Şenyaşar ailesinin talepleri karşılansın
Şenyaşar ailesinin 3 ferdinin hastanede katledilmesine dair 4 yıl sonra 4 kişinin tutuklanmasını değerlendiren Urfa Barosu, ÖHD ve İHD temsilcileri, ailenin taleplerinin karşılanması gerektiğini söyledi.
rfa’nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın korumaları ve yakınları seçim çalışmaları sırasında işyerlerini ziyaret ettiği Şenyaşar ailesine saldırmış, başlayan olaylarda Celal, Adil, Mehmet, Fadıl ve Ferit Şenyaşar kardeşler çeşitli yerlerinden yaralanmıştı. Çocuklarının sağlık durumunu öğrenmek için Suruç Devlet hastanesine giden baba Hacı Esvet Şenyaşar, yaralı halde hastanede katledilen çocukları Adil ve Celal’in katledilmesi ile ilgili 4 yıl sonra gözaltına alınan 10 kişiden, arasında AKP’LI vekilin ağabeyi Celal Yıldız’ın da olduğu 4 kişi çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Emine Şenyaşar ve saldırıdan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın, “Adalet” talebiyle 9 Mart 2021 tarihinde Urfa Adliyesi önünde başlattığı Adalet Nöbeti, 414’üncü günü geride bıraktı.
UURFA BAROSU: ORGANİZE BİR KATLİAM
Ma’dan Emrullah Acar’ın haberine göre; Katliam yaşandığı tarihten bu yana ailenin adalet mücadelesinin takipçisi olduklarını belirten Urfa Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Dayık, “Alınan ifadelerde hastane katliamının organize olduğu açık. Görüntülerin çalınması profesyonellik isteyen bir şey. İfade tutanaklarına baktığımızda hep genel sorular sorulmuş, bu iyi hazırlanmadığını gösteriyor. 4 yıl sonra somut bir adım atıldı, önemli olan bunun devamının gelmesi. 4 kişi tutuklandı ancak ailenin teşhis ettiği kişi sayısı çok daha fazla. Ailenin talepleri henüz karşılanmadı. Bir an önce ailenin talepleri karşılanmalı; dosyada gizlilik kaldırılıp, Fadıl Şenyaşar serbest bırakılmalı. Biran önce adalet yerini bulmalıdır” ifadelerini kullandı.
ÖHD: FAİLLER DAHA FAZLA
ÖHD Urfa Şubesi Eş Başkanı İbrahim Halil Öyke, “Dosyada kısıtlama kararı olduğu için bizde kısıtlı bilgilere sahibiz. Ancak 30’dan fazla kişinin adı geçiyor. 2 kişi ‘kasten öldürme’ suçundan tutuklandı, 2 kişi ise ‘delil karartma’ suçundan. Sanki öldürme olayını yapan iki kişi gibi bir izlenim uyandırılıyor. Failler daha fazla olduğu aşikar. Bu olayın azmettiricileri de var. Son yaşanan gelişmeler olumlu ancak etkin bir soruşturma yapılıyor anlamına gelmiyor. Bütün demokratik kitle örgütleri aileyi desteklemeli ve yanında yer almalı. Bu hem hukuken hem de vicdanen çok önemlidir” dedi.
İHD: CİDDİ ŞÜPHELERİMİZ VAR
“Geciken adalet, adalet değildir” diyen İHD Urfa Şubesi Eş Başkanı Mustafa Vefa ise, insan hakları savunucularının 4 yıldır gizlilik kararının kaldırılmasını talep ettiklerini kaydetti. Gizlilik kararının kaldırılması için aile avukatlarının 2 defa Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuru yaptığı, başvuruların reddedildiği bilgisini veren Vefa, “Sürpriz bir şekilde 10 kişi gözaltına alındı. 4 yıldır gizliliğin korunduğu dosyada 9 savcı değişti. 4 yıldır kısıtlama kararı olan dosyada yapılan gözaltılar ne bizi ne aileyi nede kamuoyunu rahatlatır. 4 yıldan bu yana hangi deliller karartıldı, hangi deliller var hâlâ bilmiyoruz. Bu noktada adaletin gerçekleştiği kesinlikle söylenemez. 4 yıldan bu yana dosyada birçok delil karartma yapılabilinir. Ciddi şüphelerimiz var” şeklinde konuştu.
‘SORUMLULAR HESAP VERMELİ’
Yaşamını yitiren Şenyaşar ailesi fertlerinin otopsi raporlarına değinen Vefa, devamında şunları söyledi: “Bir kişinin vücudunda 17 farklı silahtan ateşlenmiş mermi çıktı. Onlarca kişi bu eyleme katılmış. Sadece 10 kişinin ifadesinin alınıp, 4 kişinin tutuklanması adalete olan inancımızı karşılamıyor. Yargı mağdurların sığınacağı tek yerdir. Siyasal baskılar ile bu dosyaya yön verilmeye çalışılması kabul edilemez. İnsanlar adalet olduğuna inanmıyor. Şenyaşar ailesinin talebi sadece bu dosya kapsamında birilerinin gözaltına alınması değil; sorumluluğu olan kim varsa bunların hesap vermesini istiyorlar. Emine Şenyaşar etkin bir soruşturma istiyor. İnsanlar kendi dükkanında saldırıya uğradı. Meşru müdafaada bulunan Fadıl Şenyaşar tek kişilik hücrede tutuluyor. Fadıl Şenyaşar serbest bırakılana kadar aile adalet istemekten vazgeçmeyecek. Onalar vazgeçmediği sürece biz insan hakları savunucuları da onların talebini sahiplenmeye, mücadele etmeye devam edeceğiz.” (URFA)