SES: Salgın dezavantajlı olan grupları sert etkiledi
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Genel Merkezi, Kovid-19 salgınının iki aylık raporunu açıkladı. Raporda, salgından sosyoekonomik olarak dezavantajlı olan işçiler, yoksullar, mülteciler ve cezaevindekilerin daha sert etkilendiği belirtildi. Raporda, salgının kadınları, mültecileri, işçileri ve sağlık emekçilerini nasıl etkilediğine yer verildi.
SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, Türkiye’de salgının sekizinci hafta dolmasına rağmen salgının kontrol edilemediğini ve 150 bini geçen vaka sayısıyla Türkiye’nin dünyada salgından en çok etkilenen dokuzuncu ülke olduğunu söyledi. Vakaların çoğunluğunun işçilerin yoğun yaşadığı semtlerde görüldüğünü belirten Kara, “Sosyoekonomik açıdan dezavantajlı olanlar, işçiler, yoksullar, cezaevindeki tutsaklar, mülteciler vb. toplum kesimlerinin istatistikler verilmese de oldukça sert etkilendiği gözlenmektedir” dedi.
EVE KAPANMA ŞİDDETİ ARTIRDI
Salgın döneminde mülteci çocuklar, tarım işçisi çocuklar, cezaevlerinde olan çocuklar ve sokakta çalıştırılan çocuklar için ise salgında koşulların daha da ağırlaştığını anlatan Kara “Bu süreç aynı zamanda çocuk istismarı ve çocuğa yönelik şiddete de neden olmuştur” dedi. Kadınların da eve kapanmaları ve ekonomik sorunlar nedeniyle yaşadığı şidddetin arttığına dikkat çeken Kara, “Uzaklaştırma kararlarının verilmesinde, önlemler alınmasında engeller artırılmış, kadınlar can güvenlikleri riskine rağmen şiddet ortamında kalmaya zorlanmıştır” ifadelerini kullandı.
MÜLTECİLERİN SORUNLARI ARTTI
Mültecilerin de yaşadıkları zorlu ko
şulların bu süreçte ağırlaştığına vurgu yapan Kara, “Geçici koruma kapsamında olup olmamak, kayıtsız olmak, başka ilde kaydı olmak, sağlığın ücretsiz olmaması gibi sorunlar sağlık hizmetlerinden yararlanabilmenin önünde engel oluşturmuştur. Mülteciler, salgın döneminde yüksek oranda işsiz kalmış ve açlıkla karşıya karşıya kalmıştır. En temel besin ve hijyen malzemeleri dahi karşılanamamıştır. Mülteci hakları bakımından geri gönderme merkezlerindeki sorunlar da salgın dönemi ile birlikte ağırlaşmıştır” dedi.
‘İŞÇİ SAĞLIĞI RAFA KALKTI’
Sermayenin de salgını fırsata dönüştürmeye çalıştığını ifade eden Kara, “Sal
gın boyunca fabrikalarda hiçbir önlem almayan metal iş kolu patron sendikası MESS ise işçiler arasında fiziksel mesafeyi kontrol bahanesi ile elektronik kelepçe takarak her adımlarını takip ve kontrol altına almayı amaçlamaktadır. ‘Normal’ dönemin emek düşmanı politikaları salgının yarattığı kriz bahanesi ile daha da derinleştirilecektir” diye konuştu.
Bilim insanlarının salgının en az 2 yıl süreceğini söylediğini belirten Kara, “Pandeminin gidişatı Türkiye için oldukça belirsiz. Hasta olduğunu bile bilmeyen yüz binler, riskli gruplara da hastalığı yayma potansiyelinin yüksek olduğu bilinmektedir” dedi. (ANKARA/EVRENSEL)