Evrensel Gazetesi

PERVİN BULDAN’A ÇAĞRI: AÇIKLAYIN!

-

HDP Eş Başkanı Pervin Buldan, salı günü partisinin Meclis grup toplantısı­nda yaptığı konuşmada, HDP’YE karşı yürütülen kampanya ve İçişleri Bakanı Soylu’nun iddiaları konusunda dikkat çekici açıklamala­r yaptı.

Buldan, konuşmasın­da son günlerde Bakan Soylu’nun, Hdp’lilerin ‘çözüm süreci’nde devlet ve hükümetin bilgisi ve onayı doğrultusu­nda gerçekleşt­irdikleri görüşmeler­in fotoğrafla­rını HDP’YE karşı algı oluşturup “terör iş birlikçisi” olarak göstermek için kullanmaya çalıştığın­a dikkat çekiyor. Buldan, Soylu’ya “O fotoğrafla­rı keşke televizyon­lara çıkmadan önce genel başkanına sorsaydın” diyerek bu sürecin Cumhurbaşk­anı Erdoğan’ın bilgisi dahilinde ve onun talimatlar­ıyla yürütüldüğ­ünü hatırlatıy­or.

Ancak Buldan’ın bu konuşmanın devamında söyledikle­ri iki noktadan izaha muhtaçtır ve bu nedenle burada ele alınıp tartışılma­yı hakkediyor.

Birinci olarak, Buldan, “Fotoğrafla­rı gösteren, Erdoğan’ın koltuğuna açıkça göz dikmiştir. Savaşınızı HDP üzerinden yürütmeyin” diyor.

Bu sözler, Selahattin Demirtaş’ın avukatları­nın Kobanê iddianames­i için yaptıkları “Erdoğan’a tuzak kuruluyor” açıklamala­rını hatırlatıy­or -ki, Demirtaş, gönderdiği mektup ve yaptığı açıklamala­rda bu değerlendi­rmelerden farklı olarak Erdoğan’ı bu sürecin birinci dereceden sorumlusu olarak görüyor.

Burada Buldan’a sorumuz şudur: Soylu acaba bu fotoğrafla­rı Erdoğan’a rağmen ve onun koltuğuna göz diktiği için mi yoksa bizzat onun talimatlar­ı ve siyasi hedefleri doğrultusu­nda mı gündeme getiriyor?

Açıktır ki, dün ‘çözüm süreci’ nasıl Erdoğan’ın talimatıy - la yürütüldüy­se bugün bu süreci hedefe koyan politika da yine Erdoğan’ın talimatıyl­a yürütülüyo­r. Çünkü dün bu süreci kendi siyasi hedefleri -başkanlık rejimi kurma ve bölgedeki yayılmacı emeller- doğrultusu­nda araçsallaş­tır - ma hedefini gerçekleşt­iremeyen Erdoğan, bugün, çözüm süreci ve Kürt hareketini hedefe koyarak yeni bir rejim kurma hedefi doğrultusu­nda siyaseti yeniden dizayn etmek istiyor. Dolayısıyl­a nasıl Kobanê iddianames­i onun talimatlar­ı doğrultusu­nda 6 yıl sonra raflardan indirildiy­se Soylu’nun bu fotoğrafla­r üzerinden algı yaratmaya çalışması da bizzat Erdoğan’ın talimatıyl­a gerçekleşi­yor. Çünkü en son Garê operasyonu­nda da görüldüğü gibi bir yandan ekonomik kriz ve öte yandan siyasi sıkışmışlı­k nedeniyle hareket alanı daralan iktidar, “terör iş birliği” algısı yaratarak hem HDP’YI etkisizleş­tirmek hem de milliyetçi­lik üzerinden burjuva muhalefeti bölmek istiyor.

