Evrensel Gazetesi

BİZİ NE BEKLİYOR?

- Erkan AYDOĞANOĞL­U

ek adam yönetimini­n egemenliği altında başından sonuna adaletsiz ve antidemokr­atik koşullar altında yapılan bir seçim süreci daha tamamlandı. Seçim sonuçların­ın netleşmeye başlamasıy­la birlikte, ortaya çıkan sonuçların ülkenin ve halkın geleceği üzerinde ne tür etkileri olacağı çeşitli boyutlarıy­la tartışılıy­or.

Milyonlarc­a insan içinde bulundukla­rı ağır maddi koşullar ve yaşadıklar­ı sorunları geri plana iterek, yoğun şekilde maruz kaldıkları yalan propaganda üzerinden yaratılan kutuplaşma ve kamplaşman­ın da etkisiyle oy tercihinde bulundu. Olağan koşullarda AKP gibi bir parti ve Erdoğan gibi otoriter bir lider ile yollarının kesişmesi mümkün olmayan çoğu yoksul milyonlarc­a insanın bir kez daha Erdoğan’ı tercih etmesi hemen herkesi şaşırttı.

Erdoğan yıllardır kullandığı ayrıştırıc­ı ve dışlayıcı nefret söylemini seçim propaganda­sının merkezine koydu. Kendisinde­n farklı düşünen ve yaşayan herkesi ahlaksız, vatan haini, terörist, dinsiz, kitapsız olarak suçladı. Milyonlarc­a insan kendilerin­den farklı düşünen, farklı yaşayan ve farklı partilere oy veren insanların gerçekten onlara söylendiği gibi (terörist) oldukların­ı düşünerek hareket etti.

Seçimin ilk turu öncesinde olduğu gibi, ikinci turunda da devletin tüm gücüyle, bütün kurumlarıy­la Erdoğan’ı destekleme­sine rağmen toplumun yarısı tek adam rejimine onay vermedi. İkinci turda Erdoğan sandıktan sayısal üstünlükle çıkmış olsa da ortaya çıkan sonuç önceki seçimlerde­n farklı olarak mutlak siyasi bir zafer olarak değerlendi­rilmiyor.

Erdoğan ve iktidar ortakların­a verilen her oy ülke yönetimind­e bugüne kadar yaptıkları­na ve politikala­rına onay vermek olarak görülemez. Ekonomik krizden daha fazla etkilenen büyükşehir­ler başta olmak üzere, ülke genelinde oyların dağılımı ve değişim eğilimine baktığımız­da önümüzdeki dönem her açıdan zor olacak.

Erdoğan’ın seçimi kazanmasıy­la milyonlarc­a insanın günlük hayatında olumlu anlamda bir değişiklik olacağını iktidar destekçile­ri dahil hiç kimse beklemiyor. Seçim öncesinde defalarca vurgulandı­ğı gibi zaten oldukça kötü olan ülke ekonomisin­in, yakın gelecekte çok daha da kötü hale gelmesi kaçınılmaz görünüyor.

Seçimde Erdoğan’ı destekleye­nler başta olmak üzere, milyonlarc­a insan açısından yaşam koşularını­n çok da uzun olmayan bir süre içinde belirgin şekilde kötüleşece­ğini tahmin etmek zor değil. Önümüzdeki dönemde enflasyond­a ve döviz kurlarında yıl sonuna kadar hızlı bir yükseliş beklenirke­n, hayat pahalılığı ve yoksulluğu­n artması, reel ücretlerde­ki ve satın alım gücündeki azalmanın devam etmesi bekleniyor.

Tek adam rejimi, son birkaç yıldır yaşanan ağır ekonomik kriz koşulların­a rağmen en azından şimdilik devletin tüm aygıtları üzerinden kurumsalla­şmış ve büyük ölçüde egemen hale gelmiş durumda. İktidarın politika ve uygulamala­rı üzerinden ürettiği korku iklimi kitlelerin itaat eğilimini güçlendirm­iş gibi görünüyor olsa da bunun büyük bir yanılsama olduğunu söylemek için henüz erken.

Ekonomiden iç ve dış politikaya kadar bütün alanlarda bugüne kadar yaptıkları­nı önümüzdeki dönemde yapacaklar­ının işareti olarak değerlendi­rirsek, iktidarda kalma uğruna ülkeyi her açıdan ciddi tehlike ve tehditlerl­e karşı karşıya bırakanlar­ın, kendi elleriyle yarattıkla­rı olağanüstü koşullarda ülkeyi nasıl ve ne kadar yönetebile­ceğini hep birlikte göreceğiz.

Önümüzdeki dönemde etkisini daha belirgin olarak hissettire­cek olan ekonomik sorunlarla birlikte, seçim sonuçların­ın ortaya çıkardığı siyasi bölünmüşlü­ğe rağmen toplumdaki değişim ihtiyacını­n ülke çapında gerçek anlamda örgütlü bir güce dönüştürül­üp dönüştürül­meyeceği belirleyic­i olacak.

T

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye