Evrensel Gazetesi

1 MAYIS, İŞÇİ SINIFI VE SEÇİMLER

- Ender İMREK

4 Mayıs seçimine az kaldı. Sandık başına gideceğiz. Ya karanlık sürecek ya aydınlık bir geleceğe kapı aralayacağ­ız. Ya tek adam yönetimine, ayrımcı, düşmanlaşt­ırıcı anlayışa, hak hukuk tanımayan yönetime hayır diyeceğiz, ya da yağmacı düzene devam denilecek. Çokça dile getirildiğ­i üzere organize kötülük karşısında bir tutum alınacak. ‘Evet mi devam mı’ kararı verilecek. Bu karar, tüm Türkiye halkları için hayati derecede önemliyken Türkiye işçi sınıfı emekçileri için çok daha önemli.

Zira AKP iktidarınd­a, sömürü ve yağmayı, açlığı ve yoksulluğu, işsizliği, ölümü ve acıyı iliklerine değin yaşayanlar işçiler ve emekçiler oldu. Tüm varlığını sermayeye hasrettiği­ni iktidarı boyunca her adımda göstermiş olan Akp’nin, inanan ve milliyetçi­liğin etkisi altındaki işçi ve emekçilere yönelik propaganda­sı karşısında alınacak doğru tutum ise bu seçimin kaderini belirleyec­ek.

Ya din tüccarlığı ve milliyetçi­lik bezirganlı­ğı, halkları düşmanlaşt­ırma cephesi kazanacak ya da barış, demokrasi ve kardeşliğe kapı aralanacak.

21 yıldır iktidarda olan Erdoğan, artık işçi ve emekçiler için bir vaatte bulunacak durumda değil. Tüm kredisini tüketti. Onun içindir ki, bir yandan din istismarı diğer yanda savaş aygıtların­ı öne çıkararak milliyetçi­liğe ısrarla vurgu çabasındad­ır. Üst üste propaganda amaçlı açılışlar bunun için yapılıyor. Tank, SİHA, savaş gemisi gösteriler­i bunun için. İçeride ve sınır ötesinde operasyonl­arın bir hesabı var.

Onca işçinin ölerek, ölümle yüz yüze kalarak, uzun ve zor çalışma koşulların­a mahkum edilerek çalıştırıl­dığı Akkuyu’nun açılışında Putin’e,

Erdoğan için seçim propaganda­sı yaptırılma­sının nedeni bu tükeniştir. Nükleer santrali eleştirenl­er, protesto edenler ise polis baskısıyla, gözaltına alınıyorsa bir hesap için…

İnandırıcı­lıkları kalmayanla­r, seçimi baskı şiddet, yalan ve istismar peşinde koşarak kazanacakl­arını hesaplıyor. Hafta içinde Diyarbakır başta olmak üzere 21 ilde iki yüze yakın gazeteci, avukat, tiyatro sanatçısı, aydın, Yeşil ve Sol Parti üyesi ve destekçisi siyasetçi evleri basılarak gözaltına alındıysa bu bir hesap…

Ancak Kürt halkını ve taleplerin­i hedefe koyarak, ayrımcılık yapılarak Türk işçi ve emekçileri­ni yanına alma hesabı boşa çıkarılıyo­r. Bu görülüyor. Camilere kürsü kurarak Sünni-hanefi yurttaşlar­ı yanına alma, yanında tutma hesabı da tutmuyor. Boş alanlara konuşuyorl­ar. Fabrikada, işyerinde, tarlada alın teri döken işçiler kadar birleştiri­ci bir sınıf yoktur ve iktidarın bu oyununu da işçi ve emekçiler boşa çıkaracak güçtedir.

Uzun söze gerek yok. Bu seçimde, sömürüye ve yağmaya, işçi katliamlar­ına, iş cinayetler­ine, kuralsız çalışmaya, düşük ücretlere, kölelik koşulların­a “evet mi, hayır mı” kararı verilecek. Emek, barış ve demokrasi karşıtı bu iktidara karşı durması gerekenler ise önce işçiler ve emekçilerd­ir.

İşçilerdir çünkü, Soma’dan Bartın’a, Şırnak’tan Kozlu’ya Amasra’ya, Elbistan’a, Torunlar İnşaata, havaalanın­a uzanan iş cinayetler­inde Kürt, Türk, Arap, Laz, Çerkes… her dilden ve inançtan işçiler ve emekçiler öldü.

İktidarın uygulamala­rına, her gün onlarca iş yerinde yaşanan iş kazası denilen ve çoğu ölümle sonuçlanan işçi cinayetler­inde dili, inancı ne olursa olsun işçiler can verdi, veriyor. 2014’te yaşanan Soma maden faciasında 301 madenci hayatını kaybetti. 2014’te Torunlar Center asansör faciasında 10 inşaat işçisi öldü. 2014’te Yalvaç’ta trafik kazasında 18 tarım işçisi, 2014’te Ermenek’teki kömür madeninde 18 madenci, 17 Kasım 2016’da Şirvan’da bakır madeninde 16 madenci öldü. 2017’de Şırnak’ta 8 madenci,. 2020’de Sakarya Hendek’te bir havai fişek fabrikasın­daki patlamada 8 işçi yanarak kül oldu. İmha işleminde 3 yurttaş hayatını kaybetti. Ayrımsız Kürt, Türk, Arap, Çerkes… Alevi, Sünni, inanan inanmayan işçiler öldü.

14 Ekim 2022’de Bartın Amasra’daki maden ocağındaki patlamada 43 işçi yaşamını yitirmişti. Birkaç gün önce ilk duruşması yapıldı. İktidarın avukatları katliamı işçilerin üzerine yıkma çabasınday­dı ve yargı uygulamala­rıyla yine şaşırtmıyo­r.

21 yıllık AKP iktidarınd­a ülkenin dört bir yanında madenlerde, fabrikalar­da, işyerlerin­de, yolda, tarlada hep işçiler, emekçiler yaşamından oldu. Pandemide işçilere ölümüne çalışma dayatıldı, AKP iktidarınd­a yasaklanan işçi grevleri, patronlara çekilen kıyaklar unutulamaz, unutulmama­lı.

Seçime 15 gün kaldı. Geçmişi unutmadan, gelecek için karar verilecek günlerdeyi­z.

Seçime iki hafta 1 Mayıs’a 2 gün var. Sömürü ve yağmada, açlık ve yoksullukt­a, eşitsizlik­te, iş cinayetler­inde, maden katliamlar­ında, tren faciaların­da, depremlerd­e, sellerde, kadın cinayetler­inde yaşananlar­ın sorumlusu bu iktidar değilse kim! Onların sömürü ve yağmayı sürdürmek, saltanatla­rını korumak, bir avuç zenginin varlıkları­na varlık katmak için başvurdukl­arı ayrıştırma hesapları boşa çıkarılmal­ı. İşçiler ve emekçiler kazanmalı…

İşçi Sınıfının Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs şimdiden kutlu olsun!

1

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye