Ruhsuz binalara dönüşmüş belediyelere can vereceğiz
KAYYUM ATAMALARININ YIL DÖNÜMÜNDE KONUŞAN SELÇUK MIZRAKLI:
Yerine kayyum atandıktan sonra tutuklanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Selçuk Mızraklı, “Zulmü, karanlığı ve kötülüğü bitirecek olan bizleriz” diye konuştu.
Yerine kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin tutuklu Eş Başkanı Selçuk Mızraklı, belediyelerin yandaşlara rant dağıtan müesseselere dönüştürüldüğünü belirterek, “Bizler ruhsuz binalara dönüşmüş belediyelere can vereceğiz” dedi.
11 Eylül 2016’da Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) yönetimindeki 96 belediyeye kayyum atayan AKP, 31 Mart 2019 seçimlerinde yaşadığı yenilginin ardından 19 Ağustos 2019’da ikinci kayyum darbesini devreye koydu. 3 büyükşehir belediyesi ile başlayan süreçte, HDP yönetimindeki 45 belediye eş başkanı görevden alındı, tutuklandı, yerlerine kayyum atandı.
Diyarbakır’da 1991 yılından bu yana hekim olan, kentte Tabip Odası Başkanlığı görevini yürüten Adnan Selçuk Mızraklı, 24 Haziran 2018 Genel Seçimleri’nde HDP listesinden Diyarbakır 1. sıra milletvekili seçildi. Mızraklı, 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde ise yüzde 62 oy oranıyla Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı olarak seçildi. Yaklaşık 4 ay görevde kalan Mızraklı, İçişleri Bakanlığı tarafından 19 Ağustos 2019’da görevden alınarak yerine kayyum atandı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında gözaltına alınan Mızraklı, 22 Ekim’de tutuklandı. Devam eden yargılamalarda Mızraklı’ya, itirafçı Hicran Berna Ayverdi’nin beyanları, DTK faaliyetleri, Sarmaşık Yoksulluk Mücadele Derneği kapsamında yürüttüğü faaliyetler gerekçesiyle 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildi.
Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Mızraklı, kayyum atamalarının yıldönümüne ilişkin Ma’dan Müjdat Can’ın sorularını yanıtladı.
‘BÜTÜN DERTLERİ DEMOKRATİK ÖRGÜTLÜLÜĞÜ BUDAMAKTI’
“Kayyım uygulaması sağlıklı çalışan bir böbrek varken, insanın diyalize alınarak, bütün dengelerinin altüst edilmesine benziyor” diyen Mızraklı, “Şok doktrininin başlıklarından birini oluşturdu. Hem halka hem de siyasal temsilcilerine dönük itibarsızlaştırma, iradesizleştirme ve direncini kırmayı hedefliyordu. Unuttukları şey bizlerin efsunlu olduğumuz, mücadele azmimizle köklerimizin halkın içinde olduğu gerçeğiydi. Sözde vatandaş dedikleri günlerde de kurumlarımıza, yerel yönetimlerimize zaten sözde muamelesi yapıyorlardı ve bir tür erk paylaşımı olan belediyelerdeki varlığımıza tahammülde zorlanıyorlardı. Kayyım darbesi bir momentin ötesinde uzun süreli işletilmesi öngörülmüş bir programdı. Yerel yönetimlerin birleştirici, ön açıcı, halkın demokratik örgütlülüğünü tercih eden, kimlik ve inançlar açısından özgürleştirici, kadın varlığı ve temsiliyetinin en güçlü yaşandığı ve topluma yansıdığı görüldü. Bütün dertleri bunu budamaktı” dedi.
‘KARANLIĞI VE KÖTÜLÜĞÜ BİTİRECEK OLAN BİZLERİZ’
Mızraklı şöyle devam etti: “Kayyımla hedeflenen bir bütün olarak toplumsal dokunun yerelde ve genelde yarına dönük birikimlerini engellemek idiyse, bunda ekseriyetten ara verdirdiler. Belediyeleri valiliklerin yol-su-temizlik işleri müdürlüğüne dönüştürüp, yandaşlarına rant dağıtan müessese olarak çalıştırdıkları, yabancısı oldukları toplumsal doku ile temastan kaçındılar. Bütün bunlara rağmen bizler ruhsuz binalara dönüşmüş belediyelere can verecek, asli sorumluluk ve yaşam alanına döndürebilecek tecrübe ve birikime sahibiz. Bunu seçimlerde bir fiske vuruşu ile gerçekleştireceğiz. Her şeyi hızla telafi edeceğiz. Amed halkı hep direngendir, zalime karşı safını belirlemiştir. Bundan dolayı Amed halkına minnetlerimi iletiyorum. Zulmü, karanlığı ve kötülüğü bitirecek olan bizleriz. Aydınlığı, iyiliği, özgürlüğü müjdeleyecek olan bizleriz.” (HABER MERKEZİ)