BES’TE 300 MILYAR TL’LIK FON BÜYÜKLÜĞÜ HEDEFI
Türkiye’deki tasarruf oranlarının GSYH içindeki payının 2023 yılında yüzde 30’u aşması öngörülüyor. Bunda önemli bir rol üstlenmesi beklenen bireysel emeklilik sisteminde yeni düzenlemeler yolda. Ayfer Yıldız
2019-2023 DÖNEMINI KAPSAYAN 11’inci Kalkınma Planı’nda Türkiye’deki tasarruf oranlarının artırılması hedefleri arasında bireysel emeklilik sistemine yönelik düzenlemeler dikkat çekiyor. Türkiye’de 2003 yılından bu yana devrede olan ve 2013 yılında yüzde 25’lik devlet katkısıyla ivme kazanan bireysel emeklilik sistemi, 2017 yılında Otomatik Katılım uygulamasıyla kar topu etkisiyle büyüdü. Ancak, hem ekonomide yaşanan yavaşlama hem de Otomatik Katılım’ın etkisiyle sisteme gönüllü katılımlarda bir ivme kaybı yaşanmasına neden oluyor.
Bireysel emeklilik sistemi tasarruf oranlarının artırılmasında önemli bir role
sahip bulunuyor. Bu nedenle hükümet bu sistemin geliştirilmesine önem veriyor. Emeklilik Gözetim Merkezi verilerine göre, 5 Temmuz itibariyle bireysel emeklilik sisteminde 6 milyon 805 bini aşkın katılımcı sayısı 87 milyar TL fon tutarı ve 13.6 milyar TL devlet katkısı bulunuyor. Sistemden 103 bin 635 kişi ise emekli oldu. Otomatik Katılım Sistemi’nde ise 5 milyonu aşkın çalışanın 6.4 milyar TL’lik fon tutarı bulunuyor. 203 bin
260 adet işveren çalışanlarını sisteme dahil etmiş durumda.
11’inci Kalkınma Planı’nda yurtiçi tasarrufların artırılması ve artan tasarrufların imalat sanayindeki öncelikli sektörler ve üretken alanlardaki yatırımların finansmanına yönlendirilmesi amaçlanıyor. Bunun için uzun vadeli tasarruf yapma eğiliminin güçlendirilmesi ve bireylerin emeklilik gelirlerinin artırılması için kamu emeklilik sistemi dışındaki sistemlere katılımının teşvik edileceği belirtiliyor. Bu konuda da özellikle bireysel emeklilik sisteminin (BES) katılımcı sayısı, sistemde kalış süresi ve fon tutarını artıracak şekilde geliştirilmesi planlanıyor. 11’inci Kalkınma Planı’nda yurtiçi tasarrufları artırmak için izlenecek politika ve tedbirler içinde BES’i geliştirecek yeni uygulamalar şu şekilde sıralanıyor:
Genç kesimde uzun dönemli tasarrufları cazip hale getirecek şekilde BES’teki mevcut devlet destekleri yaşa göre farklılaştırılacak.
BES katılımcılarının kısa vadeli nakit ihtiyaçları nedeniyle sistemden çıkışlarının önlenmesi amacıyla sağlık, evlilik, eğitim, mülk sahibi olma gibi ihtiyaçlar nedeniyle bireylere sistemden çıkmadan birikimlerinin bir kısmını çekme olanağı tanınacak.
Bireysel emeklilikteki otomatik katılım sistemi, sistemde kalış süresi ve fon tutarını artıracak şekilde yeniden düzenlenecek ve bireysel hesaplara dayalı kurulacak kıdem tazminatı fonu ile entegre edilecek.
Sektör, iş kolu veya meslek esaslı tamamlayıcı emeklilik kurumlarının iyi uygulama örnekleri doğrultusunda geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması sağlanacak.
FİNANSAL OKURYAZARLIK ARTMALI
Plan’da tasarrufları artırmak için diğer politika ve tedbirler ise şöyle:
Öncelikli sektörlerde şirket tasarrufları ve verimli kullanımı ilave vergisel teşviklerle artırılacak.
Öncelikli sektörlerdeki şirketlerin nakit sermaye artırımları ilave vergisel düzenlemelerle teşvik edilecek.
Vergi ve makro ihtiyati düzenlemeler yoluyla üretken olmayan yatırımların cazibesi azaltılarak, tasarruflar verimli alanlardaki yatırımlara yönlendirilecek.
İkinci ve sonraki konut alımlarında vergileme ve kredi kullanımına ilişkin düzenleme ve uygulamalar gözden geçirilecek.
İmar değişikliklerinden kaynaklanan değer artışlarının vergilendirilmesine ilişkin mevzuat ve uygulama güçlendirilecek.
Finansal sistem dışında bulunan kaynakların, araçlar çeşitlendirilerek finansal sisteme çekilmesi sürdürülecek.
Yastık altı tasarrufların finansal sisteme çekilmesini sağlayacak özel teşvikler sürdürülecek ve yeni teşvikler tasarlanacak.
Hanehalkı tasarruflarının artırılmasını teminen borçlanarak harcama yerine harcama öncesinde tasarruf etme davranışı desteklenecek.
Dayanıklı tüketim malları ile eğitim, tatil gibi harcama kalemleri için bankalarda harcama kalemi grubuna özel birikim hesapları oluşturulacak ve bu birikimler kullanılarak gerçekleştirilen harcamalarla ilgili ürünler için vergisel teşvikler uygulanacak.
Finansal okuryazarlığın artırılması yoluyla hanehalkı ve firmaların tasarruf yapma farkındalığı ve tasarrufların yönlendirileceği finansal araçlara yönelik bilgi düzeyi artırılacak.
Şirket tasarruflarının artırılmasına yönelik olarak özellikle KOBİ finansal okuryazarlığı
artırılacak.
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) başta olmak üzere kamu kurumlarınca yürütülen finansal eğitim faaliyetleri yaygınlaştırılacak, temel finans kavramlarına yönelik hanehalklarına eğitim desteği sağlanacak.
Bankacılık alanındaki hizmetlerin tüketicinin daha kolay anlayabileceği şekilde sunulmasına yönelik yönlendirme ve düzenleme yapılacak.
TASARRUFLARI YÜZDE 30.3’E ÇIKARMA HEDEFİ
11’inci Kalkınma Planı’nda yurtiçi tasarrufları artırmak için alınacak tedbir ve uygulanacak politikalarla geçen yıl yüzde 26.5 olan yurtiçi tasarrufların Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) içindeki payının 2023 yılında yüzde 30.3’e, bireysel emeklilik sistemindeki katılımcı sayısının ise 11.6 milyondan
15.2 milyona, BES fon tutarının da 96.3 milyar liradan 296 milyar liraya çıkarılması hedefleniyor. Türkiye’deki tasarruf oranlarının artırılması cari açığın azalmasına ve Türkiye ekonomisinin olası şoklara daha dayanıklı hale gelmesine katkı sağlayacak.
2003 yılından beri uygulanan sistemde, yeni düzenlemelerin etkisiyle hem katılımcı sayısı artıyor hem de fon tutarı büyüyor. Türkiye’de sistemin geliştirilmesine yönelik düzenlemeler fonların GSYH içindeki payını artıracaktır. Bireysel Emeklilik Gelişim Raporu’nda yer alan bilgilere göre, 2016 yılında sadece 7 OECD ülkesinde emeklilik yatırım fonlarının GSYH’ya oranı yüzde 100’ün üzerine ulaşmış. Bu ülkeler, Danimarka (yüzde 209), Hollanda (yüzde 180), Kanada (yüzde 159), İzlanda (yüzde 150), İsviçre (yüzde 141), ABD (yüzde 134), Avustralya (yüzde 123).
Raporda, OECD’nin ‘olgun’ emeklilik fonu piyasasına girebilmek için ülkenin emeklilik yatırım fon varlıklarının toplam değerinin GSYH’ya oranının yüzde 20’nin üzerinde olması gerektiği vurgulanıyor. Türkiye’de emeklilik yatırım fon varlıklarının (BES fonları dışındaki emeklilik fonu varlıklarını da içeriyor) GSYH’ya oranı yüzde 4.8 seviyesinde bulunuyor. Yani, bu alanda daha gidilecek çok yol bulunuyor. Ancak, BES’e yönelik yeni düzenlemeler bu oranları yukarı seviyelere taşıyabilir.
Özellikle 11’inci Kalkınma Planı’ndaki gençlerin teşvik edilecek olması önemli. Bilindiği gibi BES uzun vadeli bir yatırım sistemi. Yani, sisteme ne kadar erken katılım olursa, birikim de o kadar yüksek olacak. Bu nedenle gençleri tasarruf yapmaya yöneltecek olan devlet desteklerinin yaşa göre farklılaşması önemli bir değişiklik olacak. Sistemdeki girişler her ne kadar yüksek olsa da aynı oranda çıkışlar da yüksek. Kişiler birikime ihtiyaç duydukları anda bireysel emeklilik sisteminde birikmiş paralarını alarak çıkış yapıyorlar. Özellikle ekonominin dalgalı olduğu dönemlerde sistemdeki çıkışlar da artıyor. BES katılımcılarının kısa vadeli ihtiyaçları için sistemdeki birikimlerini alarak çıkmamaları için evlilik, eğitim, konut alımı gibi ihtiyaçlar için paralarının bir kısmını çekme imkânı tanınması sistemin büyümesine katkıda bulunacak bir uygulama olacak.
Diğer yandan bireysel hesaplara dayalı kurulacak kıdem tazminatı fonunun dünyada başarıyla uygulanan örnekleri bulunuyor. Türkiye’de çalışanların büyük bir kısmı çalıştıkları kurumlardan kıdem tazminatlarını alamıyor. Fon sistemi getirildiğinde kıdem tazminatlarının fonlarda değerlendirilme imkânı olacak. Tabi bu konu yıllardır gündemde. Ancak sendikaların tepki gösterdiği bu konuda bir anlaşma sağlandığında BES fonlarının dünyadaki uygulamalar seviyesine çıkması mümkün olacak.
Sonuç olarak, bireysel emeklilik sistemi Türkiye’deki tasarruf oranlarının artırılmasında önemli bir role sahip ve bu sistemin geliştirilmesi ülke ekonomisi için de faydalı olacak.
BIREYSEL EMEKLILIK SISTEMININ BÜYÜMESI CARI AÇIĞIN AZALTILMASI VE EKONOMININ ŞOKLARA DAYANIKLIĞINI ARTIRACAK.