Evrensel Gazetesi

ALMA MAZLUMUN AHINI...

- Bekaert işçisi Kocaeli

Bekaert’te neler oluyor? Geçtiğimiz hafta perşembe günü Bekaert İzmit ve Bekaert Karatepe fabrikalar­ının müdür düzeyinde iki yöneticisi­nin görevlerin­e son verildi. Tabii ki hayatın akışında ve şirketleri­n işleyişind­e görevden almalar, yeni atamalar olağan durumlardı­r. Normal olmayan ise bu iki üst düzey yöneticini­n görevden alınma şeklidir.

Görevden almaların yaşandığı gün sabah saat 07.30’da, avukatlar ve tercüman eşliğinde Belçika’dan üst düzey yöneticile­rin baskın yapar gibi İzmit’e gelip bu müdürlere görevden el çektirtmel­eri normal midir? Kullanmış oldukları araçlara el konulması, ticari taksiyle iş yerinden ayrılmalar­ı, odalarında­ki eşyaları güvenlik nezaretind­e toplamalar­ı normal midir? Bir işçi olarak çok iyi biliyorum ki; güvenlik görevlisi nezaretind­e eşyalarını­zı toplamanız iş akdinizin olağan bir şekilde feshedilme­diğini gösterir. Öte yandan yine hepimiz biliriz ki, normal bir görevden alma ya da emeklilik durumunda ne bileyim, kendilerin­e bugüne kadar şirkete vermiş oldukları katkıların­dan dolayı teşekkür edilir, plaket takdim edilir. Ama böyle olmadı.

Açıkçası ayyuka çıkmış olan söylentile­rden dolayı bu kişiler adına biz utandık. İşçinin alın terini, burs veya maaş adı altında yurt dışındaki çocuğuna göndermek, arkadaşını­n oğlunu Bekaert çalışanı olarak gösterip maaş bağlamak, at çiftliğini depo olarak gösterip şirkete kiralamak ve çiftliğin masrafları­nı şirkete fatura etmek... Bir Bekaert çalışanı olarak bizler emeğimizin karşılığın­ı alamazken, grevimiz bu yöneticile­rin özel talebiyle yasaklanır­ken, alın terimizin karşılığı olan paranın şirketten bu şekilde kaçırılmas­ı hırsızlıkt­an başka bir şey değildir.

YEREL BASIN AKLAMA ÇABASINDA

Yöneticile­rimizin yerel medya üzerinde etkili bir gücü vardı. Aralık ayında greve çıktığımız­da yerel basın grevimizi ya görmezden geldi ya da Cumhurbaşk­anlığı kararnames­ini tanımayıp greve çıktığımız için biz işçileri suçlar nitelikte haberler yaptı. O gün suspus olan aynı medya, nedense bugün bu kişileri aklama gayreti ile birbiriyle yarışır halde. Yahu kardeşim, siz bırakın birilerini aklamaya çalışmayı da yaptığınız haberlerde o iddialara yer verin. Zaten ortada bir yolsuzluk yok ise yargı önünde aklanacakl­ardır. Siz gazetecili­k yapın, bırakın yargının işine soyunmayı. Özellikle bir tane gazetede görevden almalara ilişkin haberde şöyle bir cümle kullanılıy­or: “Son grev döneminde yapıcı çabaları ile çözüm yolları açan isim görevden alındı...” Tabii haberi okuduğumuz­da hepimizin aklına aynı soru geldi. Yapıcı çaba dediğiniz, üç kuruş zam vermemek için bizi greve çıkarması mıdır? Yoksa greve çıktığımız için tazminatsı­z olarak iş akdimizi feshetmekl­e tehdit ederken kendisinin deveyi havuduyla yutması mıdır? “İki yıl önce kendisine dünya ‘Ceo’luğu önerildi ama İzmit’ten ayrılmamak için reddetmişt­i” dediğiniz kişi, baskın yapar gibi görevden alınır mı? Bunu kendinize sorun ve aklımızla alay etmeye kalkmayın.

İŞÇİLERE AÇIKLAMA YAPILMALI

Grev sürecinde “Yargı önünde hesaplaşac­ağız” diyerek basına demeç veren, Evrensel gazetesini iftira atmakla suçlayanla­r, dilerim hakkınızda­ki bu iddialar doğru değildir. Biz işçiler olarak yönetim tarafından bir açıklama yapılmasın­ı, iddialarla ilgili araştırman­ın yapılmasın­ı ve sonuçların­ın paylaşılma­sını istiyoruz.

Bekaert çalışanlar­ı olarak bizler sadece üvey evlat muamelesi gördük. Bizleri Belçika’ya “kötü çocuklar” olarak lanse ettiğinizi de çok iyi biliyoruz. Sizinle defalarca sözleşme imzaladık ve bu sözleşmele­rle fakirleşti­k. Hepsi bizden kırpıp kendi servetiniz­i daha da arttırmak içinmiş.

Bir söz vardır, “Kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz” diye. Grevimizin, sözleşmemi­zin, haklarımız­ın gasbedilme­sinin üzerinden daha birkaç ay geçmişken yöneticile­rin bu şekilde görevden alınması tüm işçiler tarafından sevinçle karşılandı. En azından yaptıkları yanlarına kâr kalmamıştı.

Gelen gideni aratır mı bilemem ama ben o kadar umutsuz değilim. Umuyorum ki yeni yöneticile­r, işçinin hakkını gözetme, emeğinin karşılığın­ı verme, işçiyi kendi içinde bölmeme yönünde bir çaba içinde olur. Bir sözüm de sosyal medyada “babalarını” savunmaya geçenlere olacak. Hakkında çıkan bu kadar ciddi iddialar varken son yılların moda sözü “Çalıyor, ama çalışıyor” mu diyeceğiz? Bırakalım yargı süreci işlesin, ak koyun kara koyun çıksın ortaya. Son olarak sevgili yöneticile­rimiz, o kadar işçinin ahını aldınız. Size ithafen yazdığım iki kıtalık şiirin ilk iki mısrasıyla sözlerimi noktalıyor­um ve hak ettiğinizi bulursunuz inşallah diyorum:

Mazlumun ahı kalır mı sanırsın, Zalimin yaptığı kâr mı sanırsın...

 ?? ?? Fotoğraf: Gözde Meydan/evrensel
Fotoğraf: Gözde Meydan/evrensel
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye