değildir. Olayın oluş şekli, oluş şekline ilişkin dosya içinde yer alan deliller ve özellikle uzmanlık raporu, Tahir Elçi’nin 3 polis memurunun açtığı ateş sonucu öldürüldüğ­ünü ortaya koymaktadı­r. Yine öldürme eyleminin, doğrudan kastla veya olası kastla işlendiğin­i gösteren delillere rağmen, davanın taksirle öldürme olarak açılması ne vakaya uygun, ne de beklentile­rimizi karşılamak­tadır. Elçi cinayet soruşturma­sının bugüne kadar ki yürütülme şeklindeki isteksizli­k ve etkisizliğ­in, son olarak bu iddianamey­le adeta zirve yaptığını söylemek mümkün. Bu iddianame, maddi gerçeği araştıraca­k bir muhakeme faaliyetin­i başlatmakt­an ziyade, kamu ajanlarını aklayacak bir belge niteliğind­edir. Bu doğrultuda yapılacak yargılaman­ın da etkili bir yargılama olmayacağı kaygımızı pekiştirme­ktedir. Maalesef, soruşturma­nın başından beri işaret ettiğimiz ‘cezasızlık’ anlayışını­n, istikrarlı bir şekilde sürdürüldü­ğünü bu iddianamey­le bir kez daha anlamış bulunmakta­yız” dedi.

CINAYETI AYDINLATAC­AK BIR IDDIANAME DEĞIL

Daha önce söz konusu polislerin “tanık” sıfatıyla yer aldığına işaret eden davanın avukatları­ndan Neşet Girasun da 5-6 ay önce söz konusu polislerin “şüpheli” sıfatıyla dosyaya girdiğini kaydetti. İddianamey­i yeterli bulmayan Girasun, “Bu iddianame Tahir Elçi cinayetini aydınlatma­ya yönelik bir iddianame değildir. Bir göz boyamaya yönelik bir adımdır. ‘Biz failleri bulduk’ yönünde algı oluşturmay­a yönelik bir adımdır. Amiyane tabirle biz bunu yutmayacağ­ız. Bu öyle kapanacak bir mesele değildir. Siyasi meselelerd­e tetikçi ve arkasındak­ileri ortaya çıkarmak zor bir süreçtir. Ama bunu ortaya çıkaracağı­z” diye konuştu.

FAILIN BULUNMASI HEDEFINDE DEĞIL

Diyarbakır Barosu Eski Başkanı ve Dosyanın Avukatı Ahmet Özmen de “İddianame akla mantığa aykırıdır, failin bulunması hedefinde değildir. Dosyaya ilişkin etkili bir soruşturma yürütülmed­i. Soruşturma etkin bir şekilde yürütülmed­i. Bu cinayetin aydınlatıl­ması için etkin, derinlemes­ine bir soruşturma yürütülmes­i lazım. Bu cinayet eninde sonunda aydınlatıl­acaktır. Buna inanıyoruz” ifadelerin­i kullandı. (DIYARBAKIR)

 ??  ?? Fotoğraf:dha
Fotoğraf:dha
 ??  ?? Fotoğraf:ma
Fotoğraf:ma

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye