Reisi ziyaretinin konuşulmayanları: Ahlak Bakanlığı ve polis üniversitesiyle iş birliği
İRAN Cumhurbaşkanı İbrahim Rei si, Türkiye’ye ilk ziyaretini 24 Ocak 2024’te Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine gerçekleştirdi. Reisi’nin son iki ayda iki kez ertelenen ziyareti Erdoğan ile iki saat özel görüşmeyle sonlandı. Türkiye ile İran arasında imzalanan an laşmalar enerji, serbest bölgelerde tica ret stratejisi, medya, kültür, demir yolu taşımacılığı ve ehliyetlerin karşılıklı ta nınması gibi konuları kapsıyor.
İsrail ve Filistin meselesi buluşmada medyanın dikkatini üstüne çekerken konuşulan diğer mesele ise iki ülkenin üstünde anlaşamadığı Zengezur Kori doru meselesi oldu. İran, ikinci Kara bağ Savaşı’ndan sonra Güney Kafkas ya’da değişen dengeleri orta ve uzun vadede jeopolitik ve jeoekonomik çı karlarının yanı sıra ulusal güvenliğine de tehdit olarak değerlendiriyor. Bir yanıyla bu yüzden Zengezur Korido ru’nun hayata geçirilmesine karşı.
İRAN’IN AHLAK BAKANLIĞI İLE MUTABAKAT ZAPTI
Anlaşmalarda kamuya daha az yan sıyan meselelerden diğeri ise Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Kültür ve İslami İr şad Bakanlığı arasında “medya ve ileti şim alanında iş birliğine dair mutabakat zaptı” imzalanmasıydı. Bu mutabakatın içeriği çok açılmasa da İran’da farklı kesimler tarafından eleştirel yaklaşım larla karşılık buldu.
Kültür ve İslami İrşad Bakanlığı yani İranlıların verdiği isimle “Ahlak Bakan lığı”, İran İslam Cumhuriyeti yasalarına göre tüm kültürel içeriklerin takip edil mesinden sorumlu. Sinema, müzik, sos yal medya kullanıcıları, turizm ve bir çok kurumun ve kişinin ürettikleri içe rik bu kurum tarafından takip edilir. Bu bakanlığın bugünkü şekli İran İslam Devrimi’nden sonra Kültür ve Sanat Bakanlığı ile Enformasyon ve Tu rizm Bakanlığının birleştirilmesiyle oluşmuştur.
İran’da sansür ve baskının en önemli unsurlarından biri olan bu bakanlığa sanatçılar tarafından “Sansür, Baskı ve Ahlak Bakanlı ğı” ismi veriliyor.
İranlı yazar ve sanatçılardan oluşan “Sanat, Kültür, Eylem Ko mitesi”, geçtiğimiz aylarda yayım ladığı açıklamada sanatçılardan
Kültür ve İslami İrşad Bakanlığını tanımamalarını ve bakanlığın bas kılarına ve sansürlerine karşı mü cadele etmeye çağrı yapmıştı.
Bakanlığın istihbarat bakanlığı tarafından kendi istihbarat biri mini oluşturması ise yazarlardan sanatçılara birçok kişinin sürekli tehdit altına aldı. Türkiye’nin bahsi geçen bakanlıkla imzaladı ğı protokolün içeriğinin açık bir şekilde sunulmaması da soru işaretleri yaratıyor.
AMİN POLİS ÜNİVERİSTESİNİN KARNESİ
Türkiye Cumhuriyeti Polis Akade misi Başkanlığı ile İran İslam Cumhuri yeti Amin Polis Üniversitesi arasında mutabakat muhtırası da dikkati çok çekmeyen maddelerden biri oldu.
İmam Hassan Moctaba Polis Eğitimi Üniversitesi diğer adıyla Amin Polis Üniversitesi, İran’daki polis memurları, istihbarat birimi ve kolluk kuvvetlerinin
eğitiminden sorumlu askeri üni versite. Devrim Muhafızı Habibullah Cannisari, üniversitenin sorumluluğunu üstlenmiş durumda. 1983 yılında ahlak komitelerinde, yani bugünkü ismiyle “ahlak devriyeleri”nde göreve başlayan Cannisari, İran-irak savaşı sırasında 28 Ruhollah grubunun istihbarat sorumlu suydu.
Mahsa Amini’nin 2022’de ahlak po lisleri tarafından öldürülmesinin ardın dan süren protestolarda, halka ateş aç mak ve şiddete başvurmak sebebiyle Cannisari’nin Avrupa’ya girmesi yasak landı. Birçok çevre Cannisari’nin ve Amin Üniversitesinde öğ renim görenlerin protestolar sürecinde halkı doğrudan bas kılamakla suçladı.
Öte yandan İran rejiminin kuruluş yıllarından itibaren özellikle askeri ve dini üniversi teleri tebliğ için kullandığı, ken di ideolojisini farklı dersler şek linde sunduğu biliniyor. Özellik le dini hozelerde (din üniversite lerinde) uluslararası öğrencilerin eğitim alması ise İran rejiminin ülkeler arası anlaşmalarla sürdür düğü bir yöntem.
Tüm bu tabloya baktığımızda Türkiye ve İran rejiminin diplo matik anlaşmaların yanı sıra ideo lojik kesişmelere de neden olacak kimi anlaşmalar imzalanması Tür kiye halkı açısından dikkatle ele alınması gereken bir konu olarak ortada duruyor.