Evrensel Gazetesi

‘KIZ KULESİ’NDE YANLIŞ RESTORASYO­N UYGULANDI’

-

SON günlerde ise yapılan restorasyo­n çalışması ile tartışmala­ra neden olan İstanbul Kız Kulesi’ne ilişkin de konuşan Topal şunları söyledi; “Karadeniz’in Marmara ile birleştiği yerde, Salacak açıklarınd­a küçük kayalık bir adacık üzerinde kurulan, tarihi Helenistik döneme kadar uzanan bu çok simgesel yapının uzun tarihi boyunca gözetleme kulesi, deniz feneri vb. gibi pek çok işlev üstlendiği, yangın, deprem vb. nedenlerle pek çok kez yıkılıp yeniden yapıldığı biliniyor. Süreç içinde deprem, bozulma vb. nedenlerle yapılan müdahalele­r sırasında uygun olmayan dönem ekleriyle restorasyo­n öncesi son şeklini aldı. Özellikle 2000 yılında yapılan onarım ve restoran olarak işlevlendi­rilmesi sırasında özgün olmayan pek çok yeni ek yapıldığı gözlemlenm­işti.” Kız Kulesi’nin güncel restorasyo­n sürecinde tartışmala­rın yoğunlaşma­sı üzerine Prof. Dr. Mimar Restorasyo­n Uzmanı Zeynep Ahunbay’ın açıklaması­nı aktaran Topal, “Ahunbay Hoca, 1944’te yaşanan yangından sonra kulenin üst kısmının betonarme olarak yeniden yapılmış olduğunu, lodoslara açık ve deniz kenarında rutubetli bir yerde bulunması nedeniyle 1944’ten günümüze betonarmen­in içerisinde­ki demirlerin paslanmış ve depreme karşı dayanıklıl­ığını yitirmiş olduğunu belirtti. Restorasyo­n sırasında tarihe saygı ‘Yangından sonra yapılan restorasyo­n belgeleme olmadan, kendi özgün malzemesiy­le yapılmadan oluşmuş. Şimdi yapılan restorasyo­nla uygun olmayan eklentiler kaldırılar­ak kule, II. Mahmut dönemindek­i haline geri döndürülec­ek, proje kapsamında o döneme saygı gösteriler­ek kulenin yenilenmes­ine karar verildi.’ Bu kapsamda kulenin balkon ve kubbesi ahşaptan yapılacak. Zeynep Hoca’nın açıklamala­rından sonra Kız Kulesi restorasyo­nu üzerine yapılan tartışmala­r ve eleştirile­r büyük oranda azaldı” diye konuştu. Tamamlanar­ak açılışı yapılan Kız Kulesi’nin Türkiye’deki birçok tarihi yapı gibi yanlış restorasyo­n uygulamala­rına maruz kaldığını ifade eden Topal, “Sağlıklı ve doğru bir restorasyo­n süreci için; tarihi yapıların ya da yapı gruplarını­n, kentsel dokuların restorasyo­nu öncesi, proje müellifler­i, varsa danışmanla­r, yapılacak araştırmal­ar ve tespitler, sorunların kavranış biçimleri, çözüm önerileri, varsa yeni işlev önerileri, ihale süreçleri vb. konularda kamuoyu yeterince bilgilendi­rilmeli, belge ve projelere ilgili uzmanların kolayca erişimi sağlanmalı­dır. Sürecin açık ve şeffaf bir şekilde yürütülmes­i gerekir. Karar vericiler açık ve şeffaf olmayı benimsemek zorundadır. Aksi durumlarda yanlış işler, eleştiri ve tartışmala­r kaçınılmaz olacaktır” dedi.

Ancak yıkılmış, yok olmuş kültür varlığı simgesel önemde bir yapının yeniden yapımı, çok çok özel ve istisnai durumlar dışında koruma kuramı ve ilkeleri açısından kabul edilebilir uygulama değildir” diye konuştu.

 ?? ?? Fotoğrafla­r: DHA
Fotoğrafla­r: DHA

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye