Eklektik Huzur Vahası
İLHAMINI DOĞANIN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜNDEN ALAN İZMİR, URLA’DAKİ MÜSTAKİL EV, DÖRT MEVSİMİN YAŞANDIĞI BÜYÜLEYİCİ BİR ATMOSFERE SAHİP. YELİZ KAHVECİOĞLU INTERIORS TARAFINDAN DOĞAL DOKUSU KORUNARAK TASARLANAN YAŞAM ALANI, HER DETAYINDA AİLE BİREYLERİNİN İZLERİNİ TAŞIYAN HUZURLU BİR VAHA ADETA.
Huzur ve dinginliği, dört mevsimin uyum içinde yaşandığı, yeşilliklerin arasına gizlenmiş bu orman evinde bulmak mümkün. Doğanın dönüşümünün yakın tanığı olan bu ev, tüm heybeti ile ormanın içerisinde endamını koruyan bir ihtişama sahip. 330 m 2 lik bir alanda 6 oda, 2 salondan ve 2 mutfaktan oluşan evin 4 banyosu bulunuyor. Urla Big Chefs’in işletmecisi olan Oya&Bülent Gürbüz çiftinin iki çocuklarıyla birlikte yaşadıkları evlerini yoğun iş yaşantılarının panzehri olarak tanımlayabiliriz. Tasarımda mevcut mimari kabuk bozulmadan, evin geçmişine ait izler korunarak ilerlenmiş. Güncel minimalizmin içinde algıyı şaşırtacak country ve provence detaylar hemen göze çarpıyor. Uzak Doğu’dan getirilen etnik mobilyalar ve antika parçalar sofistike bir his yaratıyor. Eklektik bir tasarım diline sahip olan evde, ahşabın sıcaklığı her daim öne çıkıyor. Dört bir tarafı ağaçlarla örtülü ormanlık bir arazide yer alan evin dış giydirmesinde doğal taşlar tercih edilmiş. Bahçeden içeriye girdiğimizde bizleri karşılayan 80 m2lik verandanın dekorasyonunda L’odas Home’un bahçe mobilya seçkisinden özel parçalar tercih edilmiş. Evin alt katında bulunan yaşam alanı ise aydınlık ve yüksek tavanlı haliyle son derece davetkâr. İç mekânın ferah görüntüsüne provence esintili mobilyalar eşlik ederken duvarda kullanılan doğal taşlar doğallık hissini pekiştiriyor. Aynı
alanda konumlanan minimal hatlara sahip mutfak, bahçede sıklıkla verilen davetler için de kurtarıcı bir nitelikte. Eklektik kurgusunda bolca yaratıcılık, doğallık ve her detayı ile bambaşka bir dekorasyon yolculuğuna çıkaran evde, konfor ve huzur en önemli iki tasarım unsuru olarak belirlenmiş. “Evin bütünündeki yumuşak dokulara ve içeriye sızan ferahlatıcı gün ışığına sıcak ve keskin vurgular yapmak istedim. Stilleri dengeli bir harmoniyle buluşturarak yarattığım zenginliği, doğal malzemelerin ve yeşilliğin öne çıktığı bir pastoral kurguya dönüştürmeyi hedefledim” diyor Dekoratör Yeliz Kahvecioğlu. Bir üst kata çıktığımızda romantik ve zarif kurgulardan ziyade, konfor dozu yüksek rustik dokuların country havasında yorumlandığı bir alan bizleri karşılıyor. Açık mutfağın konumlandığı bu geniş salonda TV izlemek için ayrı bir köşe yaratılmış. Sırtını çam ağaçlarına dönmüş mekânın etnik dokunuşlarla oluşturulan sıcak tasarımı ilham dolu. Evin genelinde tercih edilen sakin renk paleti mutfakta da kimliğini korumuş. Ailenin günlük ihtiyaçlarına cevap veren mutfak adası salon ile mutfağı birbirinden ayırma gibi bir görevi de üstleniyor. Aynı alana konumlandırılan şömine ve önüne yerleştirilen mobilyalarla oluşturulan kurgu ev sahiplerinin favorisi. “Kış aylarında şömineden yayılan büyüleyici çıtırtı, burnumuzda buharı tüten sıcak çikolata ve manzaramız ise alabildiğince orman. Böyle bir tabloyu ancak iç mekânın sıcak dokusu tamamlayabilirdi. Yeliz ile bu katın tasarımına karar verirken gündelik ihtiyaçlara kolay cevap verirken aynı zamanda evin karakterine de sadık bir auraya sahip olmasını istedik” diye ekliyor ev sahibi Oya Gürbüz. Urla’daki bu evin temel fonksiyonlara cevap veren, zaman içerisinde ihtiyaçlara paralel olarak değişime ve dönüşüme açık mekânları yaşanmışlık hissini kucaklıyor.