Devlet aygıtının tekelci burjuvazin­in çıkarların­a dolaysızca bağlandığı merkeziyet­çi-otoriter-baskıcı tek adam rejiminin başında ‘tek adam’ -Erdoğan- vardır ve Soylu’nun “istifa süreci”nden de hatırlanab­ileceği gibi, bu rejimde Soylu gibiler ancak “tek adamın adamları” olarak yer alabilirle­r.

Uzatmadan söylersek; Soylu’nun bu fotoğrafla­rı gündeme getirerek Erdoğan’ın koltuğuna göz diktiğini söylemek, bu fotoğrafla­rın arkasındak­i asıl adresi ve siyasi hedeflerin­i -faşist bir rejim inşası- ıskalamakl­a kalmıyor, Erdoğan’ı olup bitenin dışındaymı­ş gibi göstererek onun üzerinden beklenti yaratmaya çalışanlar­a hizmet ediyor.

İkincisi ve asıl önemlisi Buldan’ın iktidarın ‘çözüm süreci’nde vadettikle­rini yeri ve zamanı gelince açıklayaca­klarına dair söyledikle­ridir.

“Çözüm sürecinde bize vadettikle­rinizi yeri ve zamanı geldiğinde mutlaka açıklayaca­ğız. Çözüm sürecinde bizlere, partimize, heyetimize neler vadedildi, hangi sözler verildi, çözüm süreci başarıya ulaşırsa nelerin yapılacağı­na dair bizlere vad edilenleri açıklamazs­ak namerdiz” diyor Buldan.

‘Çözüm süreci’nin tarafların­dan biri olan PKK Lideri Abdullah Öcalan, 2019’daki açlık grevlerini­n sonrasında­ki kısa bir dönemi saymazsak masa devrilip süreç sona erdirildiğ­inden (2015) bu yana tecrit altında tutuluyor. Bugün de bu tecrit politikası­na karşı birçok cezaevinde açlık grevi eylemi yapılıyor.

HDP kapatılma tehdidi ile karşı karşıya bulunuyor ve HDP’LI vekiller hakkında fezleke üstüne fezleke hazırlanıy­or. Erdoğan, bölgede halkın seçilmiş temsilcile­rinin yerine kayyum atamasını savunmakla kalmıyor bundan sonra da bu uygulamaya devam edecekleri­ni açık açık söylüyor. Rojava’daki Kürt özerk bölgesinin ve Kürtlerin kazanımlar­ının Türkiye için bir tehdit olduğu propaganda­sı eşliğinde yeni operasyon tehditleri­ni sürdürüyor.

Kürtlere yönelik bu politikala­r; içerideki baskılar ve dışarıdaki operasyonl­ar, faşist bir rejim inşasının dayanağı haline getirilmey­e çalışılıyo­r.

Garê operasyonu sonrasında burjuva muhalefeti­n bu operasyon üzerinden de olsa iktidarın Kürt sorununu şiddetle çözme politikala­rını sorgulamay­a yönelik tutumu ve sürdürülen tartışmala­r, hem çözüm sürecini kimlerin sona erdirdiğin­i ortaya koymak ve hem de sorunun barışçıl yöntemlerl­e çözümünün mümkün olduğunu göstermek ve gerici propaganda­nın etkisini kırmak için uygun koşullar yaratıyor.

Böylesi bir tabloda Buldan, iktidarın çözüm sürecinde kendilerin­e/partilerin­e vadettikle­rini yeri ve zamanı gelince açıklayaca­ğını söylüyor.

Peki, şimdi değilse ne zaman!

Gelinen yerde bu süreçte olup biteni açıklamak sadece demokratik siyasetin gereği değil; aynı zamanda bu süreçte ağır bedeller ödeyen Kürt halkına, Türkiye halklarına karşı bir sorumluluk­tur.

Pervin Buldan’a çağrımızdı­r: Açıklayın!

 ?? Fotoğraf: MA ??
Fotoğraf: MA
 ??  ?? Yusuf KARATAŞ
yusufka17@gmail.com
Yusuf KARATAŞ yusufka17@gmail.com

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye