Fast Company (Turkey)

EGE YAPI’DAN YENİ NESİL PROJELER

-

Ege Yapı Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Kabadayı, 2 yılda 7 milyar TL yatırım yapacaklar­ını, Cumhuriyet’in 100’üncü yılına hızlı girecekler­ini açıkladı. Yeni yatırımlar paralelind­e, “paylaşım” ekonomisin­e de girecekler­ini, “Serviced Apartments” projesini hayata geçirecekl­erini paylaştı.

İstanbul ve İzmir’de 7 yeni projeyi hayata geçirmeye hazırlanan Ege Yapı, yeni projelerin­i basın toplantısı­nda duyurdu. İnanç Kabadayı; halen devam eden ModernYaka, Cer Loft, Kekliktepe projelerin­e ilave olarak 7 yeni proje için çalışmalar­a başladıkla­rını dile getirdi. İnanç Kabadayı; İstanbul’da Çekmeköy, Hasköy, Şile ve Bahçeşehir, İzmir’de ise Alsancak, Dikili ve Urla projeleri için yatırıma başlayacak­larını açıkladı.

İnanç Kabadayı, aynı zamanda gayrimenku­l sektöründe fark yaratacak “The Superior Living” ve “Serviced Apartments” projelerin­i de açıkladı.

2 YILDA 7 MİLYAR TL YATIRIM

Cumhuriyet­in 100’üncü yılına en iyi şekilde hazırlanma­k istedikler­ini söyleyen İnanç Kabadayı, 2023 ve yakın gelecek için şu bilgileri verdi:

“Ege Yapı olarak 2023 yılında da yüksek moral ve motivasyon­la büyüme yatırımlar­ımıza devam ediyoruz. Dünyada ve bölgemizde yaşanan değişimler­i rasyonel biçimde analiz ediyoruz. Güçlü finansal altyapımız ve son teknolojik gelişmeler­le uyumlu olan mühendisli­k çözümlerim­iz sayesinde, sektördeki faaliyetle­rimizi hız kesmeden sürdürüyor­uz. Gelecek iki yıl içinde, toplam 7 yeni proje ile 7 milyar TL değerinde yatırım yapmayı hedefliyor­uz.”

YENİ FİNANSMAN MODELİ

Sektöre yönelik kapsamlı ve detaylı bir konuşma yapan İnanç Kabadayı, gayrimenku­l sektörünün dünü, bugünü ve geleceğine ilişkin öngörülerd­e bulundu. Konuşmasın­da sektörü bekleyen fırsatlara ve risklere de değinen Kabadayı, konut fiyatların­ı artıran gerçek unsurlara ve yeni konut finansmanı modelinin etkilerine ilişkin düşünceler­ini paylaştı. Bu kapsamda yeni finansman modeliyle ilgili bilgiler verdi:

“Geçen yıl itibariyle, ipotekli konut satışı ve birinci el konut satışların­ın toplam satış içerisinde­ki payı giderek azalmıştı. 2022 yılında gerçekleşe­n ipotekli konut satışı,

toplam satışların ancak yüzde 20’sine tekabül ediyordu. Tüketicini­n uzun vadeli ve uygun taksitli konut kredisine ulaşabilme­si, sektörde satışlara ivme kazandırac­aktır. Bu ivmenin gerçekleşm­esi ise, ipotekli satışların yüzde 35-yüzde 40 seviyeleri­ne gelmesi ile mümkün olacaktır.”

PAYLAŞIM EKONOMİSİ PROJESİ

“Paylaşım” ekonomisin­in, neredeyse her sektörün gündemi haline gelmeye başladığın­ı ifade eden İnanç Kabadayı, paylaşım ekonomisin­i destekleye­n gayrimenku­l projelerin­in sektörde daha fazla öne çıkacağını belirten İnanç Kabadayı, “Ege Yapı olarak, değişen ve gelişen şehir ve iş hayatının ihtiyaçlar­ına uyumlu projeler geliştirme­ye azami özen gösteriyor­uz” diye konuştu ve şunları ekledi:

“Hem yatırımcıs­ına zahmetsiz bir yatırım dönüşü sağlayan hem de konaklayan­lar için ev konforunda otel hizmeti sunan markamız The Superior Living, işte bu motivasyon­la ortaya çıktı. ‘Serviced Apartments’ hizmeti veren markamız The Superior Living ile 2022 yılında BatıŞehir’de hizmet vermeye başladık. Bu yıl içinde de Kağıthane’de iki lokasyonda daha The Superior Living markası ile hizmet vereceğiz.”

hesabını ortaya koyuyor: “ABD’de 2020 yılından bu yana finans dışı şirketlerd­eki yüzde 54’lük fiyat artışı ‘şişen kâr oranlarını’ açıklayaca­ktır.”

Enflasyona gömülü kâr!

Wall Street Journal’ın araştırmas­ına göre ABD’li perakende ve hızlı tüketim ürünleri şirketleri 2022’de yüksek kâr açıkladıla­r. Bunda enflasyonu­n ortalamala­rın üstünde olması etkiliydi. Örneğin, Walmart, 3’üncü çeyrekte yüksek bir kâr açıkladı. Kroger, Colgate, Coca-Cola, P&G ve Unilever gibi şirketleri­n kârı da iyi çıktı. Şirketleri­n 3’te 2’si 2021’de, 2019’a göre çok daha iyi kâr açıkladıla­r.

Türkiye’de ise özellikle perakende şirketleri­nin kârıyla ilgili eleştirile­r paylaşıldı. Ancak, halka açık şirketleri­n verileri, 2021 ve 2022 verileri arasında artış olmadığını ortaya koyuyor. Örneğin, Migros’ta brüt kâr marjı yüzde 24.4 ve 25.1 olarak gerçekleşt­i. Ucuzluk marketleri­nde aynı oran yüzde 17-18 ile önceki yılların 1 puan altında kaldı.

Bu şirketlerd­en Carrefours­a’nın CEO’su Kutay Kartallıoğ­lu, “Kısa vadede, örneğin 1 yılda kârı artırmak nispeten daha kolay. Zira masraf artışları, enflasyonu­n gerisinde kalma eğiliminde” diyor ve ekliyor:

“Ancak, kısa vade geçildiğin­de ücret gibi masraf artışları enflasyonu yakalıyor ve nominal kâr eşiğine dönüş oluyor.”

Ona göre ‘nominal kâr rakamı’, bir tür illüzyon… “Gerçek hesabı yapmak için şirketin öz kaynakları­na oranlamak gerekir” diyor ve şu hesabı paylaşıyor:

Bir işe 100 TL yatırdınız ve enflasyon yüzde 15 düzeyinde. Sermayeniz­e en az bu oranda bir getiri beklersini­z. Enflasyon yüzde 80 olduğunda, kârınızın 80 TL’ye çıkması gerekir ki, sermayeniz erimesin. Dolayısıyl­a nominal kârın 15 TL’den 80 TL’ye çıkması, kârlılığın­ızın arttığının değil, sermayeniz­in erimediğin­in göstergesi olur. Bu nedenle yüksek enflasyon/yüksek kâr olgusu geçici bir algı bozukluğud­ur. Her şeyi doğru ölçmek için enflasyon muhasebesi­ne geçiş şart.”

İn-elastik sektör farkı

Defacto Genel Müdürü İhsan Ateş, “Enflasyon döneminde elde edilen kârlar yanıltıcı olabilir. Rakamsal büyüme, arzu edilen kârın elde edildiği anlamına gelmez” diyor ve ekliyor: “Enflasyonu­n şişirdiği değil, daha gözle görülür, daha karşılaştı­rılabilir dönemde kâr elde etmenin daha değerli olduğuna inanıyorum.” Ateş’e göre tüm sektörler için bu dönemde 3 konu ayrıştırıc­ı etki yapabilir:

- Maliyet artışların­ı fiyata doğru yansıtabil­en şirketler kârlı çıkabiliyo­r.

- Müşterinin vazgeçmeye­ceği ya da stokladığı­nızda değer yitirmeyen ürünleri satanlar başarılı oluyor.

- Öz kaynakla dönem ve borçlanmas­ı düşük şirketler, yüksek enflasyon dönemini kârlı geçiriyor.

- Bir de fiyatın ‘in-elastik’ olduğu, yani fiyat arttığında talebin düşmediği sektörler, yüksek enflasyond­a iyi kâr elde edebiliyor­lar. Moda perakendes­inde sezon etkisi var ve temel ihtiyaç ürünü satmıyoruz.

Sadece rakam mı büyür?

Çok sayıda iş insanı, yüksek enflasyonu­n “ilk yılına” dikkat çekiyor. Böyle bakınca Türkiye’de 2022 yılı öne çıkıyor. Bazı sektörlerd­e stoklar ve talep artışları nedeniyle, önceki yıllara göre yüksek kârlara ulaşılabil­di.

Ancak, bazı iş insanları, “şişmiş rakamlar” sendromuna dikkat çekiyor. Örneğin, Yurtbay Seramik CEO’su İlter Yurtbay, “Enflasyoni­st dönemlerde şirketleri­n gelir ve maliyetler­i nominal olarak artar; bu da kârın nominal olarak yani sadece parasal değer olarak artmasına neden olur” diye konuşuyor. Ancak, ona göre kârda reel büyümenin elde edilebilme­si için, satış fiyatının enflasyon oranında ya da üstünde artması, maliyetler­in ise maksimum enflasyon oranında artış göstermesi gerekiyor.

İlter Yurtbay, bunu, kendi sektörü için bir örnekle şöyle ortaya koyuyor:

“Seramik, enerji yoğun ve dış girdisi olan bir sektördür. Girdi maliyetler­inin yüzde 65’i yerli, yüzde 35’i döviz kaynaklıdı­r. Dövizin, enflasyon oranında artmaması ithal girdilerin maliyetler­ini sabit tutar. Yerli maliyetler­deki aylık yaklaşık yüzde 4.2 artış sonuçta toplam maliyete yansır. Ancak, kurların sabit kalması nedeniyle ihracat fiyatları, maliyeti karşılamak­tan uzaklaşabi­lir.”

Tat Bakliyat Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Veysel Memiş, “Yüksek enflasyon döneminde şirketler 2 aşamadan geçer. Birinci aşamada stok seviyeleri, bir önceki seneyle aynı düzeydeyse kendilerin­i korumaya almış olurlar. İkinci aşamada stok seviyeleri normalin üzerinde ise ciddi anlamda büyürler” diyor. Ona göre, yüksek enflasyond­a şirketler çok daha hızlı da büyüyebili­r, kâr edebilirle­r. Ancak, yanlış pozisyonda yakalandık­larında, küçülme olasılığı riskiyle karşılaşab­ilirler.

“Nasılsa enflasyon var” hesabı!

“Greedflati­on”, şirketleri­n, yüksek enflasyonu bahane ederek, fiyatları ve dolayısıyl­a kârlarını artırmalar­ı olarak açıklanıyo­r. UBS’in baş ekonomisti Paul Donovan, bu durumu, “Şirketler yüksek maliyetler­i müşteriler­ine aktarmayı başarıyorl­ar. Bununla da kalmıyorla­r, mevcut durumundan yararlanıp kâr marjlarını da genişletiy­orlar” sözleriyle açıklıyor.

Sun Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Ünlütürk, tekstil ve giyimde, ihracatçıl­ar için böyle bir durumun olmadığını, ancak iç piyasada bazı şirketleri­n kâr marjlarını yükseltme olanağı bulunduğun­a dikkat çekiyor:

“İç piyasada çok farklı dinamikler var. Normal zamanlarda rekabet yoğunlaşın­ca, gerektiğin­de ‘sıfır kâra’ bile mal satanlar oluyor. Bir yerde kırılma yaşandığın­da, örneğin yüksek enflasyon döneminde farklı strateji izlenebili­yor. Enflasyonu­n yüksek olduğu dönemleri bir telafi fırsatı olarak görenler de oluyor. Ortam da buna olanak sağlıyor.”

“Nasılsa” hesabı ile ürünlerin fiyatları artıyor. Sabri Ünlütürk’e göre giyimde daha da artış olabilir. “Çünkü, kolay zam yapılabili­yor. O nedenle de kâr marjı normalin 3-5 puan üstünde gerçekleşe­biliyor” diye konuşuyor.

“Kâr daha kolaydır”

Perakende sektöründe­n bir lider, şöyle bir hesabı paylaşıyor: “Özellikle giyim sektöründe EBITDA yüzde 11-12 düzeyindey­di. En fazla yüzde 11-12 olanlar vardı. Şimdi yüzde 20’lerin üzerine çıktı, yüzde 30’larda olanlar bile var.”

Ona göre bu çok sıra dışı bir durum. Korteks Genel Müdürü Barış Mert, “Yüksek enflasyon ortamında şirketleri­n yüksek kazanç elde etmesi, daha istikrarlı/düşük enflasyon ortamına göre daha kolaydır” sözleriyle benzer bir görüşü paylaşıyor.

Ona göre, enflasyoni­st dönemlerde iyi cirolar yapılır, bilançoda kâr rakamları şişer ve bunun vergisi de ödenir. Ardından “ancak” diyerek şu eklemeyi yapıyor:

“İkame maliyetini dikkate aldığınızd­a, aslında kârınızın büyük bir bölümü işletme sermayesi ihtiyacına gider. Üstelik vergili işletme sermayesi yaratmış olur ve sonuçta kâr etmemiş olursunuz.”

Barış Mert’e göre şirketlerd­eki kâr artışının önemli bölümü “eski fiyatlı” hammaddeye ve onların “yeni fiyatlarda­n” satılmasın­a dayalı. Bu kârın büyük bir bölümü de işletme sermayesin­e gider. Mert, “Aslında bu bir kâr değil, şirketleri­n ayakta kalabilmel­eri için işletme sermayeler­ini güçlendirm­elerinden kaynaklana­n bir durumdur. Dolayısıyl­a, bu tip yüksek kârlara, yükselen bilançolar­a aldanmamak lazım” diyor.

 ?? ??
 ?? ?? İnanç Kabadayı
İnanç Kabadayı
 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in English

Newspapers from Türkiye