Çocuklarımız bile direnişi öğrendi
ERİTEKS’IN örgütlü olduğu ETF’DE kıdem tazminatları ve ikramiyelerini alamayan işçilerin direnişi 16 günü geride bıraktı. İşçilere dayanışma ziyaretleri sürerken kadınlar da direnen eşlerini yalnız bırakmıyor. Patron Sanem Dikmen’in “Kızımın psikolojisi bozuldu” lafını hatırlatan kadınlar, “Asıl bizim çocuklarımızın psikolojisi bozuldu. Yarın ne pişireceğiz diye kara kara düşünüyoruz her gün” diyor.
Meral Yiğit’in eşi İşyeri Temsilcisi Muharrem Yiğit. Pınar Aydoğdu da eşi Murat Aydoğdu’yu yalnız bırakmıyor.
D‘İNSAN DİRENEREK ELDE EDİYOR’
Sözleşmeli öğretmen olan ancak iş bulamayan Meral Yiğit, iki çocuklarının olduğunu, birinin bu yıl üniversiteye hazırlandığını söylüyor. Direnişteki eşine sonuna kadar destek vereceğini ifade eden Yiğit, “İşçilerin hakları verilsin” diyor. Direniş başlayınca çocuklarının ‘Babamız işsiz kaldı, paramız olmayacak, bir şey alamayacağız’ diye düşündüğünü söyleyen Yiğit, şöyle devam ediyor: “Ama daha sonra alıştılar, direnişi öğrendiler, babalarına destek vermeye geldiler. Daha sonra Sanem Dikmen’in kızının moralinin bozulduğunu öğrenince çocuğum daha çok destek vermek istedi babasına. Çünkü babasının haklarının alındığını, buradaki insanların yaşadıkları sürecin ne kadar zor olduğunu, bu insanların emeklerinin nasıl gasbedildiğini gördü. Benim çocuklarım küçük yaştan beri direnişin ne olduğunu biliyor, çünkü insanoğlu her şeyi direnerek elde ediyor…”
‘YÜZLERDE GURUR VAR’
Kendisinin iş bulamadığını dile getiren Yiğit, “Devletin bizi yok saydığı bir konumdayız. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Çocuğum büyük bir moral bozukluğu ile üniversite sınavına hazırlanıyor bu sene. Küçük çocuğum da bu süreçten çok etkilendi evde sürekli ‘İşçiyiz haklıyız’ diye slogan atıyor. Ben eşimle gurur duyuyorum.
Eşimin yüzüne baktığımda gurur ve yorgunluk görüyorum. Gururlular çünkü hak ettiklerinin karşılığı için mücadele ediyor. Yorgunlar, çünkü zor bir süreçten geçiyorlar. Burada sadece işçilerin olması yetmez, ailelerin de destek vermesi gerekiyor. Sanem Dikmen içeride tek başına bir patron. Biz ise burada birlik içindeyiz” diyor.
‘YARIN NE YİYECEĞİMİZİ DÜŞÜNMEK İSTEMİYORUZ’
ETF Tekstil’de 3 yıldır çalışan Murat Aydoğdu’nun eşi Pınar Aydoğdu da direniş alanına geliyor. Üstelik zaman zaman 15 ve 8 yaşlarındaki iki çocuğunu da getiriyor. İşsiz olduğunu belirten Pınar Aydoğdu, “Eşimin direnişini destekliyorum. Sanem Dikmen ‘Çocuklarımızın psikolojisini bozuyorsunuz’ demiş, peki bizim çocuklarımızın psikolojisi ne olacak? Eşim tek çalışan ve ben yarın ocakta ne pişireceğimi düşünüyorum. Manava gittiğimde en uygunu neyse onu arıyorum. Yeri geldiğinde kendim yemiyorum, çocuklarıma yediriyorum. Ben ev hanımıyım. Eşimin getirdiği ile geçiniyorduk. Evimizin kredisi hâlâ bitmedi. Borcumuz var. Küçük çocuğumu iki kez buraya getirdim. ‘Babamın orada ne işi var, neden orada nöbet tutuyor’ diye soruyor. Ben de ona ‘Babanın hakları verilmiyor patronu tarafından’ diyorum. ‘Anne biz parasız mıyız?’ diye soruyor. Çocuklar da her şeyin farkında… Ben şu an küçük çocuğumu anneme bırakarak geldim buraya” diyor.
“Eşlerimizin arkasındayız” diyen Aydoğdu şunları söylüyor: “Çocuklarımızın haklarını istiyoruz. ETF direnişini destekliyoruz, bu direniş direne direne kazanılacak. Bu mücadele devam edecek, eşimin hakkını alacağına inanıyorum. Eşim günlerce kalıyor, bazen gelip uyuyup sabah 6’da tekrar çıkıyor. Özlüyoruz onu, aile ortamı, huzur diye bir şey kalmadı resmen bu süreçte. Belki Sanem Dikmen için bu tazminatlar üç kuruş olabilir ama bizim için son derece önemli. Bizim borcumuzu ödemek, karnımızı doyurmak demek. Yarın ne yiyeceğimizi düşünmek istemiyoruz artık! Biz eşlerimizin hakkına her zaman sahip çıkacağız.”