DRESDEN BOMBARDIMANI
RAF TÜM YIKICI GÜCÜNÜ BU KENTİN ÜZERİNE BOŞALTTI
Dresden’i bombalama kararı 4 Şubat 1945’de Kırım’da, Churchill’in Stalin’e bombardıman uçaklarının Almanya’ya ilerlemekte olan Kızıl Ordu için “yolları açma” sözünü verdiği Yalta Konferansı’nda alındı. Bundan sadece dokuz gün sonra, bombardıman uçaklarının ilk dalgası gece saat 10’u birkaç dakika geçe şehri vurdu.
Şehrin üzerine ilk gelen uçaklar, arkadan intikal etmekte olan bombardıman uçaklarına aydınlatma sağlaması için paraşütlü aydınlatma bombası bırakan kılavuz uçaklarıydı. Yapılan aydınlatmanın ardından, 1.400 tondan fazla yüksek infilaklı bomba ve 1.100 ton yangın bombası taşıyan yaklaşık 800 Lancaster uçağından oluşan ana vurucu güç, ölümcül bombalarını nereye bırakacağını artık görebiliyordu.
Sonraki yarım saat boyunca bombardıman uçaklarından oluşan devasa bir kol şehrin üzerinden akarak, üzerlerinde taşıdıkları devasa bombaları aşağıdaki korunmasız sivil halkın üzerine boşalttı. Dresden’de hava taarruzundan korunmak için çok az sığınak vardı ve tahminen 600.000 mülteci ve 26.000 Müttefik savaş esiri de dâhil olmak üzere yerdeki insanların çoğunun taarruz sırasında saklanacak hiçbir yeri yoktu. Bombardıman uçakları nihayet bölgeden ayrıldıktan sonra, hayatta kalanlar sürünerek enkazlardan çıktılarında sokakların ceset parçalarıyla dolduğunu ve güzel şehir merkezlerinin alev alev yandığını gördüler. Ama daha kötüsü de yaşanacaktı.
Üç saat sonra İngiliz bombardıman uçakları geri döndü. Bu kez 529 Lancaster uçağı, çoğu yangın bombası olmak üzere, 1.000 tondan fazla bomba taşıyordu. Şehrin merkezini zaten yok etmekte olan yangın banliyölere doğru genişledi. Dresden’i bir alev kasırgası sardı ve saatte 150 mil hızla esen bir ateş fırtınası şehrin dışına ve gece gökyüzüne doğru yükselerek kendisini besleyecek oksijen aramaya başladı. Fırtınayla birlikte sayısız kurban alev girdabının içine çekilerek parçalandı ve çevredeki kırsal alanlara savruldu. Diğerleri ise kaçmaya çalışırken yanan asfaltın içinde eridi ya da saklandıkları mahzenlerde kaynayıp yok oldu. O dönemde Dresden’de bulunan çok sayıda mülteci nedeniyle kaç kişinin öldüğünden kimse emin değildir. Bazı tahminler 300.000’e kadar gitmektedir.
“DRESDEN’DE HAVA TAARRUZUNDAN KORUNMAK İÇİN ÇOK AZ SIĞINAK VARDI VE İNSANLARIN PEK ÇOĞUNUN SAKLANACAK HİÇBİR YERİ YOKTU”