Aşı sorunlarının çözümü, nitelikli sağlık hizmeti
şı haftasında sona yaklaşırken ülkede devam eden aşı stoku sıkıntılarına dair Türk Tabipleri Birliği (TTB) Halk Sağlığı Kolu Başkanı Prof. Dr. Gamze Varol ile konuştuk. Bağışıklamanın halk sağlığı açısından ucuz ve etkili bir yöntem olduğuna dikkat çeken Varol, “Ülkemizde bir süredir protez, ortez ve ilaca bağlı yaşanan sorunlar var. Ancak aşıyı bunlardan ayrı bir yerde tutmak gerek. Tüm bu sorunlar nitelikli sunulacak birinci basamak sağlık hizmeti ile ortadan kaldırılabilir. Çocukların ve kadınların tetanos yahut kızamığa bağlı ölümünü istemiyoruz.” diye konuştu.
A‘HALK SAĞLIĞININ OLMAZSA OLMAZ HİZMETİDİR AŞI’
Kovid-19 pandemisi ve aşısına ilişkin konuşan Varol, “Aşı insanlık için hayati önem taşıyor. Bağışıklama; insan sağlığı açısından en etkili ve ucuz halk sağlığı müdahalelerinden biri. Dolayısıyla bu anlamda bağışıklanan çocuk ve bireyler hastalanmadıkları gibi hastalıkla ilişkili sakatlık ve olası ölümlerin de önüne geçiliyor. Yani düşük maliyetle oldukça yüksek bir sonuç elde ediyorsunuz” dedi. Aşının bireysel korumadan daha fazlası için etkili olduğuna vurgu yapan Vural, “Ne kadar çok aşı olunursa, virüs dolaşımda olursa ve etrafta duyarlı kişi sayısı da azalırsa toplumsal bağışıklık artacak ve hastalanma olasılığı düşecektir. Kısaca bir kişiyi aşılamanız birden fazla kişiyi korumak anlamına geliyor” şeklinde konuştu. Sağlık hizmetinin en temel insan hakkı olduğunun altını çizen Vural, “Bağışıklama bunun en temel çekirdek bileşimi. Bağışıklama halk sağlığının olmazsa olmaz en görünür hizmetlerinden biri” ifadelerini kullandı.
‘AŞI 2-3 MİLYON İNSANI BULAŞICI HASTALIKLARA BAĞLI ÖLÜMDEN KORUYOR’
Bağışıklamanın her yıl 2 ila 3 milyon insanı bulaşıcı hastalıklar kaynaklı ölümden koruduğunun tahmin edildiğini de sözlerine ekleyen Dr. Varol, “Eğer kamu ücretsiz aşıyı risk ve hedef grubundaki herkese yaparsa, sınır tanımadan herkesi bağışık kılarak hastalıklardan korumuş oluyor. Şöyle ki kızamık aşısının yapılmasıyla 2 bin yılından bugüne 15 milyon çocuğun ölümünün önlendiğine dair istatistikler var. Bu veriler bağışıklamanın taşıdığı hayati önemi bize bir kez daha gösteriyor” diye devam etti. Yaşanan aşı sıkıntısını halk sağlığı noktasından değerlendirerek Dr. Varol, “Ülkemiz bir süredir ortez, protez ve ilaca bağlı birtakım sıkıntılar yaşanıyor. Maalesef ilaçta da dışarıya
TETANOS VE HEPATİT B AŞILARINDA YAŞANAN SIKINTI NE?
Gelinen güncel noktada tetanos ve hepatit B aşılarında yaşanan sorunlara değinen Dr. Varol, “Tetanos aşısının yerli ve milli kaynaklarla üretilmesi ve bu kaynaklardan tetanos aşısının tedariği sırasında çekilen örneklemlerde, istenen koruyuculuk düzeyi, ml içerisinde olması gereken antijen düzeyi gibi birtakım şartnameler mevcut. Analizler de bu şartnamelerin yetersiz olması nedeniyle, tetanos aşıları yapıldığında, var olan tetanos aşılarının bizim istediğimiz şartnameye uymadığı ve gereken bağışıklılığı sağlayamadığı öngörüsü ve endişesi ile aşının sahadan çekildiğini biliyoruz. Hepatit B aşısının da ise ihtimaller dahilinde bu lojistik, dışarıdan tedarik ve soğuk zincirde yaşanan sıkıntılar gerekçesiyle bir ya da birkaç partinin aksadığını biliyoruz” şeklinde anlattı. Aşılamanın bir süre ve bir hedef gruba yönelik zamanında uygulanması gerektiğine dikkat çeken Varol; “Güncel durumda aşı var. Ancak eskisi kadar bol değil. Sıkıntılar daha az hissediliyor. Ancak çok ciddi bir hedef nüfus değişikliği de söz konusu” dedi.