Evrensel Gazetesi

Salgın günlerinde sendikal örgütlenme­yi korumak

- Gülhan ŞİMŞEK, Gönül KURAL Eğitim Sen 4 No’lu Şube Denetleme ve Disiplin Kurulu Üyeleri

Dünyaca yaşadığımı­z salgın, hayatımızı tüm yönleriyle etkileyen en temel gündemin önemli bir parçası oldu. Bu dönem “Evde kal” kampanyala­rı popüler bir biçimde sürdürülür­ken, işçilerin bu popülarite­nin dışında kaldığına tanıklık ettik. Salgının en tepe yaptığı günler dahil, sokağa çıkma yasakları dahil tüm günlerde işçiler çalışmak zorunda kaldı. İşten çıkarılan işçiler de açlığa mahkum kalırken patronlara teşvikler verildi ve İşsizlik Fonu’nun yağmalanma­sına devam edildi.

1 Mayıs 2020 bu salgın koşulların­da kutlandı. 1 Mayıs döneminde en etkin çalışan, şubemiz kadınları oldu. Bu dönemde online toplantıla­r yaparak 1 Mayıs’a yönelik slogan atölyesi yapıldı. Taleplere yönelik videolar çekildi. Bir e- kadın bülteni hazırlandı. Kadınların faaliyetle­rini sürdürme çabası salgın koşulların­da sendikal faaliyetle­r konusunda örnek olarak not edilmeyi hak ediyor. Eğitim iş kolunda da okulların salgından dolayı kapanmasın­ın ardından uzaktan eğitim gündeme geldi. Fakat yoksul emekçi çocukları eğitimden daha da uzaklaştı. Çünkü eğitim için televizyon, bilgisayar, cep telefonu, internet ihtiyacını çözmek ebeveynler­in imkanların­a bırakıldı. Öğretmenle­r de bu sorunları kendi çözmek zorunda bırakıldı ve çalışma saatleri esnedi. Hafta sonu ve geç saatlerde dersler kondu. Altyapısı da zayıf olan EBA’YA ulaşmak da ayrı bir dert oldu. Bazı okullarda Vefa grupları vs. üzerinden öğretmenle­re görev tanımı dışında angarya görevler yıkılmak istendi. Okul Whatsapp grupları mobbing aracına dönüştü.

SALGIN SENDİKAL FAALİYETİ ETKİLEDİ

Sendikal faaliyet emekçileri­n talepleri üzerinden, iş yerlerinde ortaklaşan talepler ve bu taleplerin genelleşme­si üzerinden yürüyen ekonomik, sosyal ve siyasal taleplerin kazanılmas­ı mücadelesi­dir. Salgın tüm sendikal faaliyeti felç edercesine etkiledi. Tam da bu süreçte salgını eğitim emekçileri­n hayatını belirleyic­i olarak etkilemeye başlamasın­dan 2 ay sonra Eğitim Sen Ankara 4 No’lu Şube olarak 26 Mayıs’ta online temsilcile­r meclis toplantısı yaptık. Bu kararın kendisi çok önemliydi. Çünkü ülke genelinde sendikal işleyiş tek yönlü, belirsiz, şekilsiz, sanal bir faaliyete dönmüştü. Şubenin bu kararı yeni koşullarda bu koşulların yarattığı sorunlara çıkış arama çabasıydı. Şubenin yönünü temsilcile­re ve dolayısıyl­a emekçilere dönmüş olması da çıkış yolunun doğru yerde arandığı anlamına geliyordu. Toplantıda EBA, uzaktan eğitim, mobbing, ekonomik sorunlar, MEB’IN salgına rağmen yürüttüğü eğitimin dönüşümü programı, LGS, YKS sınavları ve burada eğitim emekçileri­nin görevlendi­rilmesi, rehber öğretmenle­rin salgın sürecinde zorunlu olarak çalıştırıl­ması, online panellerin yapılması, birçok konu toplantı koşulların­ın da izin verdiği oranda tartışıldı.

Her şeyden önce şunu diyebiliri­z ki, sanal ortamda da olsa bir araya gelmek, tüm açıklamala­rdan daha gerçekti. Birçok iş yeri temsilcisi bu toplantıla­rın sürmesi, daha katılımlı toplantıla­rın yapılmasın­ı talep etti. Yine dikkat çekici husus, MEB’IN salgına rağmen LGS ve YKS sınavların­ı yapacak olması, yeni eğitim- öğretim yılında birçok dersi seçmeli hale getirecek sistem değişikliğ­ini yapacak olmasıydı.

‘SINAVLAR ERTELENSİN’ KAMPANYASI YETERİNCE TARTIŞILMA­DI

Salgın ortamı MEB’E adeta istediğini istediği gibi yapma fırsatını vermişti. Temsilcile­r meclisinde bu sınavlar yapılsın mı yapılmasın mı, öğretmenle­r görev alsın mı almasın mı tartışması en çok tartışılan konu oldu. Bu tartışma şunu kesin olarak ortaya koydu ki; her ne kadar genel merkezimiz “Sınavlar ertelensin” kampanyası yürütmüş olsa da tüm bu işleri emekçilerd­en kopuk yaptığı için, salgın sürecinde üyeleri, temsilcile­ri ve yürütme kurulu üyeleriyle tartışma, karar verme ortamları yürütmediğ­i için, konu emekçileri­nin kafasında muğlaktı. İster sınav olsun, ister olmasın emekçileri­n kafasında bir çok soru vardı. Yine bu tartışmala­r için oldukça geç kalındığı diğer bir ortaya çıkan konu. Ama asıl önemlisi genel merkezin yürüttüğü “Sınavlar ertelensin” kampanyası, doğruluğu-yanlışlığı bir yana, karar sürecinde emekçiler dışında bırakıldığ­ı için havada kalmış, emekçilere dayanmayan bir kampanyayd­ı. Belki de bu kampanyayl­a ilintili olarak açılan sanal imza kampanyası­na katılımın istenen düzeyde olmaması bu ana sorun ile ilgiliydi.

ÇÖZÜM DAHA FAZLA BİR ARAYA GELMEK

Temsilcile­r meclisinde temel olarak açığa çıkan; katılanlar açısından edilgen (Evde kalma-içe kapanma-sorunlarıy­la kendi başına baş etme çabasından) halden etken hale geçme durumunun yarattığı enerjiydi. Bu salgın koşulların­da yeniden ve yeniden örgütlenme enerjisidi­r. Emekçiler bu ihtiyacın/gerekliliğ­in/zorunluluğ­un farkındadı­r. Küresel salgının tüm kapitalist hükümetler­e emekçiler aleyhine yarattığı fırsatları geri almak, emekçileri birleştirm­ek, kazanımlar­ı korumak, yeni koşullarda yeni kazanımlar­la süreci işletmek sendikalar­ın temel görevidir. Bu ekonomik, toplumsal ve siyasal tüm talepler için geçerlidir. Bu taleplerin tüm emekçileri kapsayan bir hak mücadelesi­ne dönüşmesin­in temel koşulu da şartlar ne olursa olsun emekçilere yaslanmanı­n, onlarla karar almanın, onlarla yürümenin yollarını bulmaktır.

Sonuç olarak şubemizin toplantıda da açığa çıktığı üzere temsilcile­r meclisleri­nin sürmesi, bu toplantıla­rın genel üye toplantısı şeklinde genişlemes­i, çeşitli eğitim, panel vb. etkinlikle­rle zenginleşm­esi salgın koşulların­da kuşkusuz birçok yakınma konumuza çözümler bulacaktır. Salgın koşulların­da hak gaspları sürüyorsa emekçiler de örgütlenme­yi sürdürecek­tir. Emekçiler sendika genel merkezleri­ni uyarma, uyandırma, emekçilerd­en kopmama temel görevlerin­i hatırlatma­ya, onlara mücadeleni­n yönünü göstermeye ve yönetim organların­ın bürokratiz­me düşmesini engellemey­e devam edecektir.

 ??  ?? Görsel: Freepik
Fotoğraf: Pixabay
Görsel: Freepik Fotoğraf: Pixabay
 ??  ?? Fotoğraf: Freepik
Fotoğraf: Freepik
 ??  ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye